AKP MKYK Üyesi Metin Külünk, 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın ölüm yıl dönümünde yaptığı paylaşımda, "8. Cumhurbaşkanı olarak 1993’de ahirete intikal eden rahmetli Turgut Özal’ın nasıl öldüğü sorusu halen şüphelidir. Milletimizin Turgut Özal’ın öldürüldüğüne inanmak için güçlü sebepleri vardır. Çünkü; daha önce açık ve gizli suikast girişimlerine uğramıştı." görüşünü savundu.
Külünk Twitter hesabından yaptığı paylaşımlarda, "Batıyı aklen okuyabilen, Batı İle farkı kapatabilmek için ne yapmalıyız sorusuna cevap arayan bir devlet adamıdır. Rahmetli Özal, "Bireyin devlet için değil, devletin birey için var olduğu" anlayışını savundu. 8. Cumhurbaşkanımız Turgut Özal, 66 yıllık ömrünü, Türkiye'nin özgür, demokratik ve sivil bir yapıya kavuşması için adamıştır. Türkiye’ye kurulan büyük oyunu görmüş ve PKK terörünü bitirmek için köklü adımlar atmak istemiştir." düşüncesini dile getirdi.
Külünk şu ifadeleri kullandı:
"Türkiye için mega projeler olan 2.Boğaz köprüsü, GAP Projesi, Telekomünikasyon, Elektrik, Yol altyapısı ile Turizmi ve İhracatı teşvik etmek gibi dev yeniliklere imza atmıştır.Ve yükselişin önünü açmak için büyük çaba göstermiştir.
Türkiye’deki tüm yerli siyasetçilerin ve liderlerin başına ne gelmiş ya da getirilmişse rahmetli Özal içinde aynı tehditler yaşanmış ve şehit edilmiştir.
Cumhuriyetimizin kurucusu M.Kemal Atatürk de dahil olmak üzere, A.Menderes, N.Erbakan, T.Özal, A.Türkeş, M. Yazıcıoğlu vb gibi “önce Türkiye” diyen siyasetçi ve liderler hangi mahfillerce düşman görülmüşse bugün Sayın Erdoğan’da aynı mahfillerle mücadele etmektedir.
1993 yılı birçok önemli olayın yaşandığı Türkiye için karabasan gibi çöken bir yıldı. Türkiye, 1993'te 13 büyük olay yaşadı. 33 erimizin şehit edilmesi, Başbağlar katliamı, Sivas olayları, Uğur Mumcu, Tuğ.B.Aydın, Binb.C.Ersever, Org. Eşref Bitlis suikastleri ve Adnan Kahveci'nin ölümü ile süren karanlık olaylar serisi, Turgut Özal'ın vefatıyla zirveye çıkmıştı.
Turgut Özal, 17 Nisan 1993 yılında 5 ülkeyi kapsayan 12 günlük Türkistan gezisinden sonra Cumhurbaşkanlığı döneminde Ankara'da hayata gözlerini yumdu. Bugün yeniden inşa etmeye çalıştığımız birçok proje ve eylemi hayal ettiği için şehit edildi. Bu millet en karanlık yıllarında bile teslim olmamış, milli mücadele yıllarında ve sonrasında ki darbeler ve her türlü yoklukta bile umutsuz olmamıştır. 93 yılı gibi bir karabasan bile bizi yolumuzdan çevirememiştir. 15 temmuz İşgal girişimine çıplak elleriyle dur diyen büyük milletimiz elbette lidersiz kalmaz kalmayacaktır. Ve bugün Sayın Erdoğan liderliğinde Türkiye’mizin mücadelesi sürüyor sürecektir
Binlerce yıllık bir dava ve yolcuğun adıdır Türkiye ve Türk milleti, yarınlarımıza inanan geçmişte ki tüm liderlerimizin açtığı yolda yürümeye devam edeceğiz. Dünden bugüne gelmiş geçmiş olan kendine güvenen, devletine ve milletine inanan, tarihiyle barışık, Anadolu kültürü kardeşliği ve inancını benimsemiş tüm liderlerimizin mekanı cennet olsun, ruhu şad olsun."
