Gündem

AİHM, Türkiye'yi 2,5 senede 436 kez mahkûm etti

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), 2009 yılının Temmuz ayında bu yana görülen davaların 436'sında Türkiye'yi mahkûm etti.

30 Kasım 2011 02:00

T24 - Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), 2009 yılının Temmuz ayında bu yana görülen davaların 436'sında Türkiye'yi mahkûm etti. AİHM'in bu kararlarında özellikle "uzun tutukluluk süreleriyle insan haklarının ihlal edildiği" yönündeki görüşü etkili oldu.



Hürriyet gazetesinden Yalçın Doğan'ın "Türkiye 436 kez mahkûm oldu" başlığıyla yayımlanan (30 Kasım 2011) yazısı şöyle:



Türkiye 436 kez mahkûm oldu


Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) 2009 Temmuz’unda Türkiye’deki tutuklulukla ilgili bir davada şu karara varıyor:



“Türkiye’de tutukluluk kararları basmakalıp gerekçelerle verilmektedir ve bu durum sistematik soruna dönüşmüştür.” (Cahit Demirel/Türkiye Pilot Dava).


Bu davada Türkiye mahkum oluyor. O tarihten bu yana, iki buçuk yıla yakın süredir Türkiye AİHM’de 436 kez mahkum oluyor.


Gerekçe hep aynı: “Yargılamada makul süre aşılmıştır. Uzun tutukluluk süreleri ceza yerine geçmektedir, bu insan hakları ihlalidir.”


AİHM 436 ayrı davada, 436 kez mahkumiyete karar veriyor. Sırada 536, 836, 1036 artık ne kadar ise, başka davalar var ve belli ki, Türkiye onlarda da mahkum olacak, ama değişen bir şey yok. Uzun tutukluluk süreleri devam ediyor. Bu gerçek, AKP iktidarının en büyük vebali olarak işte ortada duruyor.



Kaçma ve karartma


Bir yanda aylardır tutuklu insanlar ve hatta tutuklu milletvekilleri, bir yanda ne zaman sonuçlanacağı belli olmayan davalar.


CHP bunları göz önünde tutarak, demokratik açılım kampanyası başlatacak. Yasalarda antidemokratik maddeleri ayıklama girişimi. Basın özgürlüğü, ifade özgürlüğü, Terörle Mücadele, Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri, Siyasal Partiler Yasaları başta olmak üzere.


Tutukluluk süresine ilişkin olarak AİHM’deki bizim eski yargıcımız, CHP İzmir milletvekili Rıza Türmen’e soruyorum, Türmen:


“Uzun tutukluluk süreleri hem yasalardan, hem uygulamadan ileri geliyor. Evrensel hukukta esas olan tutuksuz yargılamadır. Tutukluluk istisnadır. O nedenle, yargıçlar tutukluluk devamı için neden var mı, ona bakmak zorunda.”


Tutukluluk devamı için mahkemelerin gerekçesi aynı, “kaçma ve delil karartma”. Rıza Türmen:
“Neden kaçacak, ayrıca neden ve hangi delili karartacak, bunu kararda açıkça yazmak gerekir, oysa yazılmıyor. Kaldı ki, yargılama için kanıt hala toplanmamışsa, bunun sorumlusu soruşturmayı yürüten makamdır. O sorumluluk yerine getirilmiyor, bireyler özgürlükten yoksun kalıyor.”


AİHM Türkiye’yi mahkum ederken, tutukluluğa itiraz için etkin yargı yolunun bulunmadığının altını çiziyor.


Bunlara rağmen, tutukluluk süresi uzayıp giden tren rayları gibi.



‘Alışmadık, alıştırmayacağız’


Cumhuriyet Gazetesi yazarı ve CHP İzmir milletvekili Mustafa Balbay’ın tutuklanmasının bugün bininci günü.


Balbay milletvekili ve yaklaşık üç yıldır hapiste. Bu durumu protesto etmek için CHP harekete geçiyor. Protestolardan biri bugün Ankara’da Meclis’in Çankaya kapısında Milli Egemenlik Parkı’nda saat 12.30’da.


Uzun tutukluluk süresine ek olarak, bir milletvekilininin tutuklu kalması, seçme ve seçilme hakkının çiğnenmesi açısından, insan hakları ihlali.


Bugün temel sloganlardan biri, “alışmadık, alıştırmayacağız”. Alışmadık, çünkü yarım yüz yıldır biz böyle bir dönemi yaşamadık, bilmiyoruz.