Almanya Başbakanı Angela Merkel, Federal Meclis tatile girmeden önce Berlin'de son bir basın toplantısı düzenledi. Merkel, yabancı ve yerli basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Yaptığı konuşmada Türkiye'ye de değinen Almanya Başbakanı Merkel, Türkiye'deki son gelişmeleri 'ürkütücü' olarak niteledirdi. Merkel, "Türkiye'de yaşayan insanların protesto haklarından kapsamlı bir şekilde istifade edebilmelerini umut ediyorum" diyerek Türkiye'de polisin eylemcilere orantısız güç kullanmasıyla ilgili eleştirilerini tekrarladı. Angela Merkel, seçim sonrası, Türkiye'ye ilişkin yürütülen politikaların değişmeyeceğini de vurgularken, Hristiyan Demokrat Birlik Parisi'nin yeniden iktidar olması halinde Türkiye'nin AB üyeliğine ilişkin katı tutumun devam edeceğine de işaret etti.
Deusche Welle Türkçe'de yayımlanan habere göre, Merkel ayrıca dünya kamuoyunun yakından takip ettiği Mısır’daki olaylara dair de açıklamalar yaptı. Almanya Başbakanı, Mısır’ın devrik Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin serbest bırakılması ve toplumun tüm gruplarını kapsayan siyasi bir sürecin başlatılması gerektiğini kaydetti. ”Mursi'nin cumhurbaşkanlığında Müslüman Kardeşlere dâhil olmayanlar kötü muameleye uğradıklarını hissediyorlardı” diyen Merkel, sözlerini şöyle sürdürdü: ”Eğer şimdi durum tersine dönerse, bu yeni gelişmeler için hiç iyi olmayacaktır.”
"Güçlü olanın hukuku değil, hukukun gücü"
Amerikan Ulusal Güvenlik Kurumu NSA’nın başta Almanya olmak üzere AB ülkelerindeki internet ve telefon görüşmelerini dinlediği iddiaları son günlerde uluslararası bir skandala dönüşmüştü. Söz konusu skandal ile ilgili de konuşan Merkel, Alman-Amerikan dostluğuna dikkat çekerek, dostların birbirinin telefonlarını dinlemeyeceğini vurguladı. Şansölye, Almanya’nın iyi niyetinin altını çizmekle birlikte konuya dair eleştirilerini de şu sözlerle dile getirdi: ”Almanya topraklarında Alman hukuku esastır. Gerek Avrupa gerekse Almanya'da güçlü olanın hukuku değil, hukukun gücü geçerlidir. Bu anlayışı herkesten bekliyorum. Ayrıca amaç, aracı kutsal kılmaz. Teknik olarak mümkün olan her şey yapılabilir diye bir kaide yoktur.”
Kamuoyunda dinleme skandallıyla alakalı kendisine yönelik eleştirilere de yanıt veren Merkel, “Almanya bir kontrol devleti değil, özgürlükler ülkesidir. Amerikalı ortağımızın meseleyi araştırmak için zamana ihtiyacı olduğu bilgisini aldım. Zaten ardında doğru dayanağı olmayan bir taahhüt bize fayda getirmeyecektir. Bu konuda beklemeyi tercih ediyorum” dedi.
"Avrupa kendini internet tekniklerinde yenilemeli"
Merkel yine dinleme skandalına atıfta bulunarak Almanya ve AB'deki bazı teknik olanakların eksik kaldığını kaydederek, Avrupa’nın kendisini internet tekniği konusunda nasıl yenileyebileceğini düşünmesi gerektiğini ifade etti. “Aksi takdirde bağımlılıklar kaçınılmazdır” diyen Almanya Başbakanı, Avrupa’nın ABD menşeli Boeing yerine Airbus alternatifinde karar kıldığını hatırlatarak, ”Bu örnekten yola çıkıp, Avrupa devletleri yeni internet teknikleri hususunda kafa yormalıdırlar” dedi.
FDP ile ortaklığa yeşil ışık
Basın toplantısında Almanya'daki genel seçimlerle ilgili sorulara da cevap veren Merkel, Sosyal Demokrat Parti (SPD), Yeşiller ve Sol Parti'nin kuracağı bir koalisyon hükümetinin başarılı olamayacağının geçmişte görüldüğünü ve bunun kamuoyuyla da paylaşıldığını kaydetti. Almanya Başbakanı ayrıca 22 Eylül'de yapılacak federal seçimlerde halihazırdaki koalisyon ortağı Hür Demokrat Parti (FDP) ile yeniden koalisyon ortağı olmayı istediklerinin de altını çizdi.