Dünya

"İlişkileri güçlendirmek için geldik" WASHINGTON (A.A)

13 Aralık 2011 11:46

-"İlişkileri güçlendirmek için geldik" WASHINGTON (A.A) - 13.12.2011 - CHP heyeti, ABD'nin başkenti Washington'daki temaslarına bugün başladı. Heyet ilk günkü temasları çerçevesinde, ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden'ın ofisinden Larry Silverman, Amerikan Musevi Komitesi yetkilileri, ABD'nin eski Ankara Büyükelçilerinden Morton Abramowitz ve Johns Hopkins Üniversitesi bünyesindeki Transatlantik İlişkiler Merkezi Direktörü Daniel Hamilton ile görüşmeler yaptı. Kongre çalışanlarıyla öğle yemeğinde bir araya gelen heyet, düşünce kuruluşu Heritage Vakfı'nda yuvarlak masa toplantısına katıldı. İlk günkü temaslarıyla ilgili olarak gazetecilere açıklamalarda bulunan CHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu, bugünkü temaslarında CHP'nin hem Türkiye'deki iç duruma ilişkin hem de dış politikaya dair görüşlerini anlattıklarını, özellikle de Suriye, İran konularında yoğunlaştıklarını bildirdi. Washington'ı ziyaretlerinin isabetli ve zamanlı olduğunu ifade eden Loğoğlu, Türkiye ile ABD arasında Suriye nedeniyle bir sıcak dönem yaşandığını, ancak Türkiye-ABD ilişkilerinin Suriye'nin ötesinde başka dayanakları olması ve daha geniş bir temele dayanması gerektiğini anlattıklarını belirtti. Loğoğlu, temaslarında, Türkiye'de yargının bağımsızlığı konusu, tutuklu milletvekilleri ve özellikle tutuklu gazeteciler ve daha geniş anlamda da ifade özgürlüğüne ilişkin sorunlar ve kadınların yaşadığı sorunların ön plana çıktığını anlattı.  Faruk Loğoğlu, ''Biz buraya Türkiye-ABD ilişkilerine su katmak için değil, bilakis bunu daha da güçlendirmeye yardımcı olmak için geldik, hükümeti şikayet de etmiyoruz. Türkiye'de nasıl eleştiriyorsak, burada da o şekilde eleştiriyoruz, ölçülü bir şekilde. Çünkü Türkiye'nin menfaatleri herşeyin üzerinde hepimiz için. Bana göre iktidarın muhalefete karşı gözetmediği sınırları biz muhalefet olarak iktidar için hem yurt içinde hem yurt dışında gösteriyoruz'' diye konuştu. ''Temaslarınızda Suriye konusundaki pozisyonunuz nasıl bulundu?'' şeklindeki bir soru üzerine Loğoğlu, Suriye'de gözetlenen hedefler itibariyle, CHP olarak, Washington ya da Türkiye'de hükümetin düşündüğünden farklı bir anlayışlarının olmadığını belirterek, Suriye'ye halkın beklentilerine yanıt veren, demokratik bir yönetimin gelmesi ve şiddetin durması noktasında aynı pozisyonda yer aldıklarını belirtti. Sosyal demokrat bir parti olarak, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad rejiminin iş başında kalmasını kendilerinin de arzu etmediğini, bunu AK Parti'den çok daha fazla ve çok daha önceleri söylediklerini kaydeden Loğoğlu, ''AK Parti'nin aklına demokrasi, halkın meşru beklentileri Tunus'taki hareketlerden sonra geldi. 9 yıllık söylemlerinde, hadi siz gösterin bana, nerede demokrasiden bahsettiler? Nerede laiklikten bahsettiler? Nerede kadın-erkek eşitliğinden bahsettiler? Ne zaman ki bu halk hareketleri başladı, o zaman Hamas yerine demokrasi geldi, Osmanlı milletler topluluğu yerine demokrasi ve özgürlükler söylemi geldi. Burada tutarlı olmak lazım'' dedi. Loğoğlu, hedefler konusundaki birliğin, yöntemler konusunda da birlik anlamına gelmediğini söyleyerek, ''Türkiye bugün Suriye'deki gerginlikleri, kutuplaşmayı artıran bir politika takip ediyor. Bu Suriye halkını bir iç çatışmaya ve bir iç savaşa mahkum etmekle eş değerdir. Oysa bir komşu ülke olarak bizim, meşruiyetin de gereği olarak, muhalefet üzerinde bu kadar etkimiz olduğuna göre, rejimle de yakın tarihe kadar çok yakın ilişkilerimiz olduğuna göre, bunlara bir çıkış yolu bulmak, yani Suriye halkının Beşşar Esad'ı iktidardan uzaklaştırma kararını kendi alacakları bir yönteme yardımcı olmamız gerekir'' dedi. Amerikan Yahudi Komitesi ile görüşmelerinin içeriğine dair bir soru üzerine de Loğoğlu, görüşmede Türkiye-İsrail ilişkilerinin gündeme geldiğini bildirerek, Türkiye-İsrail arasındaki ilişkilerin normalleşmesini, yeniden güven esasına dayalı bir ilişki kurulmasını istediklerini söyledi. Hükümetin talep ettiği gibi, İsrail'in Türkiye'den özür dilemesi ve tazminat ödemesi gerektiğini de düşündüklerini belirten Loğoğlu, Türkiye-İsrail ilişkilerinin, bölgede barışın gelmesi ve Türkiye'nin oynayabileceği o çok etkin rolü oynayabilmesi bakımından bugünkünden daha farklı, eskisine benzer, yani karşılıklı güven ve saygıya dayalı bir ilişkiye dönüştürülmesi gerektiğini düşündüklerini kaydetti. Bir soru üzerine, özür ve tazminat konusundaki görüşlerini Amerikan Yahudi Komitesi ile görüşmelerinde ifade ettiğini belirten Loğoğlu, Gazze'de ambargonun kaldırılması hususunun görüşmede gündeme gelmediğini, ancak kendilerinin de Gazze'ye uygulanan ambargonun kaldırılmasını istediğini söyledi. Loğoğlu, Gazze'ye uygulanan ambargonun İsrail ile Filistin arasında barışın gelmesi bakımından gerekli olduğunu düşündüklerini, ancak bunu Türkiye-İsrail ilişkilerinin normalleşmesi için bir şart olarak görmediklerini kaydetti. Loğoğlu, ''Ama tazminat ve özür konusunda hükümetle beraberiz'' ifadesini kullandı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak da temaslarında, Türkiye'deki ekonomik, demokrasinin kalitesiyle ilgili gelişmeler konusunda da kendi görüşlerini ifade ettiklerini belirtti. CHP İstanbul milletvekili Umut Oran da Türkiye ile ABD ilişkilerinin dar bir alana sıkıştığını savunarak, Washington'a bir önceki ziyaretleri sırasında İsrail meselesinden dolayı olumsuz bir durumun yaşandığını, şimdi de daha çok Suriye ekseninde yürüyen bir ilişkinin olduğunu söyledi. Oran, ''Halbuki bu çok boyutlu bir ilişki. Yani hem dünya yüzyılın ekonomik krizinden dolayı önemli bir süreçten geçiyor, AB, Ortadoğu önemli bir süreçten geçiyor. Türkiye ile ABD ilişkilerinin çok daha geniş boyutlu ele alınması ve geliştirilmesi gerekiyor, biraz dar alana sıkışmış durumda'' dedi.