T24 - Dinlemeler Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker'in de gündemindeydi. Gerçeker "Yargının sistematik bir hücumla karşı karşıya olduğunu' söyledi, usulsüz dinlemelere izin veren meslektaşlarını da eleştirdi.
CNN Türk'ün haberine göre Yargıtay dinleme iddialarının peşini bırakmamakta kararlı. Telekomünikasyon İletişim Başkanlğı'nda yapılan incelemenin sonuçlarını bir de o inceliyor. Yargıtay santrali de dinlendi mi bunu anlamak için. Ama sadece bu değil. Şimdi bir başka açıdan da konu yine Yargıtay'ın gündeminde.
Bu kez Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı harekete geçti. Dinlemeler ile AKP arasında bir ilişki var mı? sorusuna yanıt aranacak. Varsa AKP'ye ikinci kez kapatma davası açılması gündeme gelebilir.
Başsavcılık, eski YARSAV Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu'nun suç duyurusu üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma evrakının bir örneğini istedi. Talep, Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ne yapıldı.
Soruştuma evrakı ile birlikte Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı'nda yapılan iki inceleme raporu da Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na gidecek.
Siyasi Partiler Soruşturma Bürosu tarafından yapılacak inceleme sonucunda, eğer AKP
hükümetinin yapılan telefon dinlemelerinde usulsüz bir işlemine ya da müdahalesine rastlanırsa, soruşturma başlatılacak.
Bu soruşturma sonucunda da AKP hakında "hukuk devleti ilkesine karşı eylemlerin odağı olmaktan" ikinci kez kapatma davası açılabilir..
Yargıtay'dan tepki
Askerden sonra yargıdan da "sistematik saldırı" açıklaması geldi.
Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker, dün yolsuzluk konulu bir açık oturumda konuştu. Gerçeker'in gündeminde halen incelemelerin sürdüğü usulsüz dinlemeler vardı.
Ama Gerçeker bu kez "sadece yargıya saldırı var" demedi, "yargının kendi içinde de usulsüz davrandığı"nı söyledi.
Gerçeker, "Maalesef meslektaşlarımız da gereken özeni göstermiyorlar. Yasal koşullar yasalarda gösterildiği ve istisna olduğu halde, bu koşullar tam anlamıyla aranmadan, dinleme kararları verilmekte. O zaman, istisna olan bir kural genel bir kural haline dönüşmekte" dedi.
Gerçeker usulsuz dinlemelerin hukuki geçerliliği olmadığını birkez daha hatırlatttı, ama buna rağmen delil olarak gündeme getirilmesi nedeni ile aslında suçlularla mücadelede de zaafiyet yaratıldığını savundu.