AKP MKYK Üyesi Metin Külünk, Merkez Bankası'nın faiz kararının ardından gelen eleştirilere tepki göstererek, "Cumhurbaşkanımız faiz insin diye kararlı şekilde irade koyuyor. Ne garip ses Amerika’dan değil TÜSİAD’tan geliyor. Bu faiz kimin cebinden çıkıyor. Bizim cebimizden çıkıyor" dedi.
Çorum’da bir grup sivil toplum kuruluşu tarafından düzenlenen “Yeni dünya düzeninde Türkiye’nin konumu” konulu konferansa katılan AKP MKYK Üyesi Metin Külünk, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Türkiye’siz dünya düzeni kurulamayacağını dile getiren Külünk, “Türkiye dünyanın jeopolitk merkezi. Türkiye’nin duracağı yer dünyanın nasıl şekilleneceğini belirleyecek. Bu yüzden bütün güçler Türkiye’nin nerede duracağını belirlemek için bir yandan kendi aralarında ciddi içerisindeler, bir yandan da kendi dünyalarında Türkiye’nin kendi yanlarında durması için rol biçmeye çalışıyorlar. Amerika, Rusya, Çin hatta Avrupa Türkiye’siz yapamaz” diye konuştu.
"Gençler Kanal İstanbul sizin kuşağın yatırımı"
Türkiye’nin 15 yılda attığı adımların tamamını yarın ki dünya üzerinden okunması çağrısında bulunan Külünk, “Gençlerin daha müreffeh Türkiye’nin inşaası için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde bütün alt yapı yatırımları yapıldı. Diğer taraftan Kanal İstanbul adımı. Kanal İstanbul bizim kuşağın projesi değil. Gençler Kanal İstanbul sizin kuşağın yatırımı. Coğrafya derslerine önem verin. Coğrafya dersi Türkiye’de hiç itibar edilmeyen ders haline geldi. Oysa coğrafya kaderdir. Coğrafyayı bilmeyen kaderini bilemez. Kaderinin ona neye emrettiğini öğrenemez. Buzullar eridiği zaman yeni bir suyolu ortaya çıkacak. Yeni suyolu çıktığında Asya-Pasifik doğudan batıya mesafe 6 bin kilometre daha kısalacak. Bugünden tedbirini almazsak Türkiye stratejik çöl haline gelecek. Kanal İstanbul’a itiraz edenler sizin geleceğinizi çalmak istiyorlar. Gençler, gelecekte stratejik bir çöl olan Türkiye’de yaşamanızı istiyorlar. Hazar Karadeniz’e daha geniş kanalla bağlanacak. Hazar Karadeniz’e bağlandığında Kanal İstanbul önemli bir çıkış olduğunda Türkiye’nin stratejik gücü istikrarını koruyacak” ifadelerini kullandı.
"İnsanı cinsiyetsizleştirmek istiyorlar"
Biyolojik insanın yok edilmek istendiğine dikkat çeken Külünk, “Sanayi devriminden sonra dünyanın ekonomik gücünü elinde bulunduran ateşin çocukları biyolojik insanı tüketmek istiyor. İnsanı cinsiyetsizleştirmek istiyor. LGBT kavramına Türkiye’de sahip çıkanlara dikkat edin. LGBT tartışmaları sıradan bir tartışma değildir. LGBT tartışmalarını stratejik hedefi anneyi evlattan kopararak, babayı evlattan kopararak anne ve babayı bir biyolojik fabrikaya dönüştürüp evlatları ailelerinden alıp kendi cinsiyetini kendin belirlensin diyerek bir nesli tüketmek istiyorlar. Biyolojik insanlığını çökertmek istiyorlar. Hz. Adem’den bu yana devam eden insan varlığını yok etmek istiyorlar. Bu bir siyasi ve politik mesele değildir. Milletsiz ittifakın populist yaklaşımlarından öte aklının kimlerle müttefik olanlara bakacaksınız. Bir yandan Türkiye’yi butik devlet haline getirmek için PKK üzerinden Türkiye’ye yönelik operasyonları devleti çökertmek için FETÖ üzerinden operasyonları diğer yandan da CHP’li belediyelerin ve CHP’nin başındaki şahsın iktidara geldiklerinde bir haftada İstanbul sözleşmesini tekrar ikame edeceğiz sözlerini iyi okumalısınız” şeklinde açıklamada bulundu.
"Dolar kurunun yükselmesi o paralelde enflasyon baskısı aşılır"
“Yenidünya düzeninde Türkiye’nin kutup başı güç merkezi olmasını istemeyenler PKK üzerinden Türk devletinin butik devleti haline getirmek istiyorlar. FETÖ üzerinden Türk devletinin çatısını çökertmek istiyorlar. LGBT üzerinden bu milletin insani değerlerini tüketmek istiyorlar” diyen Külünk, şunları kaydetti:
"Yunanistan üzerinden de bütün bu ihtimaller boşa düştüğü için savaş denemesi yapmak istiyorlar. Hodri meydan. Yunanistan füze atacakmış. Atsın da görelim ağzının payını alır. 5 saatte Selanik’teyiz. 5 saatte Atina’dayız. Eski Türkiye yok artık. 2. Dünya Savaşı’nda ABD’nin vereceği atık silaha ihtiyaç duyan Türkiye yok. Her anlamda güçlü Türkiye var.
Bugün zorluklarımız var. Güçlüklerimiz var. Dolar kurunun yükselmesi o paralelde enflasyon baskısı nedeniyle vatandaşımızın cebinde hissedilmesi. Bunlar aşılır, bunlar çözülür. Bu krizleri ilk defa atlatmıyoruz. 28 Şubatta finansal darbeciler bu milletin 250 milyar dolarını cebinden aldılar. 17-25 Aralık’ta milletin cebinden 50-60 milyar dolarını çaldılar. 1947’de Türkiye IMF’ye teslim edildi. O günden bugüne bu milletin trilyonları alındı.
"Bizimde gönlümüzden geçen faizsiz bir düzen"
Şimdi cumhurbaşkanımız faiz düşsün diyor. Bizimde gönlümüzden geçen faizsiz bir düzen. Neoliberalizm çöktü. Vahşi kapitalizm çöktü. Dünya yeni bir ekonomik paradigma arayışı içerisinde. Ama üzgünüm Müslümanlar, Müslüman iktisatçılar dünyaya yeni bir şey söyleme noktasında değiller. Cumhurbaşkanımız faiz insin diye kararlı şekilde irade koyuyor. Ne garip ses Amerika’dan değil TÜSİAD’tan geliyor. Bu faiz kimin cebinden çıkıyor. Bizim cebimizden çıkıyor. Bu süreci Türkiye’nin birliğini ve dirliğini koruyarak ve kollayarak geçtiğimizde bu süreçten en güçlü çıkacak devlet ve milletiz."