Gündem

“Ağrı’da ‘travestili’ kampanya yapan Demirtaş kazandı”

LGBTi dernekleri: Lafı fazla uzatmaya gerek yok yine 'kaybedeceğimizi' bilsek yine Demirtaş derdik çünkü seçimleri aslında biz (ötekiler) kazandık

12 Ağustos 2014 18:39

Cumhurbaşkanlığı seçiminde Selahattin Demirtaş’a destek veren LGBTİ örgütleri seçimleri “ LGBTİ’leri savunmak oy kaybettirmiyor. Seçimi biz, yani ötekiler kazandı” sözleriyle değerlendirdi.

Cumhurbaşkanlığı seçimleri ilk turda sonuçlandı. Başbakan Tayyip Erdoğan, oyların yüzde 51.65’ini alarak birinci oldu. CHP ve MHP’nin çatı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu ise beklenen başarıyı gösteremeyerek yüzde 38.56’da kaldı.

Seçim sürecinde 13 LGBTİ örgütünün “amasız ve ancaksız eşit yaşam, cinsel özgürlükçü toplum için” desteklediği Halkların ve Değişimin Adayı Selahattin Demirtaş ise partisi HDP ve öncellerinin daha önce ulaşamadığı bir oy oranına ulaştı. Demirtaş yüzde 9.78’lik oy oranıyla genel seçimlerde uygulanan yüzde 10’luk seçim barajını zorladı.

Seçim sonuçlarını Demirtaş’a destek açıklaması yapan LGBTİ örgütlerinden Dersim Roştîya Asmê, Kars Homofobi ve Transfobi Karşıtı Platform ve Gaziantep ZeugMADİ KaosGL.org’dan Yıldız Tar’a değerlendirdi.

 

‘LGBTİ’leri savunmak oy kaybettirmiyor’

 

Loren Elva, Dersim Roştîya Asmê LGBTİ Oluşumu: İlk defa halkın oylarıyla yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yeni yaşam çağrısının adayı Selahattin Demirtaş yüzde 9.76’lık bir oyla güçlü bir biçimde belirmiş oldu. Esas olarak iki siyasi çizgi ekseninde gerçekleşen seçim, halkçı çizgisiyle HDP ile halkın üstünde tepinmeye çalışan AKP İle CHP-MHP çatı siyasi çizginin mücadelesi biçiminde sürdü. En açık mağlup, çatı adayı altında birleşen cephedir, çatı çöktü. Seçime katılım oranı düşük olmasına rağmen AKP beklediği oyu alamamıştır. Ege’den Karadeniz’e, Akdeniz’den Trakya’ya, Kürdistan bölgeye kadar her bölgede, her ilde HDP eşitlikçi, özgürlükçü, halktan yana olan adayı Selahattin Demirtaş ile oylarını yükseltmiş oldu.

Seçimden önce HDP’nin ısrarla başarısız bir bileşim olduğunu söyleyenlere HDP’nin yerel seçimler sonrası oylarını hemen hemen iki katına çıkarması aslında ne kadar doğru bir bileşim olduğunu tekrardan göstermiş oldu. Bir diğer yandan LGBTİ haklarını açıktan savunursa eğer oy kaybettirecek diye söylenenlere; Selahattin Demirtaş’ın yerel seçimler sonrası oylarını artırması LGBTİ haklarını savunurken oy kaybettirmediğini göstermiş oldu. Seçimde en büyük desteğini LGBTİ’lerden almış oldu Selahattin Demirtaş.

 

‘Ağrı’da ‘travesti’ fotoğraflı
çalışma yapan aday kazandı’

 

Ozan Uğur, Kars Homofobi ve Transfobi Karşıtı Platform: Klasik olacak ama seçim meselesi gayet de ön gördüğümüz gibi sonuçlandı. Kazanan şudur diye işaret etmektende; kaybedeni söylemek en doğrusu. “LGBTİ haklarını savunmaya toplum hazır değil” diyen homofobik ve ayrımcı bir CHP/MHP kafası vardı mesela. Bu söylem artık kesinlikle LGBTİ’ler için yok olmalı.

Kars Homofobi ve Transfobi Karşıtı Platform olarak Demirtaş’a desteğimizi açıklamıştık zaten. Bizi yanıltmadı gönlümüzün başkanı. Gitti Ağrı’ya “travesti” fotoğraflı seçim reklamı yaptırdı. Serhat bölgesinin en tutucu illerinden birinde bu reklamlar olay oldu. Transfobikler atladı, Demirtaş inatla devam etti.

Seçim süreci zaten faşistini, ayrımcısını görmemizi yeteri kadar sağlarken; Türkiye ve Kürdistan genelinde ama özellikle de “Türk” şehirlerde oylarını ikiye katlayan Demirtaş umut oldu. Ne için umut oldu? İşçiler, emekçiler, köylüler, kadınlar, LGBTİ’ler ve bu topraklarda yaşayan herkesin bir ayda onca ayrımcı söyleme karşı nasıl da “vicdanını dinler ve birleşir”i öğretti dobralığıyla. Hele de biz “ibneler” siyasetçilerin “topluma duyarlı homofobilerine” bunca alışmışken…

Selahattin Demirtaş tek başına kazanmadı elbette. Onu destekleyen herkes kazandı. Ama bence en çok da; desteğini açıkça, korkmadan açıklayan LGBTİ örgütleri kazandı. Onca tehdite ve ayrımcı söyleme rağmen, dediğim dedik bizler kazandık.

 

‘Seçimleri ‘kazanan’ ötekiler oldu’

 

Eyüp Çakır, Gaziantep ZeugMADİ: Milyonlarca insan için her zamanki gibi hüsranla sonuçlanan seçimler toplumun öteki tarafında kalmış, kıyıda köşede kimlikleri görünmeyen merkezin dışındakiler için merkeze bir adım daha yaklaşılarak sonuçlandı. Adım adım geliyoruz zira. Bir kişi, on kişi, bin kişi, milyonlarca kişi olarak çoğalıyoruz açlığını en çok hissettiğimiz radikal bir demokrasi için.

Ben seçimin kazanan tarafındaydım. Çünkü daha önce hiç olmadığı kadar Türkiye’nin onda biri benim taleplerime yani Selahattin Demirtaş’a “evet” dedi. Bana göre devrim niteliğinde olan bu ilerleme güzel günlerin çok da uzak ve imkansız olmadığını gösteriyor. Alınlarının teriyle, yaladıkları mürekkepler ile bugüne kadar böylesine bir başarıya gelmiş bir siyaset Türkiye halkları için umut verici.

Yıllardır demokrasinin ayaklar altında olmasından dem vuran ama bunun için hiçbir şey yapmayan sözüm ona sosyal demokratlar bir yana dursun; Türkiye’de ezilen kesimler için hak talebinde bulunanlar tercihini bu seçimlerde belli etti. Bu kesimler tam da Demirtaş’ın ağzından sürekli dökülen kadın, işçi, emekçi, LGBT, ekolojistler, Ermeni, Kürt, Türk, Alevi, Sünni, gayrimüslim yurttaşlardı. Zaten yıllardır verdiğimiz mücadeleyi bazılarına göre “bir nebze” de olsa dile getiren Demirtaş’a olumlu karşılık vermeseydik başka hangi günü bekleyecektik. Aktivisti olarak yer aldığım ZeugMadi LGBT oluşumu da tam da politik duruşuna göre bir karar verdi. Anti-militarist, antifaşist, antikapitalist bir oluşum olarak Demirtaş’tan başkasını tercih edemezdik.

Lafı fazla uzatmaya gerek yok yine “kaybedeceğimizi” bilsek yine Demirtaş derdik çünkü seçimleri aslında biz (ötekiler) kazandık.