Ankara-Konya seferi için harekete geçtikten kısa süre sonra aynı hatta bulunan kılavuz banliyö treniyle çarpışan Yüksek Hızlı Tren’in yol açtığı, 3’ü makinist 9 kişinin yaşamını yitirdiği kazanın ihmaller zincirinden kaynaklandığı anlaşıldı. Tam olarak bitirilmeden açılan tren hattındaki seferlerin “Kara düzen” yürütüldüğü, her sabah kılavuz trenin hattını kapatan görevlilerin makas değiştirmeyi ihmal etmesi nedeniyle kazanın meydana geldiği anlaşıldı. Kılavuz trenin her zamanki yerinde olduğu, makas değişikliği yapılmaması nedeniyle yüksek hızlı trenin bu hatta girdiği belirtilirken, sinyalizasyon sisteminin bulunması durumunda kazanın kesin olarak engellenmesinin mümkün olduğu bildirildi. Hattın seçim öncesi, süresinden erken açılması nedeniyle sinyalizasyon sisteminin gece geç saatlerde, sınırlı bir süre içerisinde döşenmesinin sürdüğü anlaşıldı. Ölenlerden birinin, arabası bozulan makinisten yerine Eryaman’a kadar geçici olarak trene binen yedek makinist olduğu da öğrenildi.
Geceyarısı çalışma
Ankara’da yaşanan tren kazasıyla ilgili olarak gözaltına alınan TCDD çalışanı üç kişinin ilk sorguları tamamlandı. Üç kişinin bugün akşam saatlerinde ya da yarın adliyeye çıkartılması bekleniyor.
Kazanın nedeninin sinyalizasyon sisteminin bulunmaması olduğu dün dile getirilmişti. Bu konudaki ayrıntılar da netleşti. Başkentray banliyö seferleri ile Yüksek Hızlı Tren seferlerinin yapıldığı hattın sinyalizasyon sistemi tamamlanmadan, seçim öncesi açıldığı bildirildi.
Bu konuda sendikanın ve TCDD çalışanlarının “kaza olur” uyarısında bulunmalarına rağmen, hattın “Kara düzen” biçiminde bugüne kadar çalıştırıldığı anlaşıldı.
Sinyalizasyon sisteminin ise geceyarısından sonra elektrikler kesilerek raylara ve merkeze döşenmesine devam edildiği, güç şartlarda ve sınırlı sürelerde çalışan işçilerin bu yüzden öngörülen sürelerde çalışmalarını tamamlayamadıkları öğrenildi.
Makas değiştirilmedi
Olayla ilgili TCDD'de görevli hareket memuru S.Y, tren teşkil memuru (makasçı) O.Y. ve kontrolör E.E.E. hakkında gözaltı kararı verilmişti.
Gözaltıların nedeni de netleşti. Buna göre, yüksek hızlı treninin çarptığı kılavuz tren, her zamanki gibi sabahın erken saatlerinde rayların ve yolun durumunu kontrol amacıyla yola çıkarak, Polatlı’ya kadar gidip döndü. Tren her zamanki yolundan döndükten sonra makasçı, manuel olarak B2 hattına kılavuz treni aldı. Ancak daha sonra bir nedenle bu hat kapatılmadı. Normalde hattın kapatılarak, yüksek hızlı tren için B1 hattının açılması gerekiyordu. Gerekli kontroller de yapılmadığı için yüksek hızlı tren bu şekilde yola çıktı ve olması gereken yerde bulunan kılavuz trene çarptı.
Eskiden telgrafla, şimdi telefonla
Sinyalizasyon sisteminin bulunması halinde makas kapatılmamış olsa bile tren yola çıktıktan sonra bu durumun merkezden fark edilebileceği de öğrenildi.
Sistemin tıpkı uçaklar gibi tüm hatları, makasları ve ışıkları merkezden izleme olanağı verdiği, rayda ikinci bir tren bulunması durumunda uyarı sisteminin harekete geçtiği ifade edildi.
Telefonla Merkezden İdare denilen sistemin ise eskiden telgrafla yapılan işlemlerin telsiz ya da telefonla yapılmasından ibaret olduğu anlaşıldı. Buna göre, ilgili yerdeki görevli tren hareket ettikten sonra bir sonraki istasyonu uyarıyor, o istasyon da tren geldikten sonra bilgi veriyor. Sistemin kazaları önleyici bir fonksiyonu ise bulunmuyor.
Kazanın ardından banliyö seferlerine de ara verilerek, sinyalizasyon sisteminin tamamlanmasının gündeme alındığı bildirildi.
Arkadaşının yerine bindi
Kazada yaşamını yitiren Yedek Makinist Hulusi Böler’in, sadece Eryaman’a kadar görev yapmak üzere trene bindiği anlaşıldı. Seferde görevli olan yardımcı makinistin sabah arabasının bozulduğu, bu nedenle trene Eryaman’dan binebileceğini bildirdiği, onun yerine Eryaman’a kadar gitmesi için Böler’in görevlendirildiği ve kazada yaşamını yitirdiği anlaşıldı.