28 Şubat sürecinde vurulan Akın Birdal, 'Andıç'la hedef gösterildiğini belirterek 2009'da savcılığa başvurdu. Ancak belge 'resmi' sayılıp takipsizlik kararı verildi.
İsmail Saymaz'ın Radikal gazetesinde yer alan haberine göre, 28 Şubat sürecinde yayımlanan ‘Andıç’ sonrasında, Semih Tufan Gülaltay öncülüğündeki TİT’in (Türk İntikam Tugayı) silahlı saldırısına uğrayan dönemin İHD Genel Başkanı Akın Birdal, Batı Çalışma Grubu’nun (BÇG) azmettirici olduğunu söyledi.
Birdal’ın üç yıl önce emekli Orgeneral Çevik Bir hakkında suç duyurusunda bulunduğu, ancak bugün 28 Şubat soruşturması açan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın o tarihte, ‘Andıç’ ile suikast girişimi arasında bağ olmadığı gerekçesiyle takipsizlik kararı verdiği de ortaya çıktı. Dönemin Savcısı Şemsettin Özcan, ‘Andıç’ için, “PKK’ya karşı kurumsal belge” dedi. Birdal da bu kararı AİHM’ye götürdü ve dava halen sürüyor.
PKK’nın iki numaralı adamıyla yakalanan ve Türkiye’ye getirilen Şemdin Sakık’ın verdiği ifadede birçok gazeteci ve aydının PKK’ya destek verdiğini söylediği iddia edilmişti. Bu ifadelerde Sakık’ın, Öcalan’ın Birdal için, “Ona para gönderdim. Benim Türkiye’deki tabancamdır” dediği de ileri sürülmüştü. İfadelerin 24-25 Nisan 1998’de büyük gazetelerde yayımlanmasından sonra, 12 Mayıs’ta Ankara’daki İHD Genel Merkezi’ni basan iki saldırgan Birdal’a silahlı saldırıda bulundu. 13 kurşundan 7’si isabet eden Birdal ölümden dönerken, suikast girişimini TİT’in üstlendiği, eylemi Semih Tufan Gülaltay ve arkadaşlarının gerçekleştirdiği belirlendi. Gülaltay ve grubu tutuklanıp ceza aldılar.
Saldırıdan iki yıl sonra Gazeteci Nazlı Ilıcak, meşhur ‘Andıç’ belgesini açıkladı. Genelkurmay da bir gün sonra belgeyi doğruladı. Birdal ile İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, 17 Temmuz 2009’da Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurarak Çevik Bir aleyhinde şikâyette bulundu.
Savcı 'resmi belge' dedi
Dönemin Ankara Savcısı Özcan, “Andıç’ta doğrudan doğruya Birdal ve İHD’ye yönelik bir suça azmettirici ifadenin bulunmadığı, içerik olarak bölücü silahlı PKK terör örgütüne karşı yürütülen çalışmalarla ilgili kurumsal bir belge olduğu, eylemin Andıç’la bağlantısının olmadığı gibi, Çevik Bir tarafından azmettirmenin söz konusu olmadığı” sonucuna vardı ve 12 Aralık 2009’da takipsizlik kararı verdi. Birdal, 11 Ocak 2010’da karara itiraz etti. Fakat üst mahkeme itirazı reddetti.
Azmettirici BÇG'dir
Birdal, bugün başlayan soruşturmanın çok boyutu olduğunu söyleyerek, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in olduğu siyasi kanadının, iş- adamlarını kapsayan iktisadi ayağının, medya ayağının ve dış dinamiklerin de soruşturulması gerektiğini ifade etti. Birdal, “Sadece kışla boyutu fazla bir anlam ifade etmez. Andıçlar hazırlanmıştır ama uygulamaya dönüştüren, toplum üzerinde baskı oluşturan grupları açığa çıkarmak gerekir” diyor.
Birdal, kendisine yönelik silahlı saldırıyı BÇG’nin azmettirdiğini de ifade ederek, “Andıç bir başlangıçtır. Sonra da bunu uygulamaya dönüştürenlere bakmak gerekiyor” diye konuştu.