Ekonomi

Akdeniz’deki 21 bin konut yabancıları bekliyor

Fiyatlardaki düşüş ve dövizdeki yükselme yabancıların Türkiye’den mülk alımını cazip hale getirdi.

13 Mayıs 2009 03:00

Fiyatlardaki düşüş ve dövizdeki yükselme yabancıların Türkiye’den mülk alımını cazip hale getirirken, Antalya ve Alanya’da yabancılara satışa hazır 21 bin konut fazlası var.

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Yönetim kurulu üyesi ve ATSO İnşaat Sektörü Komisyon Başkanı Faruk Sayın, Antalya ve Alanya'da yabancılara satışa hazır 21 bin konut fazlası olduğunu belirterek, Antalya'nın yabancılara mülk satışı konusunda cazibe merkezi olduğunu bildirdi.

Faruk Sayın, yabancılara konut satışı konusunda Antalya ve ilçelerinde ihtiyaç fazlası konutlar hakkında araştırma yaptıklarını söyledi. Alanya ve çevresinde 9 ile 10 bin, Antalya merkez ve çevresinde ise 11 bin civarında satışa hazır konut olduğunun anlaşıldığını belirten Sayın, şunları kaydetti:

"Dünya genelinde yaşanan ekonomik kriz, ABD'deki mortgage sisteminin çökmesi ve dünya çapında konut fiyatlarındaki düşüş, ülkemizde de iç talebin daralması sonucunda bölgemizde konut fiyatları 2006-2007 yıllarındaki fiyatlara göre yüzde 25-30 civarında düşmüştür. Fiyatlardaki düşüş ve döviz kurundaki yükselme nedeniyle, yabancılar açısından ülkemizden mülk alımı cazip halegeldi.

Yurt dışında yeterli tanıtım ve bilgilendirmenin yapılması halinde yabancıların Türkiye'de mülk ediminin artacağı düşünülmektedir. Ekonomik kriz dışında konut kredisi faizlerinin yüksek olması, sektördeki KDV yükü, tapu harcı gibi maliyetlerin geçici indirilme gidilmesine rağmen yüksek kalması konut sektöründeki durgunluğu derinleştirmiştir."

Konut satışlarının artırılması için mevcut hedef pazar ülkelerde oluşan olumsuz imajın giderilmesi yönünde halkla ilişkiler çalışmalarının yapılması gerektiğini anlatan Sayın, yabancılara mülk satışı konusunda yaşanan bürokratik engellerin de en aza indirilmesi gerektiğini bildirdi.

TOBB ve hükümete rapor

Yabancılara konut satışı konusunda, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Antalya milletvekilleri ile Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'na bir rapor sunduklarını belirten Sayın, raporda yabancılara konut satışının artırılması yönünde önerilerde bulunduklarını kaydetti. ATSO tarafından hazırlanan raporda, yabancılara konut satışının artırılması için öneriler şöyle sıralandı:

"Halihazırda Antalya'da mülk alacak yabancı uyruklu kişilerin alım yapacağı taşınmaz için öncelikle Ege Ordu Komutanlığına yazı yazılmakta, ancak yazının cevabının gelmesi 3 ile 6 ay arasında zaman almaktadır.

Ülkemizde yabancı bir ülke vatandaşının mülk edinimi süresi yaklaşık 3 ile 6 aylık bir zaman gerektirirken, yabancı bir vatandaşın AB ülkelerinde, Almanya'dan mülk edinimi yaklaşık 2-3 hafta, İspanya'da ise 1 gün ile 2 hafta arasında zaman almaktadır. Bu nedenle yabancıların bölgemizde mülk edinemeyecekleri, askeri güvenlik bölge alanlarının veya haritalarının önceden tapu Kadastro Bölge müdürlüklerine bildirilmesi veya söz konusu izin yetkisinin Antalya'daki Türk Silahlı Kuvvetleri birimine verilmesi, yazışmalarda yaşanan zaman kaybını önleyecektir."

Raporda, mülk talebi fazla olan Danimarka, Kazakistan ve Rusya gibi ülke vatandaşlarından ikamet izni olması koşulu aranmasının da ciddi bir sorun olduğuna dikkat çekildi. Mütekabiliyet esasında ülkelerin özgün tarihi, hukuki koşullarının da dikkate alınarak istisnai kurallar getirilmesi istenen raporda, şu görüşlere yer verildi:

"Bilindiği gibi yasalarımız, sulama, enerji, tarım, maden, sit, inanç ve kültürel özellikleri nedeniyle korunması gereken alanlar, özel koruma alanları ile flora ve fauna özelliği nedeniyle korunması gereken hassas alanlarda ve stratejik yerlerde kamu yararı ve ülke güvenliği bakımından yabancı uyruklu gerçek kişilerle yabancı ülkelerde, kendi ülkelerinin kanunlarına göre kurulan tüzel kişiliğe sahip ticaret şirketlerinin mülk edinmesinin engellenmiş, ilave olarak imar alanlarını yüzde 10'u bireysel mülk sınırı, valilik izni, Bakanlar Kurulu izni gibi denetim mekanizmaları öngörülmüştür.

Yabancıların mülk edinmelerinde ilk sırada olan ilimizde dahi henüz yüzde 1 oranına ulaşılmamıştır. Ancak buna rağmen kamuoyunun bu konudaki algılaması son derece farklı ve olumsuz yöndedir."

Türkiye'nin dış tanıtımı ve sektörün yarattığı ekonomik değer bakımından öneminin daha iyi anlatılması yönünde çalışma başlatılması istenen raporun son bölümünde de şöyle denildi:

"İngiltere başta olmak üzere bir çok ülke konut alımlarını teşvik etmek için kredi sübvansiyonu uygulamasına başlamıştır. Ülkemizde halen yüzde 1.40 civarında olan konut kredisi faizlerinin düşürülmesi ya da 1 ve üzerindeki faiz tutarının devlet tarafından sübvanse edilmesi için çalışma yapılmalıdır.

TOKİ Antalya gibi turizm bölgelerinde inşaat sektörü ile haksız rekabet yürütmek yerine, mevcut özel sektör konut stokunun yabancılara pazarlanmasına katkı sağlamalıdır.

Emlak alım satım alıcı ve satıcıdan binde 5 (toplam binde 10) oranında alınan tapu harcı oranı binde bire düşürülmeli ve uygulama sürekli hale getirilmelidir.

Leasing ile alınan gayrimenkullerin 4 yıllık süre sonu beklenilmeden, borcun kapatıldığı andan itibaren devredilmesi sağlanmalıdır. Konut stoklarının eritilebilmesi için Avrupa ülkelerinin önde gelen emlak pazarlama kuruluşları ile konut arzı olan firma ve kuruluşların buluşturulması yönünde organizasyon yapılmalı.

150 metrekare ve üzeri konut teslimlerinde KDV oranları yüzde 18'den yüzde 8'e indirilmeli."