Spor

5 gazeteden 13 köşe yazarı Beşiktaş'ın zaferini yazdı

İlker Yasin: Takım ruhu ile sosyalist ama bireysel anlamdaki bazı isimleriyle kapitalist görüntüsü de veriyor Beşiktaş. Bu Fernandes nasıl oluyor da bu kadar koşuyor

16 Eylül 2013 12:03

Spor Toto Süper Lig'in 4. haftasında deplasmanda Bursaspor'u 3-0 mağlûp eden Beşiktaş, oynadığı oyunla herkesten tam not aldı. Milliyet'ten Attilla Gökçe, Erkan Öncel; Vatan'dan Sinan Engin, Güntekin Onay, Ömer Güvenç; Skorer'den Bilal Meşe; Hürriyet'ten Erman Toroğlu, İlker Yasin, Kenan Başaran; Pas Fotomaç'tan Rıdvan Dilmen, Serdar Yetişmişoğlu, Turgay Yetişmişoğlu ve Fuat Yaman Bursaspor Beşiktaş maçını yazdı.  

5 gazeteden 13 köşe yazarının yazılarının bir bölümü şöyle: 

 

Atilla Gökçe – Milliyet

Bilic’in orkestrası

Slaven Bilic’i kutlamak gerekiyor. Bursaspor gibi deplasmanda karşılaşabileceği en zor rakibe karşı geri adım atmadan, tutucu önlemlere başvurmadan özgür ve akıcı bir oyunu kurguladığı için... Avusturya’dan milli maçta burun kırığıyla dönen Veli Kavlak’ın bir de arka adalesinde arıza çıkınca, Bilic bir tercih sorunuyla karşı karşıya kaldı. Defansif olarak İbrahim Toraman ya da Necip Uysal’ı Atiba ile eşleyebilirdi. Hayır, kolay ezbere başvurmadı Hırvat Hoca... Alışılmış düzeninin biraz dışına çıkıp Oğuzhan’ı sürdü sahaya...

Daha yaratıcı, daha ofansif ve daha etkin oynamanın formülünü böyle yazmıştı. Savunma dörtlüsünün önünde Atiba, Gökhan, Oğuzhan, Fernandes ve Olcay’la zengin bir orta saha ve onların önünde Almeida! Yalnız bu dizilişin ön koşulu vardı: Oğuzhan hem Atiba’ya, hem de Fernandes’e yardım edecekti. O da elinden geleni yaptı, hem ofansif hem defansif, iki rolünü de başarıyla canlandırdı!

Yazının tamamını okumak için tıklayınız

 

Erkan Öncel – Milliyet

Hayal kırıklığı

Beşiktaş takımı 14. dakikada öyle bir gol attı ki bu golün adını ‘Bilic’ yazsak herhalde abartmış olmayız. Çünkü Bilic oyunun 5. dakikasından itibaren kenardan Gökhan Töre’ye, Olcay’a terse uzun oynaması yönünde kendini yırtıyordu. Almeida’nın attığı bu golün Gökhan-Olcay servisi ile gerçekleşmesi Bilic’in oyunu kenardan ne kadar iyi gördüğünün kanıtıydı.

Yazının tamamını okumak için tıklayınız

 

Sinan Engin – Vatan

Kartal şov bu kez Bursa’da

İnanan bir taraftar topluluğu, bir futbolcu topluluğunu ancak böyle havaya sokar ve karşılığını alır. Olimpiyat’a giden binlerce taraftar geçen seneki ‘Feda’ları-medaları dinlemedi, “Bu sene feda diyemezsin” dedi ve takımını destekleyerek inanan bir Beşiktaş yarattı.

Beşiktaş bir futbol takımının yapması gereken her şeyi yaptı. Yardımlaşma, pas, kalabalık hücum, kalabalık savunma ile Bursa’da futbol dersi verdi. Bursaspor kötü değil... Beşiktaş çok iyi olduğu için Bursa’ya şans vermedi, Bursa’ya nefes aldırmadı, pozisyon bile vermedi. 

Yazının tamamını okumak için tıklayınız

 

Güntekin Onay – Vatan

BeşikTAŞ gibi

Beşiktaş, Bursa gibi zorluk derecesi son derece yüksek bir deplasmanda favori gibi başladı, favori gibi oynadı. Teknik direktör Bilic resmen bir devrim yapmış. Böylesine sakin, olgun, organize ve özgüvenli bir takımı bu kadar kısa sürede inşaa etmek kolay değil. Sahaya çok iyi yayılan, ne yaptığını hem top rakipteyken hem de ayağındayken bilen bir Beşiktaş var.

Takım kimyası çok iyi oturmuş durumda. Birbirini tamamlayan pozisyonunun gerektirdiği her şeyi yapabilen bir kadrosu var Beşiktaş’ın.

Yazının tamamını okumak için tıklayınız

 

Ömer Güvenç – Vatan

Mükemmel Beşiktaş

Süper Lig’de 4’te 4 yapan Beşiktaş, tam gaz gidiyor. Bursa çok zor bir deplasman ve kadrosunda iyi futbolcular var. Peki Beşiktaş nasıl farklı kazandı diyeceksiniz? Çünkü dün Bursaspor’un karşısında her yönüyle mükemmel bir Beşiktaş vardı. 

Beşiktaş oynadı, Bursaspor seyretti dersek hiç de abartmış olmayız. Takımda inanılmaz bir yardımlaşma var. Kimin nerede yardıma ihtiyacı var, en uzakta olan bile, “Belki yardımım dokunur” diyerek koşuyor.

Yazının tamamını okumak için tıklayınız

 

Bilal Meşe – Skorer

Ortasahanın zaferi

Kazanan hep haklıdır... 4’te dört yapıyorsa, öyle kılı - kırk yarmanın anlamı yok. Ligin başında zirve adına müthiş bir avantajı yakalamışsa ki, yakaladı, Beşiktaş övgüyü fazlasıyla hakediyor. Bu övgüleri yazmak için tam tamına üç hafta bekledik...

Niye mi?

Trabzon, Erciyes ve G.Antep, galibiyetleri bizi yanıltabilirdi. Çünkü üç takım da Beşiktaş’a zorluk çıkaracak formda asla değildi.

Yazının tamamını okumak için tıklayınız

 

Erman Toroğlu – Hürriyet

Siyah beyaz mahalle baskısı

Teşekkürler Beşiktaş!... Lig başlayalı bir ay oldu koskoca Türkiye Ligi’nde ilk defa düzgün futbol oynayan bir takım seyrettim.

Yardımlaşma dersen var, teknik dersen var, rakibe pres yapma var, oyuna çabuk çıkma var, yani varoğlu var...

Beşiktaş takımında kim kötü oynuyor derseniz, yok! Kötü mücadele yok ama Almeida’nın yerine daha çabuk, ikili mücadelelerde darbe yediği zaman hüngür hüngür ağlamayan bir santrafor daha iyi olur. Bursaspor kötü bir takım değil. Ancak Beşiktaş onu oynatmadı. Hem oynatmadı hem kendi oynadı ve de oyundan hiç düşmedi.

Yazının tamamını okumak için tıklayınız

 

İlker Yasin - Hürriyet

Sosyalistin devrimi

Bilic, sosyalist, gitarist, karizmatik. Hayata pozitif bakıyor.

Gerçekçi. İlişki yönetiminde uzman ve huzur veren bir adam. Bu kadar kısa zamanda inanan, yardımlaşan, koşan, çarpışan bir sosyalist takım yaratmak klasik antrenman bilgileriyle olamaz.

Takım ruhu ile sosyalist ama bireysel anlamdaki bazı isimleriyle kapitalist görüntüsü de veriyor Beşiktaş. Bu Fernandes nasıl oluyor da bu kadar koşuyor. Hem üstün yeteneklerinle böylesine zengin olacaksın, hem de canını dişine takıp durmaksızın bir işçi gibi çalışacaksın.

Yazının tamamını okumak için tıklayınız

 

Kenan Başaran – Hürriyet

Şimdi rekor denemesi

Geçen sezon Aybaba’nın takımı ‘eşik’ niteliğindeki hiçbir maçı alamamıştı.

Bursa Bilic’in ilk eşiğiydi. Sahadışı etkenleriyle de zorlaşan bu eşiği Kartal, çok kolay atladı. İşi kolay kılan siyah beyazın hükümranlığıydı. Yıllar sonra liderlik, yıllar sonra 4’te 4... Sırada Olimpiyat’ta taraftar ve desibel rekoru var...

Yazının tamamını okumak için tıklayınız

 

Rıdvan Dilmen – Pas Fotomaç

Sürpriz değil...

Açıkçası bana hiç sürpriz gelmedi. İlk Trabzonspor maçını izlediğimde Beşiktaş'ı beğendim. Kayseri'deki, Erciyespor önünde de beğenmiştim.

Gaziantep maçında güvenli bir Beşiktaş gördüm. Dün de hayran oldum. Şunu söyleyelim.

Bursaspor ile Beşiktaş arasında bir kadro farkı ciddi.

Bursa eski gücünde değil, işi zor. Beşiktaş, coşkuyla oynuyor.

En önemlisi sistemini çok iyi oynayan bir takım. 

Yazının tamamını okumak için tıklayınız

 

Serdar Yetişmişoğlu – Pas Fotomaç

Kale düştü!

Bursaspor, milli aranın ardından evinde yenilgisiz lider Beşiktaş önünde hiç ummadığı bir sonuçla karşılaştı.

Belluschi'nin yokluğunda kadroyu bozmayan Daum, orta sahanın ortasındaki ikilide Şamil'in yanına Yasin Pehlivan'ı monte etti. Murat Yıldırım yine sağ kanatta görev yaparken, yeni transfer Kazım yedekler arasında oyuna başladı.

Alman hoca, 6. yabancı olarak Basser'i 18 kişilik kadroya alırken, oyuna 5 yabancıyla başladı.

Ancak Bursaspor, sahada beklenen oyunu sergileyemedi.

Yazının tamamını okumak için tıklayınız

 

Turgay Demir – Pas Fotomaç

Bilic'in eseri!

Sahadaki on forma her milimetresine kadar ıslanırsa," onbirincinin" ütüsü bile bozulmaz. Beşiktaş'ta olan bu! Sahayı iyi parselliyorlar, yardımlaşma müthiş ve çabuk oynuyorlar.

On forma sırılsıklam olunca Tolga'nınkinin ütüsü bile bozulmuyor haliyle.

Bursa önde basarak Galatasaray'ı ciddi şekilde zorlamıştı.

Beşiktaş'ı da aynı silahla vurmayı hedeflediler fakat planları tutmadı. Kartal bu baskıyı savunmada yaptığı paslaşmalarla kırarken orta alanda da üstünlüğü ele aldı.

Yazının tamamını okumak için tıklayınız

 

Fuat Yaman – Pas Fotomaç

Kaliteli takım

Zor bir deplasmanda, herkesin tahmini Beşiktaş'ın zorlanması yönündeydi.

Evet zor oldu ama Beşiktaş her maç gelişen, üstüne koyan bir görüntü veriyordu...

Bursa taraftarı ve atmosferiyle en zor dış saha yeriydi.

Tüm beklentileri boşa çıkaran, Beşiktaş'ın tek başına oynadığı bir maç oldu. Kolay top kaybetmeyen, kaybedilen topu baskı ile çabuk kazanan bir takım vardı.

Kenarlarda oynayan Olcay ve Gökhan çok etkili oynadı. Oğuzhan'ın takıma girmesi kalite anlamında çok şey kattı. Dün olduğu gibi Fernandes'in etkisinin az olduğu zamanlarda takımın oyununda bir eksiklik görülmedi. 

Yazının tamamını okumak için tıklayınız