HSYK düzenlemesi için Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün kararını beklemeden beklemeden Anayasa Mahkemesi’ne gittiği için eleştirilen CHP, yüksek mahkemenin geçmişte aldığı bir kararı örnek gösterdi. Taraf gazetesinden Dicle Baştürk’ün haberine göre, Cumhurbaşkanının halkoyuyla seçilmesi ve milletvekili seçimlerinin dört yılda bir yapılmasını öngören Anayasa değişikliğindeki bazı hükümleri, Cumhurbaşkanı Gül tarafından onaylamasını beklemeden AYM’ye taşıyan CHP’nin bu başvurusu kabul edildi.
Meclis’ten yumruklaşmaya varan kavgaların ardından geçen Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) düzenlemesini, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün onayını beklemeden Anayasa Mahkemesi’ne taşıyan CHP’nin bu formülü tartışmalara neden oldu. “Resmi Gazete’de yayımlanmayan bir yasanın iptali istenemez” tartışmalarına CHP, Anayasa Mahkemesi’ne sunduğu dilekçeyle cevap verdi.
Meclis’ten geçen yasanın “hukuk aleminde varlık kazandığını” bu sebeple de “yokluğunun tespitini” isteyen CHP, “Bir yasama tasarrufunun Resmi Gazete’de yayımlanması sadece yürürlülük koşuludur, varlık koşulu değildir” dedi. Anayasa Mahkemesi’ne dava açabilecek yeterli koşulların oluştuğuna dikkat çeken CHP, geçmişte yine parti üyelerinin aynı formülle yaptığı başvurunun Anayasa Mahkemesi tarafından kabul edildiğini emsal gösterdi.
Geçmiş örneği var
Cumhurbaşkanının halkoyuyla seçilmesi ve milletvekili seçimlerinin dört yılda bir yapılmasını öngören Anayasa değişikliğindeki bazı hükümleri, Cumhurbaşkanı Gül tarafından onaylamasını beklemeden AYM’ye taşıyan CHP’nin bu başvurusu kabul edilmişti. Söz konusu değişiklik hatırlanacağı üzere referanduma sunulmuştu. Yüksek Mahkeme ise Meclis’ten geçen ve henüz halkoyuna sunulmayan söz konusu değişikliğe ilişkin iptal isteminde bulunan CHP’nin bu başvurunu 2007 yılında Anayasa’ya uygunluk yönünden denetlemişti.
CHP dün Anayasa Mahkemesi’ne verdiği iptal istemli dilekçesinde, geçmişte kabul edilen bu başvuruyu örnek gösterdi. 19 Şubat 2008’de, 26792 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Anayasa Mahkemesi’nin 27 Aralık 2007 tarihli 2007/99 esas ve 2007/86 sayılı kararında, şu ifadeler kullanıldı:
Bu Meclis’i bağlamaz
“TBMM’nin hukuksal tasarrufları, Anayasadaki ayrık durumlar dışında, Anayasa Mahkemesi’nin denetimine tabidir. Anayasa Mahkemesi’nin Anayasa değişikliklerini şekil bakımdan denetleme yetkisi, Anayasanın 148. maddesinin 2. fıkrasında referanduma sunulan-sunulmayan ve yürürlüğe giren-girmeyen yönünden herhangi bir ayrıma tabi tutulamaz. Nitekim Anayasa Mahkemesi halkoyuna sunulduğundan dolayı henüz yürürlüğe girmediği hâlde, istem üzerine 5678 sayılı Anayasa Değişiklikleri Hakkında Kanunun Anayasaya uygunluğunu denetlemiştir.” Anayasa Mahkemesi aynı kararında şu görüşe de yer verdi: “... Değişikliğin henüz yürürlüğe girmemiş olması bu sonucu değiştirmemektedir. Yasanın yürürlüğe girmesi tali kurucu iktidar olarak TBMM’yi değil, diğer devlet organlarını ve bireyleri bağlayıcı olabilmesinin önkoşuludur...”