-ALPARSLAN ARSLAN: ''BASKI ALTINDA İFADE VERDİM'' İSTANBUL (A.A) - 03.12.2010 - Birinci ''Ergenekon'' davasının 166. duruşması başladı. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde oluşturulan salonda yapılan duruşmaya, İşçi Partisi (İP) Genel Başkanı Doğu Perinçek, emekli Tuğgeneral Veli Küçük ve Alparslan Arslan'ın da aralarında bulunduğu 19 tutuklu sanık katıldı. Duruşmada, tutuksuz sanık gazeteci Güler Kömürcü Öztürk ile Abdulmuttalip Tonçer ve Muammer Karabulut da hazır bulundu. Tutuklu sanıklardan Hayrettin Ertekin ve Ergün Poyraz ile Perinçek'e fiili saldırıda bulunduğu gerekçesiyle duruşmalardan men cezası verilen Osman Yıldırım ise duruşmaya katılmadı. Duruşmada söz alan tutuklu sanık İsmail Yıldız, bütün istihbarat servisleri tarafından izlendiğini, 57 aydır mücadele ettiğini, 1000'e yakın öldürülme tehlikesi atlattığını ifade ederek, dünkü duruşmada söylediği Ankara Ticaret Odasında (ATO) yapıldığını iddia ettiği toplantıyı anlattı. Bu toplantının Danıştay saldırısıyla ilişkisi olduğunu savunan Yıldız'ın konuşmalarının birçoğunun birbirinden kopuk olduğu görüldü. Yıldız, Wikileaks sitesi tarafından açıklanan gizli belgeler arasındaki 18 bin 158'inci belgenin de iddia ettiği ATO toplantısıyla ilgili olduğunu savundu. Herkesin nüfus bilgilerinin değiştirildiğini belirten Yıldız, Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün'ün de ikinci eşinin Nadiye Önal olduğunu söyledi. Şengün de ''Gerçekte yok ama kütükte öyle mi yazıyor?'' dedi. -PERİNÇEK'İN ÇEKİLME TALEBİ- Tutuklu sanık Doğu Perinçek de Aydınlık dergisindeki aramalarda ele geçirilerek dosyaya konulan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Remzi Gür arasında geçen telefon kaydını duruşma salonunda dinletti. Bu kayıtta Başbakan Erdoğan'ın Gür'den kızı için para göndermesini istediğini savunan Perinçek, Gür'ün Erdoğan'ın yurt dışındaki hesaplarının muhasebecisi olduğunu iddia etti. Perinçek, Erdoğan'ın İsviçre'de 8 banka hesabı olduğuna ilişkin belgeyi 6 yıldır elinde tuttuğunu ileri sürerek, Wikileaks belgelerinin de bunu kanıtladığını söyledi. Perinçek, ''Olay artık ispatlanmıştır. Çünkü bizzat ABD Büyükelçisi Edelman'ın bu 'sırdaş hesap' bilgisini, 30 Aralık 2004 tarihinde bir kriptoyla ABD Dışişleri Bakanlığına da ulaştırdığı ortaya çıkmıştır'' dedi. Erdoğan'ın 2 gün önce ''Bir milyar dolarlık servet hakkında geçmişte açıklama yapanların şimdi Silivri'de olduğunu söylediğini'' ifade eden Perinçek, Erdoğan'ın talimatı üzerine tutuklandıklarını öne sürdü. Perinçek, mahkeme heyetine hitaben ''Size yüklenmek istenen bir görev ve sorumluluk var. Ortadaki manzara 2 yargıcın baskıyı göğüsleyemediğidir. Tarafsız olamıyorlar. Hakim onurları varsa bana talimat veremezler diyeceksiniz'' dedi. Başkan Şengün de, ''Mahkememizin hiçbir üyesi o sorumluluğu kabul etmez'' şeklinde konuştu. Perinçek, üye hakimler Sedat Sami Haşıloğlu ve Hasan Hüseyin Özese'nin davadan çekilmelerini talep ederek, ''Siz de bu tertibe maruz kaldınız sayın başkan. Sizi vareste tutuyorum'' diye konuştu. -''KİMDEN BASKI GÖRÜYORSUNUZ?''- Duruşmada daha sonra, Alparslan Arslan'ın arkadaşı Adnan Güleç, tanık olarak dinlenilmek üzere kürsüye alındı. Bu sırada Arslan'ın söz almak için ısrarla elini kaldırdığı görüldü. Arslan ''Türkiye Cumhuriyeti Devleti kanunlarına karşı hiçbir şey söylemek istemediğim halde baskı altında öyle ifadeler verdim'' dedi. Şengün'ün ''Ne baskısı?'' diye sorduğu Arslan, ''Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak bunları söylemek zorunda bırakıldım'' karşılığını verdi. Sedat Sami Haşıloğlu da ''Size kim baskı yapıyor? 5 yıl boyunca pişman olduğunuzu söylemediniz. Dünden itibaren pişman olduğunu söylüyorsunuz. Değişen ne oldu?'' diye sordu. Arslan da ''Ben söz konusu bu olayda samimiyetsiz bir ifade vermek istemediğim için söylememiş olabilirim'' dedi. Arslan, sağlıklı bir birey olarak topluma kazandırılarak yaşamak istediğini ifade etti. Arslan'ın, hakimlerin kimden baskı gördüğü şeklindeki ısrarlı sorularına benzer yanıtlar verdiği görüldü.