Ankara'da kadınlar, Çankaya Hoşdere Caddesi üzerinde eski eşi Mehmet Eroğlu tarafından silahlı saldırıya uğrayan ve yoğun bakımda yaşam mücadelesi veren Pelin Ceylan için; erkek şiddetini protesto etti. Ankara Kadın Platformu’ndan Yasemin Özgün, “Sokaklarda tedirgin dolaşmak istemiyoruz. Pelin’in verdiği yaşam mücadelesi hepimizin mücadelesidir. Her gün bir arkadaşımızın haberiyle uyanmak istemiyoruz. Artık bir kişi bile eksilmeye tahammülümüz yok! Artık yeter diyoruz! Kadın düşmanı politikalarınıza boyun eğmiyoruz” açıklamasını yaptı.
Çankaya Hoşdere Caddesi üzerinde eski eşi Mehmet Eroğlu tarafından silahlı saldırıya uğrayan 47 yaşındaki, üç çocuk annesi Pelin Ceylan için bir araya gelen kadınlar, Hoşdere Caddesi’nde açıklama yaptı.
Emekliler Parkı’nda bir araya gelen kadınlar, saldırının yaşandığı yere doğru yürüyüş yapmak istedi. Polis ile kısa süreli bir gerginlik yaşayan kadınlar, cadde üzerinde yürüyüş ve açıklama yaptı. Yoğun bakımda yaşam mücadelesi veren Pelin Ceylan için kan bağışı çağrısı yapan kadınlar adına konuşan Ankara Kadın Platformu’ndan Yasemin Özgün şunları söyledi:
"Pelin'e yöneltilen bu vahşi saldırı asla münferit değildir"
“Dün tam da burada bir kadın daha erkek şiddetine maruz bırakıldı. Arkadaşımız Pelin, boşandığı erkek Mehmet Eroğlu tarafından öldürülmeye çalışıldı. Üstelik de Pelin’i yaralayan fail, olay mahallinde tehditler savurmaktan çekinmeyerek ve Pelin’in ölmesini umarak bekledi. Uzun süredir boşandığı erkek tarafından tehdit edilen Pelin, devletin sözde koruma kararı altındayken bu saldırıya maruz kaldı. Şikâyet için gittiği kolluk güçleri tedbir almak yerine, yaşadığı şehri terk etmesini söylemiş Pelin’e. Hala yoğun bakımda yaşam mücadelesi veren Pelin'e yöneltilen bu vahşi saldırı asla münferit değildir.
"Bizler bu erkeklik özgüveninin nereden geldiğini çok iyi biliyor, tanıyoruz"
Bizler bu erkeklik özgüveninin nereden geldiğini çok iyi biliyor, tanıyoruz. İstanbul Sözleşmesini bir gecede feshetmeye çalışanlardan, kadın cinayetleri abartılıyor diyenlerden, o saatte ne işi varmış diyenlerden tanıyoruz! Cezasızlık politikalarıyla erkeklerin sırtını sıvazlayan erkek adaletten tanıyoruz. 8 Mart’ta, 25 Kasım’da yaşamak istiyoruz diyen kadınları işkenceyle gözaltına alanlardan tanıyoruz. 6 Yaşındaki bir kız çocuğunun maruz bırakıldığı cinsel şiddeti evlilik adı altında aklayanlardan ve buna göz yumanlardan tanıyoruz. Çıkar ilişkileri olan tarikatlarda, cemaatlerde, kurumlarda işlenen suçlara ‘Bir kereden bir şey olmaz’ diyenlerden tanıyoruz. Artık yeter demek için sokağa çıkan, haklarını arayan kadınları, LGBTİ artıları kriminalize etmeye çalışan iktidar ve yandaşlarından tanıyoruz.
"Pelin’in verdiği yaşam mücadelesi hepimizin mücadelesidir"
Bireysel silahlanmaya karşı hiçbir önlem almayanlar, önlenebilir kadın cinayetlerini kader kisvesi altında geçiştirmeye çalışıyor. 6284’ü uygulamayanlar, katilleri, çocuk istismarı faillerini yargılamak yerine aklayanlar kadına yönelik şiddet azalmış gibi göstererek bununla övünüyorlar. Kadın cinayetlerinin son 10 yılda 3 kat artması elbette ki AKP iktidarının kadın düşmanı politikalarının eseridir.
Sokaklarda tedirgin dolaşmak istemiyoruz. Pelin’in verdiği yaşam mücadelesi hepimizin mücadelesidir. Her gün bir arkadaşımızın haberiyle uyanmak istemiyoruz. Artık bir kişi bile eksilmeye tahammülümüz yok! Artık yeter diyoruz! Kadın düşmanı politikalarınıza boyun eğmiyoruz! Bireysel silahlanmaya hayır diyoruz! Erkek adalet değil gerçek adalet istiyoruz!” (ANKA)
TIKLAYIN | Ankara'da eski eşini sokakta tabancayla vuran ve başında bekleyen saldırgan tutuklandı
TIKLAYIN | Sera Kadıgil'den Bakan Yanık'a: Cemaatlere milyonlar aktaran devlet, bir kadını korumak için başka bir ile taşımayı finanse edemedi mi?