-Abbas: 64 yıldır cezalandırılıyoruz TEL AVİV - 29.10.2011 - Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas, Birleşmiş Milletler'in 1947 yılında Filistin topraklarını bir Filistin bir de Yahudi devletine paylaştırma planını reddetmekle Arap Dünyası'nın hata yaptığını söyledi. Filistin Devlet Başkanı, İsrail'in Kanal 2 televizyonuna verdiği söyleşide, "Arap liderliğinin bunu reddetmesi çok büyük, tarihi bir hataydı. Bu bizim ve tüm Arap ülkelerinin hatasıydı. Ama bu hata, onların (İsrailliler) bizi 64 yıldır cezalandırmalarını haklı göstermez" dedi. O dönemde, İngiliz mandası altındaki Filistin'i paylaştırmak için BM tarafından hazırlanan planın Filistinliler ve Araplar tarafından reddedilmesi yaygın çatışmaları tetiklemiş, İsrail'in ertesi yıl bağımsızlığını ilan etmesi de Arap ülkelerinin müdahalesine yol açmıştı. Netanyahu hükümetinin Filistinlilerle barış konusundaki samimi görüşmeler yapma niyeti konusunda karamsarlığını dile getiren Abbas, İsrail Başbakanı'nı barış sürecinin ilerlemesinin önünde engel olmakla da suçladı. Netanyahu ile Kudüs'teki ikametgahında 5 saat görüşüp onu sınırlar konusunda müzakerelere başlama konusunda ikna etmeye çalıştığını belirten Abbas, "Ama o (Netanyahu) hayır dedi. Ben güvenlik konusunu müzakere etmek istiyorum dedi. Onun güvenlik stratejisi nedir? O Ürdün Vadisi'nde ve Golan Tepeleri'nde bir 40 yıl daha kalmak istiyor. Bu konsept, bana göre işgale devamdır" diye konuştu. Filistinlilerin BM'ye yaptıkları başvurunun, İsrail'le barış görüşmelerinin önünde bir engel olmadığını da vurgulayan Abbas, "Biz, dünya ülkelerindeki dostlarımızdan, bizim lehimize oy kullanmalarını istedik. Bir devlete sahip olmak bizim de hakkımız ve bu barış masasına dönüp müzakereler yapmayacağımız anlamına gelmiyor" dedi ve şöyle devam etti: "Bu müzakerelerle, BM'den talebimiz arasında bir çelişki yok. Eğer biz ülkemizin tanınmasını sağlarsak, müzakere masasına hemen dönmeye hazırız. Çünkü (İsrail'le) tüm kilit mevzuların çözümü konusunda başka bir yol da yok." Abbas, 6 önemli konunun yanı sıra İsrail cezaevlerindeki Filistinli tutukluların serbest bırakılmasına ilişkin nihai bir anlaşmanın, iki taraf arasındaki uzlaşmazlığın sonu olacağını da temin etti. BM Güvenlik Konseyi'ndeki oylamada, Konsey'in 15 üyesinden gereken 9 oyun sağlanamayabileceğini de ifade eden Abbas, Filistin'in üye devlet olarak tanınma kararını ABD'nin veto edeceğini söyledi, ancak çoğunluğun desteğinin bir tartışma noktası yaratacağını dile getirdi. İsrail'in eski Başbakanı Ehud Olmert döneminde, 2008 yılında iki taraf arasında bir anlaşmaya çok yaklaştıklarını da anlatan Abbas, "Bu çok iyi bir fırsattı. Eğer Olmert 2-3 ay daha görevinin başında kalsaydı, bir anlaşmayı tamamlamış olabilirdik" dedi. Abbas, Olmert'in o dönem müzakereler sırasında Batı Şeria'nın yüzde 93.5'inden çekilmeye hazırlandığını, buna karşılık Filistinlilerin de Batı Şeria'da yüzde 1.9 oranında toprağı vermeyi önerdiklerini anlattı. Hamas ile müzakerelere de değinen Filistin Devlet Başkanı, "Hamas da Filistin halkının bir parçasıdır. İsrail kabul etsin etmesin, onlar bizim muhalefetimiz. Dünyanın her ülkesinde de muhalefet vardır, öyle değil mi" dedi. Abbas, Hamas ile Filistin yönetiminin uzlaşma anlaşması imzaladığını ve birlikte çalıştıklarını da dile getirdi. Abbas, barış süreciyle ilgili herhangi bir gelişme sağlanmaması durumunda, Filistinlilerin bir diğer intifada başlatabileceği yolundaki iddiaları da reddetti. Abbas, "Biz barışçıl müzakerelerden yanayız. Bizim ideolojimiz, politikamız ve Filistinlilerin kültürü budur. Biz şiddete dönmeye hazırlanmıyoruz" dedi.
