İranlı öğrenciler, İran-ABD ilişkilerinin kesilmesinin 30. yılını kutladı.
ABD'nin Tahran'daki eski büyükelçiliği önünde bugün toplanan bir grup öğrenci, bu ülkeyle ilişkilerin kesilmesinin 30. yıl dönümünü dolayısıyla gösteri düzenledi.
Öğrenciler, ABD'nin son beş başkanının posterleri ve Washington yönetimini protesto eden ifadelerin yazılı olduğu dövizler taşıdı.
"ABD'ye ölüm", "Obama'ya ölüm", "Değişim yalandır", "ABD iki yüzlü davranıyor", "Şeytanla müzakere edilmez" sloganları atan öğrenciler, okudukları bildiride de Washington yönetimiyle müzakere edilmesine karşı olduklarını belirtti.
İsrail, İngiltere ve NATO'yu eleştiren konuşmalar yapan öğrenciler, dünyanın birçok yerinde mazlum insanların kanlarının akmasında bu ülkeler ile NATO'nun rolü olduğunu savundu.
Konuşmaların ardından öğrenciler, ABD Başkanı Barack Obama ve diğer dört başkanın fotoğraflarını ateşe verdi.
Bir ileri, bir geri
İran'da Şah rejiminin sona erdiği 1979'a kadar dost ve müttefik olan Washington ve Tahran yönetimleri, bu tarihten sonra bölgesel ve uluslararası birçok konuda karşı karşıya geldi.
ABD'nin İran'ı "şer üçgeninin bir parçası", İran'ın da ABD'yi "büyük şeytan" olarak nitelemesi günümüze kadar sürse de son dönemlerde artan bir şekilde her iki taraftan da "müzakere" sesleri duyulmaya başladı.
Yeni Beyaz Saray yönetiminin açıkça "müzakereden ve ilişkileri düzeltmekten" bahsetmesi ve Obama'nın bir süre önce Hicri Şemsi 1388. yıla giren İran halkına hitaben Farsça olarak "Yeni yılınız ve Nevruz Bayramınız kutlu olsun" şeklinde tebrik mesajı yayımlaması, iki ülke ilişkilerinin düzeltilmesi yolunda "ileri bir adım" olarak yorumlandı.
Ancak Başkan Obama'nın İran'a karşı 1995'ten beri uygulanan yaptırımları 13 Martta bir yıl daha uzatma kararı ve en son olarak ABD Hazine Bakanlığının altı İran şirketini daha kara listeye aldığını açıklaması, "geri bir adım" olarak değerlendirildi.
ABD'den gelen "dostluk mesajlarına" temkinli yaklaşan İran ise, Beyaz Saray yönetiminin "değişim" vaadinin gereklerini yerine getirmesi ve gerçek anlamda siyasetlerini değiştirmesi halinde müzakerelere hazır olduğunu belirtiyor.
BM Güvenlik Konseyinin daimi beş üyesi ile Almanya'nın dün Londra'da yaptıkları toplantıda bir sonraki müzakerelere İran'ı davet etme kararı almaları ve ABD'nin de nükleer müzakerelere doğrudan katılacağını açıklaması da "yeni bir gelişme" olarak düşünülebilir.
Obama'nın, göreve başlamasından sonraki süreçte, en azından şimdilik sözde de olsa eskiden farklı bir İran politikası izlendiğini söylemek mümkün.
İlişkileri kesen taraf olarak ABD'nin bundan sonraki politikasının, bir diğer ifadeyle uygulamaya yönelik adımlarının ilişkilerde belirleyici olacağını söylemek güç olmasa gerek.
ABD'nin Tahran'daki Büyükelçiliğinde görevli 52 Amerikalının, 4 Kasım 1979-21 Ocak 1981 tarihleri arasında 444 gün rehin tutulması, iki ülke arasında diplomatik ilişkilerin kesilmesine neden olmuştu.
Tahran ve Washington yönetimleri arasında 30 yıldır doğrudan diplomatik ilişki bulunmuyor.
ABD'nin İran'daki menfaatlerini temsil ve koruma görevini İsviçre'nin Tahran Büyükelçiliği yürütüyor.
