-AMERİKALI DİPLOMAT HOLBROOKE ÖLDÜ WASHINGTON (A.A) - 14.12.2010 - Aort damarındaki yırtık nedeniyle iki ameliyat geçiren ABD'nin Afganistan ve Pakistan Özel Temsilcisi Richard Holbrooke'un, hayata gözlerini yumduğu bildirildi. Cuma günü aniden rahatsızlanmasının ardından George Washington Üniversitesi Hastanesi'ne kaldırılan Richard Holbrooke, 20 saatten uzun süren bir ameliyat geçirmişti. Hafta sonu, kan dolaşımını artırmak için Holbrooke'a ikinci kez cerrahi müdahale uygulanmış, ama deneyimli diplomatın sağlık durumu ciddiyetini korumaya devam etmişti. ABD Başkanı Barack Obama, Holbrooke'u, "Amerikan dış politikasında çok önemli bir şahsiyet, Afganistan ve Pakistan ekibinin önemli bir üyesi ve Amerikan halkı ile dünya genelindeki halkların hayranlığını kazanmış, yorulmak bilmez bir kamu çalışanı" olarak nitelendirmişti. Richard Holbrooke, 50 yıla yakın diplomatik kariyeri boyunca dünyanın dört bir köşesinde, birçok önemli görevler üstlenen bir şahsiyet oldu. Holbrooke'un belki de en büyük başarısı, ABD'nin eski başkanlarından Bill Clinton döneminde Dışişleri Bakanlığında Avrupa ve Kanada İşlerinden Sorumlu Bakan Yardımcısı olarak görev yaptığı dönemde, 1995 yılında Bosna'daki savaşa noktayı koyan Dayton barış anlaşmasının mimarı olmasıydı. Holbrooke, bu başarısının ardından, müzakerelerdeki hırslı ve agresif tutumu dolayısıyla "buldozer" lakabıyla anılmaya başlandı. ABD Başkanı Barack Obama tarafından geçen yıl Afganistan ve Pakistan özel temsilciliği görevine atanan Holbrooke, Obama'nın en önemli dış politika önceliklerinden olan Afganistan'a yönelik çabaların koordine edilmesi gibi zor bir görev üstlenmiş oldu ve bu çabalarda kilit rol oynadı. Holbrooke'un ölümü, ABD'nin Afganistan politikası açısından çok kritik bir zamana denk geldi. Obama'nın bu hafta içinde Afganistan'daki askeri stratejisinin etkilerine dair raporu açıklaması bekleniyordu. -"KARDAK KRİZİ"NDE ARABULUCULUK...- Foreign Policy dergisinin bu yıl "100 Küresel Düşünür" arasında yer verdiği Holbrooke, derginin bu vesileyle önceki hafta Washington'da düzenlediği etkinliğe katılmış, etkinlik sırasında Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile de uzun süre baş başa sohbet etmişti. Holbrooke, 1972-1976 yılları arasında Foreign Policy dergisinin editörlüğünü de yapmıştı. Türkiye ile Yunanistan arasında, iki ülkeyi savaşın eşiğine getiren "Kardak krizi"nde arabuluculuk yapan Holbrooke, ABD'nin eski başkanlarından Bill Clinton döneminde, Clinton'ın Kıbrıs Özel Temsilciliği görevine de getirilmişti. "Dayton Anlaşması"nın mimarı olarak Kıbrıs'ta da çözüm yolunda ilerleme sağlaması beklenen Holbrooke, adada taraflar arasında çözüm arayışlarına girdi, ancak Bosna'daki başarıyı Kıbrıs sorunu için gösteremedi. Holbrooke'un bir dönem Türkiye'yi Malezya'ya benzetmesi Türkiye'de ciddi tartışmalar yaratmış, bunun ardından Holbrooke, Türk kültürüne olan saygısına dikkat çekerek, sözlerinin Türkiye'de yanlış anlaşıldığını dile getirmişti. Nobel Barış Ödülü'ne 7 kez aday gösterilen Holbrooke, gazeteci ve yazar Kati Marton ile evli, 2 çocuk sahibi. Holbrooke ayrıca, "To End A War" (Bir Savaşı Bitirmek) adlı kitabın da yazarı. -OBAMA VE CLINTON AÇIKLAMA YAPTILAR ABD Başkanı Barack Obama, ''Holbrooke'un, yorulmazlığı, keskin ve dünyaya barış ve güvenlik getirmeye yönelik diplomasisi ve ABD'ye olan sevgisi ile hatırlanacağını'' ifade etti. ''Başkan seçildiğinde, Holbrooke'un yeniden ülkeye hizmet edeceğini öğrendiğini ve çok sevindiğini'' belirten Obama, açıklamasında, ''Afganistan ve Pakistan'da elde ettiğimiz ilerlemelerin büyük bölümünü Richard Holbrooke'a borçluyuz'' ifadesini de kaydetti. Obama'nın açıklamasında, ''Bir gün, Holbrooke'un dostlarından ve hayranlarından biri bana, 'eğer Holbrooke'un ekibinde değilseniz ve yoluna çıkma cüretinde bulunuyorsanız, Tanrı yardımcınız olsun' demişti'' ifadesi de yer aldı. Hillary Clinton da ''ABD, en gözü pek savunucularından ve fedakar hizmetkarlarından birini kaybetmiş bulunuyor'' şeklinde ifadeler kullandı. Holbrooke'u ''arkadaşı, sırdaşı ve meslektaşı'' olarak tanımlayan Clinton, açıklamasında, ''Holbrooke tam bir diplomattı. En zor koşullarda bile diktatörlere karşı göğüs gerebiliyor ve ülkesinin çıkarlarını koruyabiliyordu'' ifadelerini kaydetti.