Almanya İçişleri Bakanı Seehofer istifa ediyor

Almanya’da koalisyon ortakları Hristiyan Demokrat Parti (CDU) ve Hristiyan Sosyal Birlik (CSU) arasında yaşanan mülteci krizinin ardından CSU lideri ve İçişleri Bakanı Horst Seehofer’in her iki görevinden de istifa edeceği açıklandı.

Alman basınına yansıyan haberlere göre Seehofer'in Pazar akşamı Münih kentinde toplanan partisinin yönetim kurulunda istifasını sunduğu bildirildi. Merkel'in önerisi ile AB zirvesinden çıkan kararlara itiraz eden Seehofer, Pazar akşamı partisinin yönetim kurulu ile bir araya gelmişti.

CSU'nun genel başkanlığını 2008 yılından bu yana yürüten Seehofer, geçen Şubat ayında kurulan Alman hükümetinde koalisyon ortağı olarak da İçişleri Bakanlığı görevini üstlenmişti.

Hükümet krizi

CDU lideri ve Başbakan Angela Merkel arasında bir süredir mülteci ve iltica politikaları nedeniyle derin görüş ayrılıkları yaşanıyordu.

Seehofer, Avrupa Birliği (AB) zirvesinde alınan mülteci politikasına ilişkin kararlara partisinin taleplerini karşılamadığı gerekçesiyle itiraz etmişti. Seehofer, bir AB ülkesinde kaydedilen veya iltica başvurusunda bulunan sığınmacıların Almanya'ya girişine izin verilmemesini istiyordu.

Mülteci sorununa Avrupa çapında çözümü savunan Merkel ise AB ülkelerinde kayıtlı olan, ancak Almanya'ya gelen mültecilerin yeni kurulacak merkezlerde tutulması önerisini getirmişti.

Mültecilerin Almanya’ya gelmesinin ardından haklarında yerleştirme veya geri gönderme kararının verileceği bu merkezlerde kayıtlı olan sığınmacıların işlemlerinin hızlandırılması öngörülüyor.

CDU yönetiminden Merkel'e destek

CDU yönetimi de Merkel'in tutumuna tam destek verdi. CSU ile aynı saatlerde Pazar akşamı toplanan CDU yönetimi, Seehofer'le yaşanan krizin ayrıntılarını ele aldı. Berlin'deki yaptığı toplantı sonrası bir açıklama yapan CDU Genel Sekreteri Annegret Kramp-Karrenbauer, Almanya'nın tek taraflı bir kararı ile başka bir AB ülkesinde kayıtlı olan sığınmacıların Almanya'ya girişine izin verilmemesine karşı olduklarını belirtti.

Kramp-Karrenbauer, "tek taraflı olarak geri göndermelerin Avrupa'da görüşmeler yürüttüğümüz ortaklarımıza vereceğimiz yanlış bir mesaj olur” dedi.