Almanya, 1 Aralık'ta gerçekleştirilecek 7. Uyum Zirvesi'ne hazırlanıyor. Ülkede yaşayan göçmenlerin çoğulcu topluma uyumunu hedefleyen uyum zirveleri genelde, tek taraflı olmakla ve göçmenlerin taleplerini yeterince yansıtamamakla eleştiriliyordu. Bu yılki zirvenin en önemli farkı, göç ve uyum bakanlığında önceki uyum zirvelerini sert bir dille eleştirilen Sosyal Demokrat Parti'den Türk kökenli bir bakanın oturuyor olması.
Almanya'nın Göç, Mülteciler ve Uyumdan Sorumlu Devlet Bakanı Aydan Özoğuz, Sosyal Demokrat Parti (SPD)'de Genel Başkan Yardımcısı ve parti grubunun uyum sorumlusu olarak, Hristiyan Demokrat Birlik Parti ile yürütülen koalisyon görüşmelerinde oldukça öne çıkmış bir isim. Özoğuz, özellikle çifte vatandaşlığın kabulü ve opsiyon modelinin kaldırılması yönünde gösterdiği yoğun çaba ile biliniyor. Ancak gerek çifte vatandaşlıkta istenen neticeye ulaşılamaması gerekse bakanlık koltuğunda geçmişe oranla daha çekimser bir politika izlemesi, Özoğuz'un kamuoyunda sıkça eleştirilmesine neden oldu.
'Çifte vatandaşlık sorununu çözen biziz'
Bakan Özoğuz ise, bu eleştirilerin haksız yaklaşımlar olduğunu savunuyor. Özoğuz, partisinin hükümet ortağı olduğunu belirterek, artık sadece eleştirmediklerini, değişim yönünde de ciddi girişimler ortaya koyduklarını kaydediyor. Bakan, bu çerçevede göçmenlere yönelik çıkarılan pek çok kanunun altında bakanlığının imzası olduğunu ifade ediyor. Yasaların çoğunun ilk etapta farklı olduğunu belirten Bakan girişimleriyle bu yasalarda değişikliğe neden olduklarını şu sözlerle örneklendiriyor: “Çifte vatandaşlık yasasına bakarsanız ilk etapta her gencin Almanya'da, doğduğunu, okula gittiğini, yaşadığını, ispatlaması gerekiyordu. Biz, onu tam tersine çevirdik. Sadece bakanlığın herhangi bir şüphesi uyanırsa; bu kişi burada yaşamadı ya da okula gitmedi şeklinde, o zaman resmi kurumlarca davet edilebilirler. Ama artık burada doğup büyüyen gençler 20 Aralık itibariyle iki vatandaşlığını da muhafaza edebilecek ve bunu hayata geçiren biziz.”
'Bakanlıklar göçmen gençlere açılmalı'
Aydan Özoğuz, uyum zirvelerinin göçmenlerle bir araya gelmek, onların sorunlarını ve taleplerini somutlaştırmak için iyi birer fırsat olduğunu belirtiyor. Özoğuz, zirvenin Başbakan Angela Merkel himayesinde gerçekleştirildiğinin altını çizerek, zirveyi Göç ve Uyum Bakanlığı’nın şekillendirmediğini, ama eleştiri ve önerilerini Başbakan ile paylaştıklarını kaydediyor. Bakan Özoğuz, bu bağlamda göçmenlerle ilgili sorunların genel çerçeveden özel çerçeveye indirgenmesi taleplerinin kabul gördüğünü ve zirvede ağırlıklı olarak göçmen gençlerin eğitim ve meslek edinme sorunlarına yer verileceğini aktarıyor.
Göçmen gençlerin farklı alanlardaki eğitim ve meslek edinme deneyimlerinin normal şartlarda seyretmediğini kaydeden Bakan, çok iyi notlar alsalar da, bu konuda zorluklar yaşadıklarını vurguluyor. Özoğuz:”Bu nedenle burada bir değişiklik yapılması gerektiği düşüncesindeyiz; farklı bakanlıkların projelerle, yeni programlarla bunu düzeltmeleri gerekiyor. Zirvede bunu dile getireceğiz” diyor.
Aydan Özoğuz, 7. Uyum Zirvesi'nin göçmen gençlere ithaf edildiğinin ve onların gelecek perspektifine ışık tutmak istediklerinin altını çiziyor. Özoğuz, bunun için ilgili zirvede Almanya'nın çeşitli yerlerinden gelen işverenler, göçmen kurum ve kuruluşlarıyla bir araya gelineceğini ifade ediyor. Bakan, bu sayede göçmen kökenli gençlerin meslek eğitim olanaklarını artırmak ve işverenleri bu konuda teşvik etmek üzere bir yol haritası çıkarılacağını kaydediyor. Özoğuz ayrıca, bakanlıklarda eğitim gören göçmen kökenli gençlerin tespiti ve sayılarının artırılmasını da hedeflediklerini belirterek, bu konuda ilk adımın içişleri bakanlığından geldiğini dile getiriyor:” İçişleri bakanlığı kendi araştırmasını başlatıyor. O tecrübeden sonra diğer bakanlıklar faydalanarak, devam edecekler. Önce bakmamız lazım, bakanlıklarda nereye kadar gelebildi göçmenler? Ne tür yükselme imkânları sunuluyor ya da sunulmuyor? Bunu tam olarak bilmiyoruz, aşağı yukarı tahminler yürütüyoruz. Ayrıca bu araştırmanın neticeleri ortaya çıktığı zaman, belli bir hedef sayı konmasını bekliyorum. Yani bugün bir bakanlıkta göçmenlerin sayısı yüzde on oranında ise iki yıl sonraki hedef yüzde 20 olmalı. Böyle düşüncelerin doğmasını bekliyoruz.“
