Özel Harekat Dairesi eski Başkanı Behçet Oktay'ın 'intihar' denilerek kapatılan dosyasında ikinci şok rapor. Adli Tıp'tan sonra polisin olay yeri inceleme raporu da cinayet ihtimalini işaret etti. Polisin tutanağını gördüğünde şok olduğunu söyleyen Behçet Oktay'ın oğlu Burak Oktay: Aracın 3 metre gerisinde silahı, 6 metre gerisinde anahtarı ve 9 metre gerisinde kan izleri vardı.
Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Harekât eski Başkanı Behçet Oktay'ın kayıtlara 'intihar' olarak giren ölümünde cinayet şüphesi giderek kuvvetleniyor. 25 Şubat gecesi sevgilisi Nergis K.'nın kardeşi Halil K. ile Keklikpınarı 50. Sokak'ta aracı kara saplanınca, sinirlenerek beylik tabancasıyla intihar ettiği ileri sürülen Oktay'ın Adli Tıp Kurumu'nca yapılan otopsisinde 7 kaburga kemiğinde kırık tespit edildi. Olaydan 10 ay sonra ortaya çıkan raporun ardından polisin olay yeri tutanağı da Adli Tıp raporunu doğruladı. Rapora göre, aracın 9 metre gerisinde Oktay'a ait yoğun kan izi tespit edildi. Oktay'ın anahtarlığı ve yanında taşıdığı poşet de araçtan metrelerce uzakta bulundu.
Parası 8 metre ileride bulundu
Özel Harekat Dairesi eski Başkanı Behçet Oktay'ın oğlu Burak Oktay, cinayet ihtimalini kuvvetlendiren polisin olay yeri inceleme raporunu görünce şok olduğunu söyledi. Yeni Şafak'a konuşan Burak Oktay rapordaki bilgileri şöyle anlattı:
“Babamın aracının solunda 3 metre gerisinde silahı, 6 metre gerisinde arabanın anahtarı, aracının sağında 6 metre ilerisinde babama ait bir poşet, 8 metre ilerisinde iki adet kağıt 10 TL'lik banknot bulunmuş.”
'Duvarın dibinde yoğun kan izleri görüldü'
Tutanaktaki en şaşırtıcı bilginin otomobilin uzağında tespit edilen babasına ait kan izi olduğunu belirten Burak Oktay “Aracın 9 metre gerisinde bulunan bahçe duvarında ve duvarın dibinde yoğun kan izleri görüldüğü de tutanağa geçmiş" dedi.
'İntihar değil, boğuşma izleri var'
Behçet Oktay'ın eşyalarının aracından uzakta bulunması ve 9 metre ötede kan izinin tespit edilmesi, Adli Tıp raporu gibi dövülerek etkisiz hale getirildiği iddiasını kuvvetlendiriyor. Adli Tıp'ın otopsisinde Behçet Oktay'ın 3'ü sağda 3'ü solda biri de kaburga kemiklerinin birleştiği 'iman tahtası' olarak bilinen 7 kemiğinde kırık tespit edildiği ortaya çıkmıştı. İntihar etmiş bir insanın eşyalarının sağa sola savrulmasının kendisine mantıklı gelmediğini belirten Burak Oktay, "Babamın silahının kılıfı çok sağlamdır. O yere düşse yine silah o kılıftan çıkmazdı. Ben bu raporları mantıklı bulmuyorum" diye konuştu.
'Savcı olay yerine gitmedi'
Polis ve Adli Tıp raporlarındaki şüphe uyandıran tespitlere rağmen babasının ölümünün 'intihar' denilerek kapatılmasına isyan eden Burak Oktay, “Olayı soruşturan Cumhuriyet Savcısı Hüseyin Yalçın babamın yakın arkadaşı olduğunu söylüyor. Ama babam öldüğünde olay yerine gitmedi" dedi.
Behçet Oktay'ın kız kardeşi Zeynep Oktay Demirci ve baba Mehmet Oktay da polis raporuna göre aracın 9 metre gerisinde yoğun kan izleri bulunduğunu söyledi. A.A'ya açıklama yapan aile şöyle konuştu:
Baba ve kardeşten sitem
'Üst düzey personeline kurumunun takındığı tavır manidardır. Aldığımız olay yeri inceleme raporları kriminal sonuçları ve son olarak da hastane raporlarıyla bir kere daha hayretlere düştük. Bu bir cinayetti. 7 kaburga kemiği ve iman tahtası kırığı, solak bir insanın sağ eli ile intiharı, her iki elin üzerindeki barut izleri, olay yeri inceleme raporuna göre olayın geçtiği yerden 9 metre mesafede Oktay'ın yoğun ikinci kan izleri, telefon kayıtları, kafatasına isabet eden kurşun yarasının durumu, olay saatinin muallaklığı ve benzeri tüm bu detaylar göz önüne alındığında vatanı ve milleti için son nefesine kadar mücadele eden kahraman bir devlet adamına layık gördüğünüz özen karşısında teşekkür ederiz.'
Savcı polisi kovdu
Burak Oktay, olayın üzerine giden cinayet masası polislerini Savcı Yalçın'ın odasından kovduğu yönünde kendisine bilgi geldiğini dile getirerek, "Babamın yanındaki Halil K.'nın ifadesi çay-kahve ile alınmış. Ciddi sorgulanmamış" dedi.
Kameralar incelenmedi
Çelişkiler var: Babasının ölüm yeri ile ilgili savcının sözleri ve delillerin çeliştiğine dikkat çeken Burak Oktay, "Savcı 'Baban aracın içinde öldü' dedi. Aracın her tarafının kan olduğunu söyledi. Ancak aracı delil olarak kabul etmedi. Aracı bize teslim etti. Oysa ki babam aracın içinde değil, aracın dışında ölmüş" diye konuştu. Babasının kullandığı aracın arka tekerlerinin de kilitlenmiş olduğunu kaydeden Oktay, "Onu sorduğumda kardan olduğunu söylediler ama nedenini araştırmadılar" iddiasında bulundu.
'Gerek yok' dediler: Babasının olayın olduğu yere Turan Güneş Bulvarı'nı kullanarak gittiğinin tespit edildiğini hatırlatan Oktay şöyle konuştu: "Caddede bir sürü bankanın güvenlik kamerası var. Artı İstihbarat Daire Başkanlığı'nın civarında bir sürü kamera var. Biz bunların incelenmesini istediğimizde 'Ne gerek var. Olay açık. Bunları incelemeye gerek yok' denildi."