TBMM Adalet Komisyonu, anadilde savunma ve hükümlülerin cezaevinde eşleriyle görüşmesine imkan tanıyan tasarıyı kabul etti. Ana dilde savumaya MHP'nin yanı sıra Adalet Komisyonu'nun CHP'li üyeleri de ''Anayasa'ya aykırı olduğu ve yargıda resmi dil Türkçeyi yok edeceği'' iddiasıyla karşı çıktılar. AKP ise tasarıda ısrar ederek ve ''meramını anlatacak kadar Türkçe bilenler'' ifadesini çıkarmak suretiyle metinde sadeleştirme yaparak düzenlemeyi komisyondan geçirdi.
Komisyonun BDP'li üyesi, Adana Milletvekili Murat Bozlak, SkyTürk360 haber kanalında Murat Sabuncu, Levent Oğuz ve Doğan Akın'ın sunduğu Gündem ve Ekonomi programında soruları yanıtlarken, ana dilde savunma hakkına ilişkin düzenlemenin sadece soruşturma aşamasından sonraki kovuşturma (dava) aşamasını kapsaması ve tercüman ücretini sanığa bırakması noktasında eksik olduğunu söyledi. Ancak metni sadeleştiren AKP önergesinin tasarının ilk haline göre bir geri adım olmadığını belirten Bozlak, CHP'nin tutumu için, ''Özellikle sosyal demokrat olduğunu iddia eden bir partinin bu şekilde direnişine anlam vermek kolay değil'' dedi.
Komisyonda MHP'li Faruk Bal da, ''tasarının açlık grevleri sürecinde örgüte verilen bir taviz olduğunu ve böylece Oslo sürecinin devam ettiridiğini'' öne sürdü.
Adalet Bakanı Sadullah Ergin ise, kimsenin hükümetin milli hassasiyetler konusundaki duyarlılığından endişe etmemesi gerektiğini vurguladı.
Tasarının mevcut halinde, 'meramını anlatabilecek ölçüde Türkçe bilen sanık' şeklindeki ifade, AK Parti'nin verdiği önergenin kabul edilmesiyle metinden çıkarıldı.
Konu özellikle, KCK davasında yargılanan sanıkların Kürtçe savunma yapmak istemeleri üzerine gündeme gelmişti.
Tasarı, Ceza Muhakemeleri Kanunu'nun 202. maddesinde yapılacak düzenlemeyle mahkemeye çıkartılan kişilere kendilerini daha iyi ifade ettiklerini düşündükleri dille, tercüman aracılığıyla savunma yapma imkanı tanınıyor.
Böylece, özellikle KCK davalarında Kürtçe savunmanın önü açılmış olacak. Ancak iddianamelerin Türkçe yazılması zorunlu olacak.
Tasarı aynı zamanda mahkumlara eşleriyle görüşme imkanı da öngörüyor. Bunun için de infaz yasasında değişiklik planlanıyor.
Eşle görüşmede iyi hal şartı
Eş ile görüşme için cezaevinde iyi hal şartı aranacak. Görüşmeler üç ayda bir özel bir odada yapılabilecek. Mahkumlar eşleriyle 3 ila 24 saat arası bir araya gelebilecekler.
Düzenleme belli derecede hasta olan hükümlü ve tutukluların, tedavileri süresince mahkumiyetlerine ara verilmesini de öngörüyor. Ancak bunun için adlı tıp raporu gerekecek.
Tasarı, ölüm veya hastalık nedeniyle hükümlüye verilen ''mazeret izni'' düzenlemesinde de değişiklik öngörüyor. Hükümlü mazeret izni süresi içinde, kendi evi veya anne, baba, eş, kardeş ve çocuğunun evinde kalabilecek. Kararı hükümlünün izin süresi boyunca ikamet edeceği ilin valisi verecek.
Tasarının gelecek hafta TBMM Genel Kurulu'nda görüşülmesi ve yasalaşması bekleniyor.