T24 - Kriz Türkiye sanayisinde de bir eksen kaymasına yol açtı. Sanayinin yoğunlaştığı Batı illerinin ekonomik göstergeleri, krizin birinci yılı dolarken pek iç açıcı değil. Buna karşın Anadolu'da Hatay, Manisa, Mersin ve Gaziantep krizdeki performansıyla dikkat çekiyor. Özellikle Mersin ve Hatay ekonomisi son yıllarda yakaladığı yükseliş trendini krizde de sürdürdü.
Referans gazetesinden Bahadır Özgür'ün haberine göre Anadolu'nun geleneksel sanayi kenti Gaziantep ise yeni ihracat pazarları sayesinde krizden bölgenin yine en güçlü ekonomisi olarak çıkmaya aday. Manisa ise Ege'de İzmir'in tahtını sarsıyor.
Türkiye genelinde tablo kötü
Krizin birinci yılı dolarken Türkiye'nin ihracatı yüzde 27 daralırken, teşvikli yatırımlar yüzde 87 azaldı. Yatırımlardaki bu kötü tablonun sonunda kapanan şirket sayısı da Türkiye genelinde ortalama yüzde 2 artmış durumda. Sanayinin temel göstergelerindeki bu düşüşün istihdam cephesindeki yansıması ise daha da ağır. Kayıtlı işçi sayısının yüzde 2 azaldığı Türkiye'de geleceğe dair istihdam beklentisi de olumlu değil. Teşvikli yatırımlar sonucunda yaratılması beklenen istihdam oranı yüzde 49 gibi oldukça yüksek bir oranda azaldı.
Sanayideki gerilemenin yansımalarını gösteren temel sosyo ekonomik göstergeler de oldukça bozulmuş halde. Yeşil kartlı sayısının sadece bir yılda yüzde 2 artması, esnaf sayısının yüzde 7 düşmesi krizin gelirde yarattığı tahribatı özetliyor. Aynı şekilde vatandaşın borçlarının yüksek oranlarda yükselmesi de ileriye dönük ciddi bir tehlike. Örneğin; takibe düşmüş kredi kartı tutarı yüzde 103 yükselirken, takibe düşmüş ihtiyaç kredisi tutarı ise yüzde 158 gibi rekor bir düzeyde arttı.
Türkiye ekonomisindeki genel görünüm iller bazında incelendiğinde dikkat çekici bir değişim göze çarpıyor. Toplam dış ticaretin üçte ikisini karşılayan, 500 büyük sanayi kuruluşunun yarısından fazlasını ve istihdamın ağırlıklı kısmını barındıran 16 sanayi kentinin krizin ilk yılındaki görünümü tam bir bölgesel farklılaşmaya işaret ediyor. Tüm olanaklarına ve geleneksel sanayi altyapılarına rağmen Batı illeri her alanda büyük darbe alırken, Anadolu'nun sürpriz kentleri krize rağmen dinamizm kazanmış görünüyor.
Batı illeri büyük darbe aldı
Türkiye'nin geleneksel sanayi merkezlerinden Bursa, Denizli, Kocaeli, Sakarya, İstanbul ve İzmir gibi Batı illerinde dış ticaret, teşvikli yatırımlar, istihdam potansiyeli ortalamanın üzerinde kayıplar yaşadı. Örneğin; tekstil merkezi Denizli, en büyük ekonomiye sahip İstanbul ve imalat sanayinin kalbi Sakarya, ihracatı en fazla daralan iller sıralamasında ilk üç sırayı paylaşıyor. Bursa, Kocaeli ve İzmir ise yine dış ticareti yüksek oranda düşen iller arasında. Buna karşın Gaziantep, Mersin, Kahramanmaraş ve Mersin son aylarda ihracatını en fazla düzelten illerin başında geliyor. 16 sanayi kenti içinde dış ticarette daralmayı aşıp büyümeye geçen iller ise sadece Kahramanmaraş ve Mersin. Kahramanmaraş son 10 ayda ihracatını geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 10 artırarak sanayi illeri içinde ihracatını en fazla artıran il oldu. Kahramanmaraş'ın Avrupa ülkeleri dışında ihracat yaptığı pazarlar arasında Brezilya dikkat çekiyor. Nitekim Kahramanmaraş 10 ayda bu ülkeye toplam 32 milyon doların üzerinde ihracat yapmış ve Brezilya ilin ihracat pazarları arasında ikinci sıraya çıkmış. Aynı şekilde Suriye de 18 milyon dolarlık ihracatla bu ilin önemli pazarlarından. Irak ise bir diğer yükselen pazar. Bu da Kahramanmaraş'ın krizde yeni pazarlara açılarak ihracattaki daralmayı aşmayı başardığını gösteriyor. İhracatını yüzde 7 artıran Mersin'in pazar portföyü ise daha da ilginç. Mersin'in ihracatında 250 milyon dolarla Irak ilk sırada bulunuyor. Rusya ise bu ilin ikinci en büyük ihracat pazarı konumunda. Ukrayna da 38 milyon dolarlık ihracatla ön plana çıkıyor. Yine Mersin'in İsrail'e yaptığı toplam 28 milyon doları bulan ihracatta dikkat çekici. Suriye de tıpkı Kahramanmaraş gibi Mersin'in en fazla ürün sattığı ülkelerden birisi.
Batı illerinin ise krizde Avrupa ve ABD pazarı dışına pek çıkamadığı görülüyor. Bu iki pazarın da küresel krizden en fazla etkilenen yerler olması, Batı illerindeki ihracat daralmasının en önemli nedeni. Örneğin; ihracatı en fazla düşen il olan Sakarya'nın en büyük 10 ihracat pazarının 9 tanesi Avrupa ülkeleri. Sadece Rusya 50 milyon dolarlık ihracatla bu liste içine girebildi ancak Anadolu illeri ile kıyaslandığında Sakarya gibi sanayisi hayli gelişmiş bir ilin bu verimli pazara yönelmesi hala zayıf düzeyde. Dolayısıyla ihracatta krizden fazla etkilenen geleneksel pazarlar dışında yeni ülkelere açılan iller ekonomide toparlanmanın beklendiği 2010 yılına daha avantajlı giriyor.
İhracatı artan istihdamı da korudu
Sanayi kentlerinin Türkiye ekonomisinin büyümesinde ana dinamik olan ihracattaki performansları istihdam durumunu da doğrudan etkiledi. Nitekim Batı illerinin neredeyse tamamında kayıtlı işçi sayısı ortalamanın üzerinde azaldı. Öyle ki, Bursa, Denizli ve Kocaeli'de işini kaybeden işçi sayısı Türkiye ortalamasının tam dört katını buluyor. Buna karşın Ankara dışındaki Anadolu kentlerinde kayıtlı işçi sayısında artış yaşandı. Konya yüzde 10 artış ile bu alanın lideriyken, Hatay yüzde 2 artışla dikkat çekiyor. Gaziantep'te de yüzde 1'lik büyüme oldu. Mersin ve Manisa da ise kayıtlı işçi sayısındaki azalış son aylarda bir hayli düştü ve yüzde 1'ler düzeyinde kaldı.
Mevcut istihdamın dışında yeni yatırımlar ve bu yatırımların sonucunda yaratılacak istihdam sayısında da krizde performans artıran iller ön planda. Son 10 ayda, 16 sanayi kenti içinde teşvikli yatırımlarını artırabilenler Hatay, Bursa, Sakarya, Manisa, Konya ve Gaziantep oldu. Ancak teşvikli yatırımların sonucunda yaratılacak istihdam rakamlarına bakıldığında Bursa ve Sakarya sırasıyla yüzde 62 ve yüzde 50 gibi oldukça büyük bir düşüş gösterirken Hatay, Mersin, Konya, Gaziantep gibi illerde büyük bir artış dikkati çekiyor. Özellikle Hatay, bu alanda yüzde 116 gibi parlak bir performans sergiledi. Bunun en önemli nedeni ise Sakarya ve Bursa'daki teşviklerin yeni yatırımları değil, daha çok yenileme ve tevsi yatırımlarını kapsaması. Oysa Hatay, Mersin, Manisa ve Konya'dakilerin büyük kısmı kriz döneminde başlanan sıfır yatırımlardan oluşuyor.
Krizin illerdeki sosyo ekonomik gelişmişlik düzeyine etkileri ise birçok açıdan kötü bir tabloyu ortaya koyuyor. Fakirlik düzeyinin bir göstergesi sayılabilecek yeşil kartlı sayısındaki artışta sanayi altyapısı güçlü olan Bursa'nın yüzde 16, Kocaeli'nin yüzde 15 ve Denizli'nin yüzde 11 ile ilk üç sırayı alması krizin gelirde yarattığı tahribatın bir sonucu. Yine Hatay gibi ihracatta, istihdamda ve yatırımlarda ciddi gelişmeler göstermiş bir ilde bile yeşil kartlı sayısındaki yüzde 10'luk artış, sanayideki gelişmenin gelir dağılımında istenen düzeyde bir gelişmeye yol açmadığına işaret ediyor. Bu açıdan tüm sanayi kentlerinde vatandaşların kredi kartı ve ihtiyaç kredisi borçlarında yüzde 103'lük Türkiye ortalamasının üzerinde artış yaşanması da gelirdeki bozulmayı gösteriyor.
Sıralama nasıl yapıldı
16 sanayi kenti belirlenirken toplam ihracat içindeki payları, 500 büyük firma listesi ve istihdam dikkate alındı. Bu iller sanayi, sosyo ekonomik gösterge ve finansal verileri kapsayan 15 kriter çerçevesinde değerlendirildi. Veriler 2008 ve 2009'un ilk 10 ayını kapsıyor ve Sağlık Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Gelir İdaresi, Merkez Bankası, Türkiye Bankalar Birliği, BDDK, TOBB, TİM, TÜİK, SGK ve Hazine Müsteşarlığı kaynaklarından derlendi. Sonuçlar değişim oranı olarak yansıtıldı. Sıralamada özellikle yatırım, istihdam ve ihracat öncelikli tutuldu.
Krizin ağır yaralıları
Kocaeli
İhracatı yüzde 24 oranında daraldı. Teşvikli yatırımlardaki azalma yüzde 73'ü buluyor. Kayıtlı işçi sayısı yüzde 6 oranında düşerken, yeni yatırımların yaratacağı istihdam sayısı yüzde 79 düşüş ile rekor kırdı. Yeşil kartlı sayısı yüzde 16 artışla ikinci sırada. Takibe düşen nakdi kredi miktarı ise geçen yıla göre yüzde 129 arttı. Bu alanda da ilk sırada.
Bursa
İhracatı yüzde 25 daraldı. Sigortalı işçi sayısı yüzde 9 düştü. Teşvikli yatırımlarını yüzde 23 artırmasına rağmen, bu yatırımlar sonucunda yaratılacak istihdam sayısı yüzde 62 gibi yüksek bir oranda azaldı. Kapanan şirket sayısı yüzde 7 yükseldi. Yeşil kartlı sayısı yüzde 16 artışla Türkiye ortalamasının 8 katına çıktı. Esnaf sayısında da yine yüzde 8 düşüş oldu.
Denizli
Tekstilin merkezinde ihracat yüzde 28 daraldı. Kayıtlı işçi sayısı yüzde 8 düşerken, teşvikli yatırım sayısı yüzde 34, bu yatırımlar sonucunda yaratılacak istihdam sayısı da yüzde 65 azaldı. Yeşil kartlı sayısındaki artışta da yüzde 11 ile üçüncü sırada yer alıyor. Çoğu ilde krizde artan nakdi kredi miktarı ise yüzde 5 düşüşle en fazla azalan il oldu.
Krizin yıldız kentleri
Mersin
İhracatını krize rağmen yüzde 7 artırma başarısını gösterdi. Bu alanda büyüme gösteren iki ilden birisi oldu. Çektiği teşvikli yatrımlarda ise yüzde 6 gibi diğer illere göre düşük bir azalma yaşandı. Buna karşın teşvikli yatırımların yaratacağı istihdam oranı yüzde 16 yükseldi. İşçi sayısındaki azalma ise yüzde 1'de kaldı. Yeşil kartlı sayısı yüzde 3 oranında düştü.
Gaziantep
İhracattaki daralmanın az olduğu illerden. Dış ticareti yüzde 9 azaldı. Teşvikli yatırımları çekme de ise en başarılı il. 2008'i bile geride bıraktı ve yatırımlar yüzde 48 büyüdü. Bu istihdama da yansıdı. Yaratılacak istihdam oranı yüzde 49 arttı, kayıtlı işçi sayısı yüzde 1 yükseldi. Kapanan şirket sayısı ise yüzde 14, yeşil kartlı sayısı yüzde 3 azaldı.
Hatay
İhracatı yüzde 24 düşüş gösterdi. Teşvikli yatırımları yüzde 8 arttı. İstiham da ise sanayi kentleri içinde birinci sırada. Yatırımlar sonucunda yaratılacak istihdam oranı yüzde 116 gibi rekor bir yükeliş, kayıtlı işçi sayısı da yüzde 2 artış gösterdi. Kapanan şirket sayısı geçen yıla göre yüzde 16 azaldı. En büyük risk ise yeşil kartlı sayısının yüzde 10 artması.