Dünya

"EKİM'E KADAR YAKINLAŞMA SAĞLANABİLİR" LEFKOŞA (A.A)

18 Temmuz 2011 19:54

-"EKİM'E KADAR YAKINLAŞMA SAĞLANABİLİR" LEFKOŞA (A.A) - 18.07.2011 - KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, 7 Temmuz'da Cenevre'de yapılan üçlü Kıbrıs Zirvesi'nde, Ekim ayına kadar son bir görüşme şansı verildiğine işaret ederek, Ekim'e kadar yakınlaşma sağlanabileceğine inandıklarını söyledi. Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı kutlamalarına katılmak üzere KKTC'ye gelen yabancı parlamenterlerle görüştü. Cumhurbaşkanı Eroğlu, görüşmenin başında yaptığı konuşmada, Kıbrıs sorunu ve devam eden müzakere süreci hakkında bilgi verdi. Eroğlu, Kıbrıs'ta kalıcı, yaşayabilir bir anlaşmanın, ancak 1974 öncesinden ders çıkarıp, bugün var olan gerçekleri dikkate alarak sağlanabileceğini söyledi. Derviş Eroğlu, ''1974 öncesine dönme düşüncesiyle hareket ederek bir yere varılamaz. 1974 çok gerilerde kaldı. 1974 öncesine dönmek artık mümkün değildir. Geçen 30 yıl içinde Kuzey'de bir yapı oluşmuştur'' dedi. Uzun yıllardır devam eden müzakerelerde ortaya çıkan birçok anlaşma imkanının hep Rum tarafınca reddedilmesine rağmen Avrupa Birliği'ne (AB) Rumlar alınırken, Kıbrıs Türkünün ambargolar altında yaşamak zorunda bırakıldığını anlatan Eroğlu, şöyle devam etti: ''Sıkıntılı dönem artık geride kalmalıdır. Kıbrıs Türküne uygulanan bu izolasyonların hiçbir anlamı yoktur artık, çünkü Kıbrıs'ta olayları başlatan onlar, mükafatlandırılanlar da onlar. Anlaşmaları reddeden Rum tarafı, AB'ye giren yine onlar.'' Kıbrıs Türkünün hak etmediği bir ambargo altında yaşamaya mahkum edildiğini kaydeden Eroğlu, bunu uygulayanın AB oluşunun ise olayın diğer acı tarafını oluşturduğunu söyledi. Eroğlu, Brüksel'de yaptığı temaslar sırasında, AB yetkililerine, bu uygulamaların artık sonu olması gerektiği yönünde görüş ortaya koyduğunu aktardı. Eroğlu, ''Biz kendimizi suçlu kabul etmiyoruz. Suçlu olduğumuzu zaten kimse kabul edemiyor. Eğer Rumların darbesi olmasaydı, belki de Barış Harekatı olmayacaktı. Barış Harekatı'na davetiyeyi çıkaran Rum darbesi olmuştur'' diye konuştu. Annan Planı'nı 24 Nisan 2004'te reddeden Rumların bir hafta sonra AB'ye alındığına işaret eden Eroğlu, bu gerçekler göz önünde bulundurulduğunda, Kıbrıs Türküne de kendi devletine sahip çıkmaktan başka imkan kalmadığını söyledi. Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, tüm bunlara rağmen, anlaşma olması ve Kıbrıslı Türklerle Rumların yan yana, barış içinde yaşamasını da arzu ettiklerini, ancak bugüne kadar bunun pek mümkün olmadığını belirtti. ''EKİM AYINA KADAR SON BİR GÖRÜŞME ŞANSI VERİLDİ''- Eroğlu, 7 Temmuz Cenevre Zirvesinde Ekim ayına kadar son bir görüşme şansı verildiğine işaret ederek, şöyle konuştu: ''Ekim ayına kadar bir anlaşma imkanı yaratılabilir mi, yaratılamaz mı, yarın başlayacak görüşmelerde tekrar bunu anlamış olacağız. Mühim olan Genel Sekreter'in de artık bu müzakerelerin Ekim'e kadar devam edecek seyrinden sonra bir karar vermesidir. BM'nin iyi niyet misyonunda bir anlaşma olup olmayacağının BM Genel Sekreterinin Güvenlik Konseyi'ne sunacağı raporda belirtmesi gerekir.'' Türk tarafının hala Ekim'e kadar müzakere masasında oldukça fazla yakınlaşmalar sağlayabileceğine inandığını kaydeden Eroğlu, ''Tabii bizim inancımızla bitmez bu iş. Karşı tarafın da aynı niyeti ortaya koyması lazım. Türk tarafının ortaya koyduğu iyi niyetin bir benzerini onlar da ortaya koysa, anlaşmamak mümkün değil'' dedi. -BAŞBAKAN KÜÇÜK'ÜN KABULÜ- Yabancı parlamenterler, KKTC Başbakanı İrsen Küçük tarafından da kabul edildi. KKTC Başbakan İrsen Küçük, heyeti kabulünde yaptığı açıklamada, Kıbrıs sorununun çözümlenmemesi halinde, 2012 yılının ikinci yarısında AB dönem başkanlığını üstlenecek Rum yönetiminin tek başına AB'yi yönetmesinin anayasal suç olacağını vurguladı. Küçük, bu durumun olması halinde AB'nin, ikinci kez, Rumların ''Kıbrıs cumhuriyeti'' ismini gasp etmesine yardımcı olacağını söyledi. Kıbrıs Türkünü yalnız bırakmadıkları için konuklara teşekkür eden Küçük, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da kutlamalara katılacak olmasının olayı daha anlamlı kıldığını vurguladı. KKTC'nin birçok ülkeden daha gelişmiş bir demokrasiye sahip bulunduğunu ifade eden Küçük, Kıbrıs sorununun çözümlenmemesi halinde AB'nin dönem başkanlığını yapacak Rum yönetiminin tek başına AB'yi yönetmesinin anayasal suç olacağını kaydetti. Konuklardan birinin sorusu üzerine, Kıbrıs Rum kesiminde meydana gelen patlama ve Rum kesimine elektrik sağlanması konusunda da bilgi veren Başbakan Küçük, patlamadan dolayı 3 milyar avroluk zarardan bahsedildiğini belirtti. Rumlara silahlanacaklarına, barış için çaba harcamaları çağrısında bulunan Küçük, Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas'ın, Kuzey Kıbrıs'tan elektrik alındığı için suçlandığına da işaret ederek, ''Bu olacak iş değil'' dedi. (ZK-ŞP)