AKP’ye yaptığı kamuoyu araştırmalarıyla tanınan ANAR’ın genel müdürü İbrahim Uslu, AKP’deki belediye başkanlarına yönelik operasyonların referandumdaki oy kayıplarını telafi etmeyeceğini söyledi. Uslu, AKP’nin büyükşehirlerde yaşadığı sorunun belediye başkanlarından kaynaklı olmadığını belirtti.
Cumhuriyet'te yer alan habere göre, MHP’deki genel başkanlık yarışı nedeniyle ihraç edilen Meral Akşener’in, bugün yola çıkacak yeni partisinin oy ve taban desteği ile başta AKP olmak üzere hangi partilerden oy alacağı tartışılıyor. AKP’ye de yaptığı anketlerle bilinen ANAR Araştırma şirketinin genel müdürü İbrahim Uslu, üç parti (AKP, CHP, MHP) içinde de mutsuz seçmenler bulunduğunu, bu seçmenlerin farklı farklı nedenlerle Akşener’e ilgi duyduklarını, ancak hepsini birden mutlu etmesinin kolay olmadığını söyledi. Uslu, AKP’deki belediye başkanlarına yönelik operasyonlar için de “Referandumda büyükşehirlerde hayır çıkmasının nedeni belediye başkanları değil” dedi. Uslu, Akşener’in partisi ve AKP’deki gelişmeleri Cumhuriyet’e değerlendirdi.
Potansiyeli var: Meral Akşener’in bir potansiyeli var. Araştırmalar da bunu gösteriyor. 3 partinin üçünde de (AKP, CHP, MHP) mutsuz bir seçmen kitlesi var. Bu tespit edilebiliyor. Akşener, bu üç parti içindeki mutsuz seçmen kitlesinin ilgisini çekiyor. Ancak işi kolay değil. Çünkü üç partinin üçündeki mutsuz seçmenlerin mutsuzluk nedenleri birbirinden farklı. Bu nedenle hepsi farklı nedenlerle mutsuz olup yeni arayışlara ilgi duyan bu seçmen kitlelerini aynı potada toplamak çok zor.
Performansına bağlı: Akşener’i asıl zorlayacak olan her partide kendisine ilgi duyan seçmenler kitlesini ortak bir çatı altında toplamayı başarıp başaramayacağıdır. Üç farklı seçmen kitlesinin farklı farklı arayışları olduğuna göre bunları ortak bir çatı altında toplamak için şapkadan nasıl bir tavşan çıkaracağını görmemiz lazım. Şu ana kadar yapılan açıklamalar ve gelişmelerde bunun ipuçlarını göremedik. Bir potansiyel olduğu gerçek ama bu potansiyeli toplamak, kendisinin ve partisinin bugünden itibaren göstereceği performansa çok bağlı olacaktır. Seçmenin ilgisi yeterli değildir, onu oy verme tavrına dönüştürmeniz gerekir. Bu da sizin yapacaklarınıza bağlıdır.
Meral Akşener ve yeni oluşumların şansı değerlendirilirken, partilerine sadık olan ve olmayan seçmen oranları ölçü olabilir. Araştırmalar Türkiye’de yüzde 70’ler belki biraz daha üzerindeki seçmenin partilerine sadık olduğunu gösteriyor. Yüzde 20 civarında sadık olmayan, partisinden uzaklaşma eğilimi içinde bir seçmen kitlesi var. Her seçimde yüzde 10 oranında da daha önce oy kullanmadığı için siyasi eğilimi bilinmeyen bir seçmen kitlesi var. Yani yüzde 30’lar civarında bir potansiyelden söz ediyoruz.
Başkanlar operasyonu: Özellikle sayın Cumhurbaşkanı’nın teşkilata ve sonrasında da belediye başkalarına yönelik ‘metal yorgunluk’ tespitiyle görevden uzaklaştırma operasyonları, AKP geleneği için bir ilk. Daha önceki dönemlerde kucaklayıcılık ve birliktelik öne çıkarılırdı. AKP teşkilatları buna alışıktı. Bu nedenle bir ilki yaşıyorlar. Elbette 2019’daki iki kritik seçim için hazırlık yapıldığı belli. Ancak ben bu hamlelerin beklenen yararı sağlamayacağı görüşündeyim.
Başkanlar kaybetmedi: Görev değişiklikleriyle referandumda ortaya çıkan oy kayıplarının telafi edileceğini düşünmüyorum. ‘Başarısız belediye başkanlarının değiştirilmesi’ diye sunuluyor. Demek ki mesele, referandumda hayır oylarının yüksek çıktığı büyükşehirler ve yine buralarda gidilecek 2019 seçimlerine ilişkin önlem almak. Oysa referanduma baktığımızda başta İstanbul ve Ankara olmak üzere büyükşehirlerde hayır çıkmasının nedeni belediye başkanları değil. Referandumda belediye başkanları değil başka konular oylandı. O yüzden ben başkanların görevden alınmasının oy kayıplarını gidermeyeceğini, başka önlemlerin de gerektiğini düşünüyorum.
Kentli seçmen ne olacak: Referandumda hayır diyen büyükşehir seçmenlerinin beyaz yakalı kentli seçmen olduğunu unutmayalım. Bu seçmenlerin ekonomik, sosyal, uluslararası ihtiyaç ve talepleri var. 2019 hazırlığı için bu talepleri görmek gerekiyor.