İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Suriye'deki iç savaştan dolayı Türkiye'ye gelenleri geri göndereklerini söyledi. AKşener, "Geri dönme konusunda Esad’la anlaşın. Her ay 200 bin kişinin dönüşünü kararlaştırın. Türkiye’nin gücünü kullanın" dedi.
Son günlerde gündemi meşgul eden Türkçe ezan ve Atatürk'e ilişkin tartışmalara tepki gösteren Akşener, "Vatandaşın ezanla, Atatürk'le işi yok. 3 gün daha koltuklarınızda oturacaksınız diye milleri birbirine düşürmekten vazgeçin" dedi.
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın, "Keşke Yunan kazansaydı" sözleriyle eleştirilen Kadir Mısıroğlu'nu ziyaret etmesine bir kez daha tepkisini dile getiren Akşener, "Feslil nasipsizi ziyaret eden Diyanet İşleri Başkanı’nın hâlâ o makamda tutulması milletimizi hakarettir" dedi.
Grup toplantısında konuşan Akşener'in açıklamaları şöyle:
“Feslil nasipsizi ziyaret eden Diyanet İşleri Başkanı’nın hâlâ o makamda tutulması milletimizi hakarettir. O günlerde Milli Eğitim Bakanlığı da benzer bir skandala imza attı. Sonra 3 kişiyi görevden aldılar. 'Biz yapmadık avukat yaptı dediler' Geldikleri günden beri milliyetçi eğitimcilere savaş açtılar.
"Konya Havacılık ve Uzay Bilimleri Dekanı 'Kadın evde oturup çocuk doğursun çocuk baksın yerel seçimlerde hiçbir kadın adaya oy vermeyeceğim' dedi. Ey hoca Türk kadını kendi çocuğun bakar senin dert etmene gerek yok. O sözleri sildin ama bir özür borçlusun. Senin oyun da eksik kalsın. Bu işler hiç hayra alamet değil. Biz bu filmi defalarca gördük ve bıktık artık. AKP borazanlarının konuştuklarının hiçbiri vatandaşın gündeminde değil.
"Vatandaşın ezanla bir meselesi yok, cumhuriyetle, Atatürk’le bir meselesi yok. Bizim meselemiz hayat pahalılığı. Koltuklarınızda 3 gün daha oturmak için münafıklıktan vazgeçin. Biz insanların hayatlarını yönetmeye değil devleti yönetmeye talibiz. Değerli misafirlerim bizim derdimiz millettir. Her üç gençten biri işsiz. Damat ne diyor buna dengelemek. Herkesi fakirlikte yoksullukta dengelediler.
“Millete sırtını dönene millet de sırtını döner"
"Atalarımız ne güzel söylemiş. Tok açın halinden anlamaz diye. Bir kerecik bile Sayın Erdoğan'ın halkın sorunlarından bahsettiğini gördünüz mü? Yedi 24 saat konuşuyor, çenesi de yorulmuyor ha. Dün yaptıklarını konuşuyor da konuşuyor. Da bu milletin karnını doyurmuyor. Koltuğunu düşündüğün kadar fakiri fukarayı da düşün diyoruz.
"Milletin haline bak, beyefendinin söylediklerine bak. Dün yaptıkların bugün milletin karnını doyurmuyor ki yaptıkların yüzünden bu hallere gelmedik mi zaten? Seni izlemekle enflasyon düşmüyor. İyi gün dostu olmayı bırak. İn arabalarından, trilyonluk uçağından. Gir halkın arasına sor ve öğren 'Halinizden memnun musunuz de' cevabını al ve milletin halini anla. İn arasından, gir milletin arasına, Esnafa, gence, yaşlıya, kadına, işçiye sor. Sor ve öğren. Halinizden memnun musunuz? Sonra ona göre davran.
"Çocuğunu geleceğinden şüpheliysen ülke iyi yönetilmiyor demektir. Kadınlarımız yolda yürürken başına bir şey geleceğinden emin değilse ülke iyi yönetilmiyor demektir.
"Doğru işlerinize her türlü desteği vermeye hazırız. Ama bunlar bildiğini okuyor yanlışta ısrar ediyor. 31 Mart’ta gereğini yapacak. Millete sırtını dönene millet de sırtını dönecek.
"Eşit hak görmek için Türkiye Cumhuriyeti kimliğine sahip olmak yetecek.
"Suriyelileri geri göndereceğiz"
"Suriyelileri geri göndereceğiz. Nasıl diye sorarsanız eğer size devlet aklı veriyoruz yazın. Türk devletinin yüzü suyu hürmetine reçeteyi açıklıyoruz. Birincisi Suriyelilere Türk vatandaşlığı verilmeyeceğini kesin bir dille açıklayın. Bu bir bölümünün geri dönmesini sağlayacaktır. İki geri dönme konusunda Esad’la anlaşın. Her ay 200 bin kişinin dönüşünü kararlaştırın. Türkiye’nin gücünü kullanın. Bu sorun sıfırlanana kadar sığınmacıların açtığı dükkânlarda kaçak ürün satışına engel olun. Geçici vergi mükellefiyet kanunu yapın vergi kesintisi yapın. Güney illerimizde esnafıma destek verin. Türkiye sınırlarını yolgeçen hanı olmaktan çıkarın. Sınır geçişlerini ücretli hale getirin. Suriye’den aracını getiren mültecilere geçici sürücü belgesi hakkı verin. Türk vatandaşı ne kadar ödüyorsa onlardan da gerekli vergiyi alın. Burası Suriye değil bunu farkına varın. Mevcut hükümete bir ders verme zamanı geldi. Türk milletini bu hazin tabloya son vermeye çağırıyorum.
"İktidarı ile muhalefetiyle mevcut siyasete bir ders verme zamanı geldi Türk milletini bu hazin tiyatroya son vermeye çağırıyorum. Hakkın, adaletin, huzurun olmadığı topraklarda bereket olmaz. Ahlakın olmadığı topraklarda refah sağlanamaz. Bizim ecdadımıza borcumuz var.
"Yatırım diye cezaeviyle övünüyor. Allah akıl fikir versin. Allah sizi ıslah etsin.
"Bir yerde Libya konuşulacaksa söz hakkı işgalcilerin değil Mustafa Kemal'indir. Böyle bilinmelidir ve böyle de ilan edilmelidir. Milli ordumuzu yaralayan başka bir adres de milli onurumuzu bir başka adres de Suriye'nin kuzeyidir. Gündüz Türkiye ile devriye atan Amerika'nın gece PKK ile olmasını kabul edemeyiz.
"Amerika'nın PKK, YPG ile poz vererek Türkiye'yi tehdit etmesine izin vermeyeceğiz.
Mevcut hükümete bir ders verme zamanı geldi. Türk milletini bu hazin tabloya son vermeye çağırıyorum."
"18 bin TL borç için caminin elektriğini kesiyorlar. Caminin elektriğini kesmek ezanı susturmaktır. Bunların yolu yol değil artık.
"Ekonomi alt üst olup papaz kaçtıktan sonra farkında mısınız Devletin başındaki “eyyt” demeyi bıraktı. Libya’da temsilcilerimize yapılanlar kabul edilemez. Orayı terk etmeleri doğru bir harekettir. Milli onurumuzu yaralayan bir başka adres de Suriye’nin kuzeyi. Gündüz Mehmetçikle devriye atanlar gece PYD ile pusu kuruyor. Bu süzene boyun eğmeyeceğiz.
"Bir Türk aydını Rahim Cevadbeyli’yi 3 aydır esir tutuyor. Ben de yüze Meclis’in çatısı altından Tebriz’in sesine ses veriyorum Azerbaycan şad olsun Rahim Bey azad olsun.
"60 bin TL’lik maaşını 75 bin TL’ye çıkaran Erdoğan’a bir kez daha sesleniyorum. Önce vatandaşa aynı oranda yardımları artıracaksın. Asgari ücreti 2 bin 20 TL’ye çıkaracaksın. Hiçbir şeye ihtiyacın yok ama enflasyon oranında zam yapıyorsun. Memura da bir kriz zammı yapacaksın. Cumhurbaşkanı’na 60 bin lira yetmiyorsa kuşa dönmüş maaşlar vatandaşa nasıl yetecek. Onlara tek bir zam yapmadan kendine yaparsan haram olsun, zıkkım olsun.
"Yerel seçimde hiçbir kadın adaya oy vermeyeceğim" diyen Prof. Mehmet Karalı'ya tepki
"Bakın son zamanlarda, hemen her hafta garip sözlere, garip davranışlara tanık oluyoruz. Son örnek, Konya Necmettin Erbakan Üniversitesi Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Karalı’dan geldi..
Cumhuriyetin üniversitesinde dekan olabilmiş ama, çıktı dedi ki; 'Kadın evde oturup, çocuk doğursun, çocuk baksın. Yerel seçimde hiçbir kadın adaya oy vermeyeceğim' Hoca hoca, Türk kadını evlatlarına sahip çıkar, en iyi şekilde de bakar. Senin tavsiyene ihtiyaç yok.
İnsansız hava araçlarıyla uğraşırken, insanı ve kadını unuttun herhalde. Bir de Uzay Bilimleri’yle uğraşıyorsun, yazık. Bu sözler, hanımefendileri çok yaraladı bilesin. O sözleri sildin ama, özür borçlusun. Ayrıca, senin oyun da eksik kalsın. Bu tür vakaların artışına dikkatinizi çekiyorum. Bu işler de, hiç hayr-ı alamet değil."