Üçüncü kez sandık kurulan Almanya'da oylar konsolosluklarda verilecek. Yeri müsait olmayan konsolosluklar 8-25 Ekim tarihleri arasında kiralayacakları merkezlerde seçmenlerin oy kullanmalarını sağlayacak.
Almanya'daki seçimler için Yüksek Seçim Kurulu, devlet memurlarından oluşan sandık kurulu üyelerini oy merkezlerinde görevlendiriyor. Ayrıca partilerin temsilcileri de sandık kurullarında yer alıyor.
Pasaport ya da kimlik şart
Adalet ve Kalkınma Partisi'nin Köln seçim merkezindeki görevlisi Muhammed Kaygan oy verme işlemini şöyle tarif etti:
“Nüfus cüzdanı ya da pasaportunu getirmesi lazım. Bilgisayarda ismi taranıyor, sandık heyetinden ikinci bir parti temsilcisi deftere işlemesini yapıyor. Diğeri de nasıl oy kullanması gerektiğini, prosedürü anlatıyor ve paravanın arkasında oyunu kullanıp, şeffaf sandığa zarfını attıktan sonra imzasını atıp kimliğini, nüfus cüzdanını teslim aldıktan sonra bir kişinin oy verme işlemi tamamlanmış oluyor.”
Oylar kullanılıp akşam sandıklar kapatıldıktan sonra anahtarları Başkonsolos ve üç parti temsilcisinde olan odaya mühürlü çuvallar kilitleniyor. Milliyetçi Hareket Partisi temsilcisi Tansel Çiftçi oyların güvenli şekilde saklandığından kuşku duymadığını belirterek, “Her siyasi partiden bir temsilci var. Bu arkadaşlarımızın üçünde de birer tane anahtar var. Biri olmadan diğerleri kapıyı açamıyor. Yani çok sağlıklı ve güvenli“ dedi.
Oyların nakliyesi uçakla
25 Ekim akşamına kadar oylar bu şekilde korunacak. Daha sonra da uçakla Türkiye'ye taşınacak. Tansel Çiftçi nakliyeyle ilgili prosedürü şu sözlerle anlatıyor:
“Siyasi partilerin temsilcileri oyları torbalıyor, mühürlüyor. Başkonsolosluğun belirlediği bir kargo firması geliyor. Kargoyla birlikte arkadaşlarımız YSK'nın görevlendirdiği siyasi parti temsilcilerine uçakta teslim ediyor ve tutanağı veriyor.“
Siyasi parti temsilcilerinin oyların güvenliğiyle ilgili bir kuşkuları yok. Ancak katılımla ilgili endişeler var. Cumhuriyet Halk Partisi temsilcisi Salman Yelken bunun için bazı önlemler aldıklarını vurgulayarak, “Bu arada biz işyerlerini ziyaret ediyoruz. Kahvehaneleri ziyaret ediyoruz. Bir araç kiraladık. Gelemeyenleri ya da üşenenleri arabayla taşıyacağız “ diye konuştu.
Seçime katılımı artırmak için yapılan çalışmaların parti içindeki gönüllülerin sayılarını da artırdığına işaret eden Yelken, “Geçen seçimlere oranla bizim şu anda sandık görevlilerimiz çok yoğun bir şekilde arttı. İnsanlar biraz daha duyarlı olmaya başladı” dedi.
Provokasyona dikkat
Almanya'da seçimlerle ilgili bir endişe de Türkiye'deki çatışma ortamının burada da seçim sırasında kendisini göstermesi. Halkların Demokratik Partisi temsilcisi Aziz Kürek bu duruma hazırlıklı olduklarını belirterek şöyle konuştu:
“Biz HDP olarak bunu ciddiye alıyoruz. Geçen dönemdeki gibi sorunsuz olaysız demokratik bir ortamda seçimin olup bitmesini temenni ediyoruz. Tabana ne kadar hakim de olsak bir provokasyon havası yaratılıyor. Tabanımızdaki bazı gençlerimizden bizim denetimimiz dışında kurum kuruluşlara saldırılar oldu. Ama biz bunu minimalize etmeye, önünü almaya çalışıyoruz. “
7 Haziran seçimlerinde yurtdışında bir milyon 50 bin civarında oy kullanılmıştı. Yaklaşık iki ay aradan sonra yeniden sandığa gidecek olan Almanyalı Türkler'in oylarını bu kez artırıp artırmayacaklarını kestirmek güç. Bu biraz da siyasi parti liderlerinin Avrupalı Türkleri vaatlerinde ne kadar ikna edebildiğine bağlı.
