Dünya

ABD'nin Golan kararı, Gazze Şeridi'nde gerginlik; Netanyahu seçim öncesinde elini mi güçlendiriyor?

İsrail, seçimlere 2 hafta kala hareketli bir dönemden geçiyor

26 Mart 2019 11:53

T24 Dış Haberler
Gonca Tokyol

İsrail'i 9 Nisan’da bekleyen gergin seçim öncesinde, ABD Başkanı Donald Trump Başbakan Binyamin Netanyahu’nun nezaretinde Golan Tepeleri'nde İsrail'in egemenliğini tanırken, Gazze Şeridi'nde ise gerilim yükseldi. 

ABD Başkanı Trump, pazartesi günü Netanyahu’nun da bulunduğu Beyaz Saray’daki törende imzaladığı deklarasyonla birkaç gün önce yaptığı “ABD'nin İsrail'in Golan Tepeleri üzerindeki egemenliğini tanımasının zamanı geldi” açıklamasını resmiyete döktü.

Suriye’nin "egemenliğine bariz bir saldırı” olarak nitelendirdiği, İsrail'in Golan Tepeleri üzerindeki egemenliğinin tanınması kararının ardından Netanyahu, “İsrail’in şimdiye kadar Trump kadar iyi bir dostu olmadı” ifadesini kullandı. Görüşmede iki liderin benzer şekilde giyindiği, -siyah takım elbise ve kırmızı, ipek kravatlar- görülürken; Trump, ‘özel bir insan’ olduğunu söylediği Netanyahu’ya takma ismi olan “Bibi”yi kullanarak hitap etti.

"Trump, Netanyahu’ya Beyaz Saray’da de-facto seçim kampanyası yürütme şansı verdi"

CNN International, ikili arasındaki görüşmeye dair “Başkan Trump, Netanyahu’ya hem devam eden skandal karşısında geçici bir sığınak hem de Beyaz Saray’da de-facto şekilde seçim kampanyası yürütme şansı verdi” yorumunda bulundu.

"Ancak Kral Bibi, bir Amerikan liderini şahince politikaları uygulamaya ikna edebilir"

The Guardian’da yayınlanan Oliver Holmes ve Julian Borger imzalı analizde de, “İsrail’deki seçimler, Netanyahu’nun son günleriymiş gibi hissettiriyor olabilir. Ama yolsuzluk suçlamalarını savuşturmakla mücadele etse de Netanyahu oyun dışında düşünülemez. Makamda 13 yıl geçirdi ve şimdi de elinde Trump kartı var” dendi. Golan Tepeleri kararı öncesinde ABD’nin Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıdığının da hatırlatıldığı analizde şu ifadelere yer verildi:

“Golan kararı, Netanyahu’nun seçim kampanyasının ana mesajına yeni bir güç verdi. O mesaj da şu: Ancak ‘Kral Bibi’, bir ABD başkanının seleflerinin Orta Doğu’daki barış için yıkıcı olarak nitelendirdiği, Suriye, İran ve Filistin’le ilgili şahince politikalarını uygulamaya ikna edebilir.”

Netanyahu, ülkesindeki seçim çalışmalarında da devasa billboardlarda Trump’la el sıkışırkenki fotoğrafları kullanılıyor ve mesaj basit: Farklı Bir Lig.

ABD Başkanı Trump ise Netanyahu’nun seçim kampanyasına resmi bir destek verdiğini reddediyor. Hatta, perşembe günü yaptığı açıklamada 9 Nisan’daki seçimlerden ‘çok da haberdar olmadığını’ savunmuştu. Guardian’a konuşan, ABD Dışişleri Bakanlığı’nda Yakın Doğu ilişkileri konusunda üst düzey görevler üstlenmiş olan Tamara Cofman Wittes ise şu yorumda bulunuyor:

“İsrail’deki seçimlere aktif olarak dahil olduğunu söyleyemezsiniz. Ancak birbirlerini politik olarak ve sözleriyle destekliyorlar.”

Eski ABD Başkanı Barack Obama, 2015 yılındaki seçimler öncesinde ‘tarafsızlığa ve içişlerine müdahale anlamına gelebileceğine’ dikkat çekerek Netanyahu’yla görüşmeyi reddetmişti.

Trump'ın Golan kararı başta Birleşmiş Milletler olmak üzere Türkiye ve Rusya'nın da aralarında bulunduğu çok sayıda politik aktör tarafından kınandı. BM’den yapılan açıklamada kurumun İsrail’in Golan’daki varlığını ‘işgal’ olarak nitelendiren tutumunda herhangi bir değişiklik olmadığına vurgu yapılırken; Rusya ise tanıma kararının bölgede yeni bir gerilim dalgası yaratabileceği endişesini dile getirildi. Türkiye Dışişleri Bakanlığı ise kararın ‘hükümsüz’ olduğunu belirterek “Esefle karşılıyor ve şiddetle kınıyoruz" açıklamasında bulundu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Trump’ın Golan Tepeleri’yle ilgili perşembe günü yaptığı açıklamaya sert çıkarak buna ‘asla izin verilmeyeceğini’ söylemiş ve Ankara-Washington hattında gerginlik ihtimali karşısında, -diğer bir dizi etkenle birlikte- Türk Lirası ABD Doları karşısında yüzde 5’e varan oranda değer kaybetmişti.

Gazze Şeridi'nde gerginlik

Trump ülkesinin İsrail-Filistin başlığındaki politikalarını son attığı adımlarla tamamen farklı bir noktaya taşırken; Gazze Şeridi'nde ise tansiyonu yüksek günler yaşanıyor. 

Pazartesi günü Gazze’den atılan bir füze Tel Aviv’in kuzeyindeki bir eve isabet etti ve 3’ü çocuk 7 kişi yaralandı. Hamas, saldırıyı kendilerinin gerçekleştirmediği açıklamasında bulunurken İsrail ordusu ise günün ilerleyen saatlerinde ve gece boyunca ‘Hamas hedefi’ olarak nitelendirilen noktaları vurdu.

Hamas, Mısır'ın arabuluculuğunda ateşkes ilan edildiğini ve pazartesi yerel saatle 22:00 itibariyle bu uyarda davranılacağını açıklasa da; İsrail jetlerinin bombardımanı gece boyunca devam etti. İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF), "Hamas'ın İsrail'deki sivillere roket atarak saldırdığına ilişkin" bir video da paylaştı ve ordudan yapılan açıklamada, roketlerden bazılarının hava savunma füzeleriyle engellendiği, bazılarının da açık alanlara düştüğü belirtildi. İsrail'den ateşkes konusunda ise herhangi bir yorum gelmedi. 

"Netanyahu, 'güvenlik şahini' ününü pekiştirmek istiyor ancak kampanyasına darbe de inebilir"

Dış politikadaki gerilimlerin ve askeri müdahaleler ile çatışmaların siyasilerin ülke içindeki destek oranlarına doğrudan etkisi olduğu bilinen bir gerçek. New York Times'taki bir yazıda ise Gazze Şeridi'nde İsrail ile Hamas arasında tırmanan gerilimin Netanyahu'yu 9 Nisan'da yapılacak seçimler öncesi bir sınavdan geçirdiği yorumu yapıldı. NYT, Netanyahu'nun eğer Gazze'ye yönelik sert adımlar atarsa, ulusal güvenlik 'şahini' olarak saldığı ününü de pekiştirebileceğini vurguladı, "Ancak bu seçenek, İsrail'in ağır roket ateşi altında kalmasıyla, ölüm ve yaralanmalarla sonuçlanırsa, kampanyasına darbe vurabilir ve destek kaybedebilir" notunu düştü. 

İsrail Başbakanı, Washington’a 4 günlük bir gezi için pazar günü ulaşmıştı. Ancak, Gazze Şeridi’nde yaşananların ardından pazartesi günü seyahatini kısa keserek ülkeye dönme kararı aldı ve ülkesinin saldırıya yanıtının sert olacağını söyledi. 

İsrail, Suriye'ye ait Golan Tepeleri'ni 1967'de işgal, 1981'de ilhak etmişti. İşgal sonrası bölgede yaşayan Suriyeli Arap nüfusun çoğu çatışma sırasında kaçmak zorunda kalmış, uluslararası toplum da İsrail'in ilhak kararını tanımamıştı.

9 Nisan'da Netanyahu ve partisi Likud, seçimler öncesi yeni oluşan muhalefet ittifakıyla mücadele içinde. Merkezdeki ittifakın başında ülkenin eski genelkurmay başkanı Benny Gantz ile eski gazeteci, siyasetçi Yair Lapid var.