Avrupa Birliği, Türkiye ile 2016 yılında imzalanan mülteci anlaşması kapsamında söz verdiği ikinci 3 milyar euroluk yardım dilimine onay verdi. Brüksel'de düzenlenen AB liderler zirvesinden göç konusunda anlaşılan ortak metinde Türkiye'deki Suriyeli mülteciler için yapılacak yardımın ikinci kısmının ödenmesi yönünde karar alındı.
Zirvede Türkiye'deki Suriyeli mülteciler için yapılacak ikinci 3 milyar euroluk yardımın 2 milyar eurosunun AB'nin bütçesinden karşılanması kararlaştırılırken, geri kalan 1 milyar euro da üye ülkelerin bütçesinden sağlanacak. 2015'te çoğunluğu Ege Denizi üzerinden Türkiye'den Yunan adalarına geçişle gerçekleşen AB'ye mülteci akınından sonra AB, Türkiye ile bir mülteci anlaşması üzerinde mutabık kalmıştı. Bu anlaşma kapsamında AB, Türkiye'deki Suriyeli mültecilerin yaşam koşullarını iyileştirmek için iki adet 3 milyar euroluk bir yardım sözünde bulunmuştu.
Türkiye'ye Suriyeli mülteciler için destek programı dahilinde AB, 2016 yılının başı ile 2017 yılının sonu arasında 72 proje ile 3 milyar euro değerinde anlaşma imzalamıştı. Avrupa Komisyonu'nun verilere göre Aralık 2017 itibarıyla bu projelere 1 milyar 85 milyon euro ödendi.
Çavuşoğlu: Umarım bu kez daha hızlı olur
Konuyla ilgili NTV canlı yayında soruları yanıtlayan Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, AB'nin ikinci kısım yardım miktarının ilkinden daha hızlı gelmesini umduklarını söyledi. Çavuşoğlu, "İlk 3 milyar euro 2016 sonucu olarak aktarılacaktı ancak henüz hepsi gelmedi. Son dönemde hızlandırıldı. 2018 yılı sonuna kadar vermeyi taahhüt ettikleri 3 milyar euronun onayı çıktı. Umarım para aktarma hızı bu kez daha hızlı olur" dedi.
AB Dönem Başkanlığı görevini, Türkiye'nin AB üyeliği konusunda negatif söylemlerde bulunan Avusturya'nın 1 Temmuz itibarıyla altı aylığına devralmasını değerlendiren Çavuşoğlu, bu dönem içerisinde Türkiye'ye dair AB tarafından olumlu adımlar atılacağını düşünmediklerini belirtti. "Özellikle fasılların açılmasında önemli bir adım beklemiyoruz" diyen Dışişleri Bakanı, "Avusturya dönem başkanlığı sona erdikten sonra daha olumlu bir sonuç olacağını düşünüyoruz" değerlendirmesini yaptı.
Brüksel'de hangi konularda anlaşma sağlandı?
Brüksel'de Cuma sabahı erken saatlere kadar süren AB liderler zirvesinde anlaşma sağlanan konuların başında "tahliye platformları", göçmenler için "kontrollü merkezler" ve AB'nin dış sınırlarını tehlikelere karşı kuvvetlendirme geldi. Anlaşma kapsamında Avrupalı liderler Akdeniz üzerinden yapılan geçişleri azaltmak için uluslararası sularda kurtarılan göçmenler için Avrupa toprakları dışında kurulması planlanan "bölgesel tahliye platformları"nın oluşturulmasının "hızlı bir şekilde araştırılması" konusunda anlaştı. AB'ye iltica talebinde bulunabilecek göçmenler ile düzensiz göçmenler arasındaki ayrımın yapılmasının hedeflendiği merkezler için henüz gönüllü olan bir ülke çıkmadı.
Ayrıca liderler AB içerisinde bulunan göçmenlerin yine AB içerisindeki bir "kontrollü merkeze" gönderilebilmesi konusunda anlaştı. Bu merkezlerde göçmenlerin durumun irdelenmesi, iltica talebi kabul edilirse AB içerisindeki bir ülkeye yerleştirilmesi, uygun değilse de ülkesine geri gönderilmesi planlanıyor. AB bütçesi tarafından finanse edilecek bu merkezlerin hangi üye ülkede kurulacağı gönüllülük esasına dayandırıldı. Anlaşmada ayrıca AB üye ülkeleri arasında göçmen hareketinin artırılması konusuna da değinildi.
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) ve Uluslararası Göç Örgütü (IOM) ile daha fazla işbirliğinin yürütülmesine söz verilen anlaşmada, aynı zamanda Avrupa sınır koruma teşkilatı olan Frontex'e daha fazla fon ayrılmasına karar verildi, ancak bu miktarın ne kadar olacağı belirtilmedi. Anlaşılan konular arasında AB'nin Afrika ülkeleri için oluşturduğu fona daha fazla para aktarması kararı da bulunuyor. AB'ye göçü, Afrika'ya yatırım yaparak azaltmayı hedefleyen fona 500 milyon euro para aktarılacak.
BM, AB'nin kararlarına temkinli
BM'nin yardım örgütlerinden AB'nin göç konusunda vardığı anlaşmayla ilgili temkinli açıklamalar geldi. Konuyla ilgili Cenevre'de UNHCR adına açıklama yapan Charlie Yaxley, iltica konusunda daha işbirlikçi ve uyumlu her sonucu desteklediklerini belirtti. Yaxley, amacı ve önceliği denizde hayat kurtarmak olan sonuçları özellikle desteklediklerini ifade etti.
IOM adına açıklama yapan Leonard Doyle ise "herhangi bir çözümün bir Avrupalı çözüm" olması gerektiğini belirtti. Doyle, "Biz harici işlem yapma merkezlerinden bahsetmiyoruz, burası en önemli konu… Bu merkezler Avrupa'da yer almalı" dedi. Doyle ayrıca denizden kurtarılan göçmenleri tahliye etme noktalarının bölgede güvenliğin olmaması ve hukukun işlememesi nedeniyle Libya'da olmaması gerektiğini aktardı.
DW,rtr,AFP,dpa/DÇÜ,ÖA
© Deutsche Welle Türkçe