Dünya

ABD, küresel iklim krizi mücadelesine döndü: Paris İklim Anlaşması neden önemli?

Joe Biden'ın ilk adımlarından biri Donald Trump'ın çekildiği Paris İklim Anlaşması'na dönmek oldu

21 Ocak 2021 10:57

T24 Dış Haberler

ABD Başkanı Joe Biden, görevine başladığı ilk günde Donald Trump döneminde ABD'nin çekildiği Paris İklim Anlaşması'na yeniden katıldıklarını duyurdu. Biden'ın iklim kriziyle mücadelede küresel anlamda en önemli görülen çabalardan birine dönme kararını değerlendiren Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, "ABD'nin iklim değişikliğiyle mücadelede 2050 yılına kadar sıfır karbon salımı hedefine ulaşılmasındaki küresel çabalarını hızlandırmasını dört gözle bekliyorum" dedi. 

ABD, Donald Trump döneminde iklim krizi şüpheciliğiyle karşı karşıya kalmış, Trump'ın kararıyla 200'den fazla ülkenin imzaladığı Paris İklim Anlaşması'ndan çekilmişti. Küresel ısınmayı tetikleyen ikinci ülke konumundaki ABD'nin anlaşmadan çekilmesi tepkilere neden olmuştu. 

Joe Biden, seçildiği günden bu yana iklim kriziyle mücadelenin yeni yönetimin gündemindeki ana maddelerden biri olacağını tekrarlarmış, Trump'ın çekildiği anlaşmaya geri döneceğini söylemişti. 

Dün yemin ederek göreve başlayan Biden'ın ilk adımlarından biri Paris İklim Anlaşması'na dönmek oldu. 

Paris İklim Anlaşması neden önemli?

İklim kriziyle küresel mücadelede temel olarak görülen 2015'te onaylanan Paris İklim Anlaşması, sera gazı emisyonunu 2030'a kadar 56 milyar ton düşürmeyi hedefliyor. Bu hedefle küresel sıcaklık artışının yüzyılın sonuna kadar 2 derecenin altında tutulması isteniyor. Hukuki olarak bağlayıcılığı olmayan anlaşma çerçevesinde her ülkenin kendi iklim hedefleri bulunuyor.

2016 yılında Fransa’nın başkenti Paris'te düzenlenen İklim Zirvesi Konferansı'nda (COP21) üzerinde mutabakat sağlanan anlaşmanın, çevre konusunda bugüne kadar varılan en kapsamlı metin olduğu belirtiliyor.

Anlaşmaya göre, fosil yakıtlarının kullanımı kısaltılarak sera gazı emisyonları azaltılarak küresel sıcaklık artışının 1,5 ila 2 derecede kalması için çaba gösterilecek. Metin, sera gazları emisyonunun düşürülmesi ile ilgili olarak ulusal düzeydeki planların beş yılda bir gözden geçirilmesini öngörürken, gelişmekte olan ülkelerin bu alandaki mücadele için yılda en az 100 milyar dolar destek aktarması hedefleniyor.

Anlaşmada, iklim değişikliğinin olumsuz etkilerine karşı hazırlıklı olunması ve sera gazları emisyonunu azaltan çevreci ve sürdürülebilir ekonomilerin desteklenmesi gibi maddeler de yer alıyor. Küresel sıcaklık artışının düşürülmemesi halinde kuraklık, çölleşme, bitki ve hayvan nesillerinin yok olması ve deniz seviyesinin yükselmesi öngörülüyor. Bu anlaşma ile fosil yakıtların kullanımın azaltılması hedefleniyor.

BM'den kutlama

Biden'ın Paris İklim Anlaşması'na dönme kararının ardından Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, yaptığı yazılı açıklamada, ABD'nin iklim değişikliğiyle mücadelede 2050 yılına kadar sıfır karbon salımı hedefine ulaşılmasındaki küresel çabalarını hızlandırmasını "dört gözle beklediğini" söyledi. 

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Britanya Başbakanı Boris Johnson gibi liderler de iklim kriziyle mücadeleye dönen ABD'yi tebrik etti.