İrlanda, Polonya ve Fransa’dan yapılan çok sayıda kürtaj başvurusunda AİHM, keyfi kürtajın belli koşullar dışında sınırlandırılabileceğine hükmetti.
AİHM, kürtaja ilişkin verdiği kararlarda sınırlamayı “meşru amaç” kriterine bağladı. AİHM, annenin veya cenin sağlık sorunları, annenin hamileliğinde hayati tehlikenin bulunması ve daha iyi yaşam (sağlıklı yaşam) şartlarıyla kürtaj yapılabileceğini kaydetti.
AİHM kararlarındaki en önemli değerlendirmeyi ise ceninin “kişi” olup olmadığı konusunda yapıldı. Mahkeme devletlerin doğacak bir çocuğu “kişi” olarak kabul edip gerekli tedbirleri alabileceğine veya kabul etmeyip yaptırımlarını ona göre düzenleyebileceğine hükmetti.
AİHM, kürtajla ilgili verdiği çok sayıda kararda konunun İnsan Hakları Sözleşmesi’nin “Özel hayatın ve ailenin korunması”nı düzenleyen hükmü kapsamında değerlendirilemeyeceğine hükmetti.
AİHM, kürtaj yasağının toplumda bir karşılığının olabileceğini belirterek, “keyfi gerekçelerle çocuğun ve annenin hayatının tehlikeye sokacak bir durum olmaksızın yapılacak kürtaja sınırlama getirilebileceğine” ilişkin kararlar verdi.
AİHM, kürtajın yasaklanması konusunda toplumun büyük çoğunluğunun mutabakatının yeterli olacağını da verdiği kararlarda ifade etti.