Gündem

AKP İstanbul adayı Yıldırım'dan istifa yorumu: Hukukun olduğu yerde etik konuşulmaz

"İstanbul'un konularının güme gitmesi beni çok üzer"

07 Ocak 2019 13:48

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan'ın partisinin İstanbul adayı olarak açıkladığı Meclis Başkanı Binali Yıldırım yerel seçimlere ilişkin olarak açıklamalarda bulundu. Yıldırım, gazetecilerin Meclis Başkanlığı'ndan istifa edip etmeyeceğine yönelik yapılan tartışmaları sormasına karşılık, "Hukukun olduğu yerde etik konuşulmaz. Meclis Başkanlığı'ndan istifa etmeme kararımda değişiklik yok. Adaylık konusunda yasal sorun yok, hukuki durum uygun" dedi

TIKLAYIN - Binali Yıldırım durumu neden Nuri Eroğan ile kıyaslanıyor?

Yerel seçimlerin bir genel seçim havasına dönüştürülmesinin İstanbul'a yapılacak bi kötülük olacağını söyleyen Yıldırım, "İstanbul'un konularının güme gitmesi beni çok üzer. Bu bakımdan kampanya boyunca mecbur kalmadıkça bu alan dışındaki konularda çok fazla mesai harcamayacağım" dedi.

Ak Parti'nin İstanbul hareketiyle başladığını ifade eden Yıldırım, "Dolayısıyla geçen çeyrek asrın her türlü sevabıyla, günahıyla sorumlusu biziz" ifadesini kullandı.

Yıldırım'ın konuşmasından satır başları şöyle:

"Partimiz karar verdi. İstanbul'da bu yarışta bulunmamızı istedi bizden. 'Başımız, gözümüz üstüne' dedik, böyle bir yola girdik. Allah hakkımızda hayırlısını versin. Ayrıca bu 39 ilçede, 3 arkadaşımız Maltepe, Beşiktaş, Silivri, Cumhur İttifakı içinde MHP'den belediye başkan adayı olarak seçimlere katılacak. 36+3. Cumhur İttifakı her ilçede seçimlere girmiş olacak.

"Gözlerimiz açık, kulaklarımız delik"

"Gözlerimiz açık, kulaklarımız delik. İstanbul'un gören gözü, işiten kulağı, hisseden kalbi olmaya devam edeceğiz.

"İstanbul'un konularının güme gitmesi beni çok üzer"

"31 Mart seçimlerinde sonuç ne olursa olsun, İstanbul kazansın istiyoruz, ülkemiz kazansın istiyoruz. Bu bakımdan şu ana kadar İstanbul'da büyükşehir adına yarışacak belli iki aday var. Bunlardan bir tanesi CHP ve Millet İttifakı adına Ekrem İmamoğlu, birisi de Cumhur İttifakı adına benim. Arkadaşımıza da telefon ettim, başarılar diledim, tebrik ettim. Benim arzum 31 Mart yerel seçimlerinin İstanbul ölçeğinde, İstanbul merkezli, İstanbulluların sorunları, beklentileri ve geleceğini konuşacağımız bir seçim olması. Bu seçimlerin bir genel seçim havasına dönüştürülmesi, bir referanduma dönüştürülmesi bana göre İstanbul'a yapılabilecek bir iyilik değildir. İstanbul'un konularının güme gitmesi beni çok üzer. Bu bakımdan kampanya boyunca mecbur kalmadıkça bu alan dışındaki konularda çok fazla mesai harcamayacağım. Bunu özellikle bilmenizi istiyorum. Ümit ederim diğer ittifak da bu hassasiyeti gösterir. Bunun şüphesiz en iyi faydası bu güzel şehre olacaktır.

"İstanbul'da çeyrek asırlık bir geçmişimiz var"

"27 Mart 1994 Recep Tayyip Erdoğan... O zaman AK Parti yoktu ama AK Parti İstanbul hareketiyle başladı. Dolayısıyla geçen çeyrek asrın her türlü sevabıyla, günahıyla sorumlusu biziz. Ve şimdi 31 Mart seçimleriyle beraber yeni bir dönemin belki bir 25 yıl daha sürecek, yeni bir dönemin kapılarını aralamayı hedefliyoruz. Bu yeni dönemin ilk durağı cumhuriyetimizin 100. kuruluş yıl dönümü 2023'tür.

"Ben bu şehre 1967'de geldim. İlkokulu bitirmiş, köyünden başka hiçbir yer görmemiş birisi olarak bir gece yarısı bol ışıkların olduğu bir yere geldim. Harem'miş orası daha sonra öğrendim. Oradan bir yere geçtik. Büyük bir ev gibi... Biraz sonra hareket etmeye başladı, ben şaşırdım. Bulunduğumuz mekan hareket etmeye başladı diye endişelendim. Sonradan öğrendim o arabalı vapurmuş. Oradan Sirkeci'ye gittik. Amerikan taksileri vardı. Onlardan birine bindik. Amcam ile beraber Beyoğlu'na dedemin evine gittik, yerleştik. Ondan sonra da Kasımpaşa Piri Reis Ortaokulu'na kaydımız yapıldı. 1967'den 2003 Kasım'ına kadar sürekli İstanbul'da oldum. O dönemler İstanbul'un bilmediğim noktası kalmamıştı. Avrupa'da, Asya'da hala o dolaştığım semtler hafızamdadır. Her ne kadar büyümüş olsa da değişmiş olsa da mekan olarak çok rahat hatırlayabiliyorum. Ancak en son durumunu İstanbul'un görmek için bir ay her tarafını dolaşmak lazım.

"İstanbul nüfusunun yüzde 25'i 30 yaşın altında. Yani İstanbul genç bir şehir, nüfus anlamıyla dinamik bir şehir. 206 üniversitenin 61'i İstanbul'da. Türkiye'deki üniversite öğrencilerinin yüzde 11,5'i İstanbul'da.

"Nüfus yoğunluğu kalabalık konusunda bir değerlendirme var. Çok değerli bir yazarımızın güzel bir sözü var. 'İstanbul böyledir. Yaşanmaz burada der çeker gidersin, üç gün geçmeden özlersin.' Ben memleketime gidiyorum ama hakikatten 3 gün sonra özlüyorum. İstanbul'u dertlerine ve sorunlarına rağmen özlüyorsunuz. Çünkü yaşayan bir şehir. Bu şehirden gidilmez, gidilse de temelli gidilmez. O yüzden Yahya Kemal, İstanbul'un neyini özlüyorsunuz diye sorulunca, 'Ankara'dan dönüşü özlüyorum' demiş.

"22. dönem İstanbul, 23. Erzincan, 24. dönem İzmir, 26ç. dönem İzmir'deydim. İki hükümet hariç bütün hükümetlerde Türkiye'de 11 yıl boyunca Ulaştırma Bakanlığı yapan başka bir arkadaş yok. Ulaştırma bakanlarının ortalama Türkiye'deki görev süresi 8 ay. Daha sonra bildiğiniz gibi Cumhurbaşkanımız 65. hükümeti kurma görevini bize verdi, Başbakanlık yaptık. Başbakanlığı kendi eliyle kaldıran Başbakan olma unvanına sahip olduk.

"Dünya değişiyor, İstanbul değişiyor. Dolayısıyla sorunların şekli de değişiyor. 94 yıl öncesinde olsaydık, orada çöp konuşuluyordu, hava kirliliği konuşuluyordu. Yakıcı konular bunlardı. Biz bunlara İstanbul 1.0 hizmet versiyonuz diyoruz. 1.0 versiyon sorunlar dönemi İstanbul'da geride kaldı. Hâlâ bazı ilçelerde sorunlar var yok değil ama bu dönem geride kaldı. Artık İstanbul'da 4.0 dönemi başladı. Her şeyin araçlarla yönetilir hale geldiği bir dönemden bahsediyoruz. İstanbul 4.0'ın içinde neler var? Bunları zaman içerisinde değerlendireceğiz, açıklayacağız. 

"Her şeyi sorabilirsiniz, sınırlama yok; isterseniz ayakkabı numaramı, hobilerimi, korkularımı sorun"

"Ortak paydamız İstanbul hepimiz bir taşına paha biçilemez İstanbul'dayız. Bugün bu toplantıda bir araya geldiğimiz şu saatlerde her türlü sorularınızı cevaplamaya amadeyim. Her şeyi sorabilirsiniz. İsterseniz ayakkabı numaramı da sorabilirsiniz. Hobilerimi, korkularımı sorun. Hiçbir sınırlama yok.

Yıldırım'ın, "Diplomatik olmasın, kameralar var, içimizi dökerek konuşalım" demesinin ardından kameralar kapandı. Yıldırım'ın  İstanbul adaylığının açıklanması sonrasında Meclis Başkanlığı'ndan istifa edip etmeyeceğine ilişkin tartışmalara yönelik olarak, "Hukukun olduğu yerde etik konuşulmaz. Hukuk devletinde hukuk konuşulur. TBMM Başkanlığı'ndan istifa etmeme konusundaki kararlılığımda değişiklik yok. Şayet milletvekili seçimlerinde tekrar istifa etmeye gerek yoksa bu sırada kampanyalarını yapabiliyorsa belediye seçimlerine giderken de aynısını yapmayı yadırgamak ne hukuki ne de adil bir değerlendirmedir" dediği aktarıldı.

"İstanbul aidiyetini güçlendireceğim"

'İstanbul için ilk ne yapacaksınız?" sorusuna da Yıldırım, "Bir kere belediye başkanı olursam yapacağım en önemli iş; İstanbul aidiyetini güçlendireceğim. Yani İstanbul'da yaşayanların  İstanbul aidiyetini taşıması lazım. Mesela bunu İzmir yapıyor. Türkiye'nin her tarafından geliyor. Ama bir buçuk sene sonra 'ben İzmirliyim' diyor. İstanbul'dakiler Zonguldaklıyım diyor, Kastamonuluyum, Suriyeliyim diyor. Tabii ki farlklı farklı yerlerden olacağız. Ona bir itirazım yok. İstanbul bizim evimiz, bizim geleceğimiz. İki; İstanbul ekonomisine kafa yoracağız. İstanbul'da istihdam imkanlarının arttırılması. İstanbul'da turizm faaliyetlerinin çeşitlendirilmesi. Sezonun uzatılması. İstanbul imar meselelerinin karmaşadan kaostan kurtarılması. İstanbul'un dünya şehirleri arasındaki yerinin daha yukarılara taşınması" şeklinde cevap verdi.

"Uber teknolojinin bize getirdiği konfor"

Yıldırım, Uber ile ilgili soruyu da cevap verdi. "80'li yıllarda iki taksim vardı" diyen Yıldırım, "Taksiler şehrimizin aynasıdır. Taksicilerin gözden geçirilmesi lazım. Eğitim, standartlar, güvenlik yönleriyle yapılması gereken çok işler var. UBER , teknolojinin bize getirdiği bir konfor. Bunu da yok sayamayız. Buralarda düzenleme lazım. Bunları yapacağız, sıkıntı çıkacağını zannetmiyorum" diye konuştu.

"Kaybetmek için kimse yola çıkmaz, kazanacağım"

Yıldırım, bir soru üzerine "Kaybetmek için kimse yola çıkmaz.  Kazanacağım" dedi. Binali Yıldırım , "Kamuoyu araştırmaları mutlaka yapılıyor. 15'inci seçimime giriyorum hiçbir zaman kamuoyu araştırmalarına göre kampanya yapmadım. Bu dönemde de yapmayı düşünmüyorum. 31 Mart akşamı sandıktan çıkan, en doğru anket olacaktır. Onu bekleyip göreceğiz. 'Yüzde şu kadar alacağım' demeyi oy verecek insanların iradesine saygısızlık olarak görürüm" dedi.

“İstanbullular şunu bilmeli: Suriyeliler kalıcı değil"

Yıldırım, İstanbul'da yaşayan Suriyeliler hakkında sorulan soru üzerine ise, "Ülkemizde 3.5 milyon Suriyeli var. Amacımız orayı işgal değil. Huzur getirmek. Suriye’nin toprak bütünlüğünü önemsiyoruz. 295 bin Suriyeli döndü.  İstanbullular şunu bilmeli: Suriyeliler kalıcı değildir. Buradayken de yasa dışı faaliyetler içinde bulunmalarına müsaade etmeyiz. Sıfır tolerans. Tutar kulağından atarız." yanıtını verdi.

"Raylı sistemde geç kalmışız"

İstanbul’da devam eden 13 raylı sistem projesi olduğunu söyleyen Yıldırım, "Bunlar önümüzdeki 5 yıl içinde bitecek ve İstanbul’un raylı sistem uzunluğu 450 km  olacak. 450 km'nin üstüne çıkması demek, Paris’ten de, Londra’dan da, daha fazla raylı sisteme sahip olması demek. Bugün yüzde 19 olan raylı sistemin toplu ulaşımındaki payı yüzde 49’a çıkacak. Önümüzdeki yıllarda gerçek anlamda toplu ulaşımın hayata geçirildiği İstanbul’u göreceğiz.  Raylı sistemde geç kalmışız. İngilizlerle birlikte başlamışız 1870’de başlamışız. Biz Beyoğlu Tünel hattını yapmışız ve durmuşuz. Onlar yıl 2000’e gelince 400 km raylı sistem yapmışlar. Biz ne zaman başladık 1980’li yıllarda.” şeklinde konuştu.

“İstanbul Ankara'dan yönetilemez, Ankararasız da yönetilemez" 

Yıldırım, “İmamloğlu’nun İstanbul, Ankara’dan yönetilmez sözlerini nasıl değerlendiriyorsunuz” sorusuna, “Sayın İmamoğlu o gün o sözünün yanında bir şey daha dedi. ‘Liderimiz Kılıçdaroğlu talimat verdi. Asgari ücreti 2 bin 200 yapın dedi’ Şimdi bu ne perhiz bu ne lahana turşusu. İstanbul Ankara’dan yönetilmez, İstanbul Ankara’sız da yönetilemez.” dedi.

Yıldırım, Atatürk Havalimanı'nın taşınması ile ilgili bir soruya, "Bu konuyla doğrudan ilgilenmiyoruz. Yalnız bildiğim kadarıyla biraz ertelediler. Mart sonu diye. Tam kapasite tabii Mart sonunda taşınma olacak. Seneye yayılacakmış." diye cevap verdi.