Gündem

'Ankara'nın kralı, imparator artık sensin'

3. Ergenekon iddianamesinin ek klasörleri, örgütün gazeteci Mustafa Balbay'a 'siyasî misyon' yüklediğini ortaya koydu.

31 Ağustos 2009 03:00

3. Ergenekon iddianamesinin ek klasörleri, örgütün gazeteci Mustafa Balbay'a 'siyasî misyon' yüklediğini ortaya koydu.

Sosyal demokratların dinamik bir lider etrafında bütünleşmesi arayışları çerçevesinde siyasî mühendislik projeleri üretilmiş. Bunlardan birinde Balbay üzerinde mutabakat sağlanıyor. "Balbay'ın yeni bir parti kurması, Bağımsız Cumhuriyet Partisi'ne girmesi ve CHP içerisinde hareket başlatması" şeklinde üç değişik seçenek düşünülüyor. Projeyi 'üç generalin desteklediğine' ilişkin ifadeler telefon görüşmelerinde geçiyor. Eski TRT Genel Müdürü Yücel Yener, Kent Otel toplantılarının organizatörü olarak bilinen Engin Aydın'a, "Burada 3 tane general var, 1 albay doktor. 3'ü... Balbay üzerinde mutabıkız." diyor. Aydın ise bir görüşme- de Balbay'a şöyle sesleniyor: "Ankara'da imparator sensin, kralı bundan sonra."
Ergenekon yapılanmasının mevcut siyasi tablodan rahatsız olduğu biliniyor. İddianameler, hedef alınan AK Parti'nin yanında muhalefetin de beğenilmediğini gösteriyor. CHP ve lideri Deniz Baykal ise sert eleştirilerden nasibini fazlasıyla alıyor. Özellikle, Kent Otel toplantılarında, siyasî arayış tartışılmaları öne çıkıyor. Mustafa Balbay'la ilgili konu, 3'üncü iddianamede geçiyor. Eski TRT Genel Müdürü Yücel Yener'in Bodrum'da yazlık komşuları asker kişilerin de bulunduğu bir ortamda masaya yatırılıyor. Yener, buradan aldığı havayı heyecanlanarak sanıklardan Engin Aydın'a telefonda aktarıyor. İddianameye giren görüşme şöyle gelişiyor:

Mustafa Balbay'a tam mutabıkız


Y.Y: Abi! Burada 3 tane general var, 3 paşa... 1 albay doktor. 3'ü... 3-4 kişi de Balbay üzerinde tam mutabıkız.
E.A: Öyle mi diyorsun?
Y.Y: Aynen, çok desteklediler fikrimizi.
E.A: İyi o zaman, ben yarın uğrayacağım ona.
Y.Y: Valla, süper olur dediler. Onun tasına sermaye bulalım, gelsin. Türkiye'yi de gezecekse biz de yanında gezeriz.
E.A: Tamam, bu ona büyük moral olur. Söyleyeyim ona.
Y.Y: Valla, müthiş destek var ona göre.
E.A: Yani, bir şeyler olacak zaten. O noktaya gelindi artık. Bir yerden patlayacaktı.
Y.Y: Ya, bu işin öncülüğünü biz ikimiz yapmış olalım abi.
E.A: Bu iş de bize düşer abi.

Ankara'da imparator sensin!


Görüşmenin kodlarını ise savcılıktaki sorgusunda Engin Aydın açıklıyor. İddianameye yansıyan ifadesine göre, Aydın, yöneltilen soruları şöyle cevaplıyor:
SORU: Yücel Yener'in birlikte olduğunu belirttiği asker şahıslar kimlerdir ve hangi proje ile ilgili olarak Mustafa Balbay'ın üzerinde mutabık kalmışlardır?
E.A: Sosyal demokratların birleştirilmesi için genç ve dinamik bir kişinin öncülük etmesinden hep bahsedilir. Bodrum'da yazlık arkadaşları olan askerî kişiler ile görüşmesinde Balbay'ın bu misyonu üstlenebileceğini konuşmuşlar. Bu konuyu bana söyledi. Görüştüğü kişilerin kim olduğunu bilmiyorum. Ben de destek verdim. Söz konusu olan Mustafa Balbay'ın yeni bir parti kurması, mevcut Bağımsız Cumhuriyet Partisi'ne katılması veya Cumhuriyet Halk Partisi içerisinde bir hareket başlatmasıdır.
SORU: Mutabık kalınan proje ile ilgili olarak Balbay'a maddi destek sağlamaktan bahsetmekte. Görüşmenin bu kısmında neyi ifade etmek istiyorsunuz?
E.A: Destekten kastedilen fikrî destektir. Maddi bir yardımdan bahsedilmemektedir. Böyle bir olanağım yoktur.
Aydın ve Mustafa Balbay arasında geçen bir görüşmedeki ifadeler de dikkat çekiyor. Balbay görüşmede, "Önce İlhan Abi" deyince Aydın, "Ve sen. Yani Ankara'da imparator sensin, kralı bundan sonra." ifadesini kullanıyor.