T24- Helal kesim etler, domuz jelatini içermeyen şekerlemeler, hayvan enzimlerinin bulunmadığı peynirler, üretiminde alkol kullanılmayan hamur işleri. İslamî kurallara uygun şekilde üretilen “helal gıda”lara talep artıyor.
Özellikle içinde bulunduğumuz Ramazan ayında, Avrupa'da yaşayan
Müslümanlar, helal gıda konusunda daha da hassas hareket ediyor. Dünyaca
ünlü birçok firma ‘helal’ sertifikalı gıda satışına yöneliyor.
Fransa’da ve İngiltere’de neredeyse yok satan helal gıdalar sayesinde
gıda şirketleri de kazançlarına kazanç katıyor. Alman firmaları da
‘helal’ gıdaların büyüyen pazar değerinin farkına varıyor ve küçük
ölçekli işletmeler bile ‘helal’ sertifikalı gıda üretimine yöneliyor.
Müslümanlar 'helal' logosuna önem veriyor
Almanya’daki Müslümanlar, Türklerin yoğun olarak yaşadığı semtlerdeki
marketlerden kaygısız bir şekilde alış veriş yapabiliyorlar. Çünkü
aldıkları birçok et ve et ürününün İslamî usullere uygun olarak
üretildiğinden eminler. Ancak bu gıdalara, Alman süpermarket raflarında
rastlamak pek mümkün değil. Türk dükkânlarının yoğunlukta olduğu
Hamburg'un merkezindeki Sankt Georg semtinde alış veriş yapan
Müslümanlar, gıda maddelerinin üzerinde ‘helal’ logosunun bulunmasına
büyük önem veriyor. Bir Müslüman bu logonun önemini şöyle belirtiyor:
"Çok önemli. Bizim alış verişte ilk kriterimiz aldığımız yiyeceğin ‘helal’ olması."
Sankt Georg semtinde alış veriş yapan bir başka müşteri de bu görüşe katılıyor:
" Tanımadığım dükkânlardan alış veriş yapmam. Çünkü onların sattıkları etin helal kesim olup olmadığından emin olamam."
Alman firmaların 'helal' ürün satışına ilgisi artıyor
Almanya’da hâlihazırda 4 milyon dolayında Müslüman yaşıyor ve bu
sayı giderek de artıyor. Bu müşteri profilini önemseyen Alman firmaları
da sattıkları ürünlerde ‘helal’ niteliği olmasına özen göstermeye
başladı. Bunlardan biri de kuzey Almanya'da peynir üreten Rücker
firması. Bu dükkanda yaklaşık 2 yıldır ‘helâl’ sertifikalı ürünler de
satılıyor. Firmanın proje müdürü Thorsten Schmitz, dükkanda ayda bir kez de İslami standartlara uygun peynir üretildiğini kaydediyor:
‘Helal’ peynir yapacağımız zaman bize gelen sütü ayrı bir yerde
depoluyoruz. Çünkü biliyoruz ki, bu süt domuzların yetişritilmediği
çiftliklerden naklediliyor."
100'e yakın firma 'helal' sertifikası veriyor
Helal peynirin üretimi sırasında yerine getirilmesi gereken sıkı
hijyen kuralları var. Üretim tesisleri her zamankinden de itinalı bir
şeklide temizleniyor, çalışanların peynirle temas etmemesine özen
gösteriliyor ve paketleme aşamasında bile eldiven kullanılıyor. Bu durum
Peynirci Rücker’e daha pahalıya mal olsa da firmanın satış sorumlusu
Şenol Işıkay, bu ek önlemlerin, kendi kendini amorti ettiğini söylüyor:
"Çünkü bu pazar giderek büyüyor ve biz de müşteri profiline uygun
hareket ediyoruz. Biz ‘helal’ gıda satışının daha da artacağına, bu
alanın giderek genişleyeceğine inanıyoruz.’’
Peynirci Rücker’in ürettiği her 20 peynirden biri ‘helal’ ürün
sertifikasına sahip. Ancak müessese bu oranın giderek artacağından
emin. Dünyada ‘helal’ sertifikası veren 100’e yakın kuruluş bulunuyor.