Başkentin kalbinde bombalı araçla saldırı düzenleyen Balıkesir Üniversitesi Turizm Otelcilik 2. sınıf öğrencisi 24 yaşındaki Seher Çağla Demir’in 2013’te PKK’ya katıldığı ve ‘Avaşin’ kod adını kullandığı öğrenildi.
Ankara Kızılay’da 35 vatandaşın yaşamını yitirdiği terör saldırısının ardından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturmada dikkat çeken bilgilere ulaşıldı.
Hürriyet'ten Fevzi Kızılkoyun'un haberine göre, olay yerinden toplanan deliller, bomba yüklü BMW marka araçtan elde edilen ceset parçaları ve parmak izinden, 1992 Kars doğumlu Seher Çağla Demir’in kimliğine ulaşıldı. Balıkesir Üniversitesi Turizm ve Otelcilik Fakültesi Seyahat İşletmeciliği bölümüne 2012 yılında kayıt yaptıran Demir, 2013 yılında "PKK üyeliği ve örgüt propagandası yapmaktan" gözaltına alındı. Balıkesir 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakkında dava açılan Demir, bu tarihte ortadan kayboldu. Demir’in 2013 yılında PKK’nın dağ kadrosuna katıldığı ve Avaşin kod adı kullandığı belirlendi.
3 yıldır aranıyordu
Demir’in ortadan kaybolmasının ardından ailesi, 2013’te, kızlarının kaybolduğunu, PKK tarafından kaçırılıp, dağa götürüldüğünden şüphelendiklerini belirterek polise başvurdu. Bunun üzerine Demir hakkında ‘terör nitelikli şahıs ve terör örgütü üyeliğinden’ arama kaydı oluşturuldu. Yürütülen davada ifade vermeye gitmeyince Demir hakkında yine 2013’te bu kez mahkeme kararıyla yakalama kararı çıkartıldı. Demir, ‘Genel Bilgi Taraması’nda, hakkındaki arama ve yakalama kaydıyla bulunuyordu. Demir’den 3 yıl boyunca haber alınamadı. Demir’in 2013 yılında hakkında açılan davanın ardından yasadışı yollardan yurtdışına çıkış yaptığı, PKK kamplarında silah ve bomba eğitimi aldığı belirlendi.
Araç 15 gün Ankara'daydı
Terör saldırısında kullanılan BMW marka aracın ise 22 Şubat’ta Şanlıurfa Viranşehir’de galeriden satın alındığı ortaya çıktı. Ancak parasının tamamı ödenmediği için devir işlemleri yapılmadı. Şanlıurfa’dan ayrılan aracın, Gaziantep ve Hatay’da da izine ulaşıldı. Suriye sınır bölgesinde de görülen aracın daha sonra Gaziantep, Hatay, Diyarbakır’da da bulunduğu tespit edildi; son olarak 27 Şubat tarihinde ise Ankara’da görüntüsüne ulaşıldı. Yapılan ilk değerlendirmede bomba düzeneğinin Gaziantep veya Diyarbakır’da oluşturulduğu, bombanın ise Ankara’da araca yüklendiği ileri sürüldü. Aracın 15 gün boyunca Ankara’da nerede bulunduğu, saklandığı yerle ilgili bağlantılar araştırılıyor. Araç, Gaziantep’te bir şahıs adına çıkarılan HGS kartıyla otoyollardan geçiş yaptı. Bu şahıs, Gaziantep’te gözaltına alınarak Ankara’ya getirildi. Diyarbakır, Hatay ve Ankara’da da saldırıyla bağlantılı operasyonlar yapıldı.
O gün Kızılay’da 2 tur atmış
Bombalı saldırıda kullanılan aracın, terör saldırısının meydana geldiği önceki gün saat 09.00’da Eskişehir Yolu’nda benzin aldığı ortaya çıktı. Benzin alındıktan sonra Eskişehir yoluna giren aracın, bir kilometre sonra dönüş yaparak Kızılay’a doğru gittiği de yine görüntülerden belirlendi. Sabah saat 09.00’da benzinlikte görüntüsüne ulaşılan aracın, gün içinde aralıklarla iki görüntüsüne daha ulaşıldı. Aracın TBMM, Genelkurmay Başkanlığı ve bakanlıklar güzergahında olduğu belirlendi. Genelkurmay kavşağından Kızılay yönüne giren aracın, Atatürk Bulvarı’nda 2 tur attığı, son olarak Kızılay’dan Sıhhiye’ye gittiği, burdan dönüş yaparak patlama noktasına geçtiği de tespit edildi. Aracın, patlama saati 18.43’e nerelerde bulunduğunu belirlemek için bütün güzergahtaki güvenlik kameraları ve mobese görüntüleri inceleniyor.
"Yanında bir erkek vardı"
Benzinlikteki görüntülerin incelenmesinde, intihar bombacısı Demir’in yanında bir erkek olduğu tespit edildi. Patlama noktasında sözkonusu kişinin araçtan inip inmediği, ölenler arasında ikinci teröristin de olup olmadığı henüz belirlenemedi. Bombacısı bir gün önce aynı bölgede keşif yaptığı, yine bir erkeğin kendisine eşlik ettiği de belirlendi.
"Bombacıysa cenazesini kabul etmiyorum"
Tekirdağ Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından gece saat 03.30 sıralarında evlerinden alınarak emniyete götürülüp ifadesi alınan baba C.D., kızının 2012 yılında Balıkesir Üniversitesi’ne kayıt yaptırmasının ardından bir daha haber alamadığını ve hakkında kayıp başvurusunda bulunduğunu söyledi.
Baba D. ifadesinde, "Kızım ilk, orta ve liseyi Marmara Ereğlisi’nde okudu. Daha sonra Balıkesir’de üniversitesi kazanarak 2012 yılında kayıt yaptırdı. Daha sonra kendisinden haber alamadık. Kayıp başvurusu da yaptık. Ama böyle bir olaya karışmışsa cenazesini de kabul etmiyorum" dediği öğrenildi.
Bomba eyleminin şüphelisi Seher Çağla Demir’in babasının yanı sıra erkek kardeşinin de Tekirdağ Emniyet Müdürlüğü’nde ifadesi alındı. Ardından C.D. ile oğlunun Tekirdağ Devlet Hastanesi’nde DNA karşılaştırması için kan örnekleri alınarak Seher Çağla Demir ile karşılaştırılması için Ankara’ya gönderildiği bildirildi.