-"1017 LİBYA BAŞVURUSU YAPILDI" ANKARA (A.A) - 04.04.2011 - Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, Libya İzleme Masasına telefon ve elektronik posta ile 31 Mart 2011 tarihi itibariyle toplam 1017 başvurunun yapıldığını, bunun 818 adedinin güvenlik ve tahliye, 199 adedinin ise ticari ve ekonomik konularla ilgili olduğunu bildirdi. Çağlayan, Dış Ticaret Müsteşarlığında düzenlenen, Libya'daki Türk müteahhitlik firmalarının durumlarının ele alındığı toplantıya katıldı. Toplantının açılışında konuşan Çağlayan, Libya başta olmak üzere Tunus, Bahreyn, Mısır, yemen, Kuzey Afrika, Ortadoğu ve Körfez ülkelerinde siyasi çalkantılar olduğunu, bunun sadece bölge ülkelerinin ekonomilerini değil, bir çok ülkenin ekonomisini olumsuz etkilediğini, özellikle petrol, altın ve emtia fiyatlarında ciddi yükselmelerin olduğunu belirtti. Bu olayların Türkiye'nin ticaretini de zaman zaman olumsuz etkilediğini anlatan Çağlayan, Mısır ve Tunus'ta durumun biraz daha normalleşme sürecine girdiğini, normalleşme ile birlikte ticari ve ekonomik ilişkilerin yeniden canlanacağını, bunun sinyallerinin alınmaya başlandığını, Libya'daki karmaşanın ise halen devam ettiğini kaydetti. Söz konusu ülkelerde yaşanan olaylar sırasında, proaktif bir şekilde davranarak önceliği bu ülkelerde bulunan vatandaşların can güvenliğini temin etmeye ve tahliyesine yoğunlaştırdıklarını anımsatan Çağlayan, Libya konusunu yakından takip ettiklerini, bu çerçevede ilgili kurum ve kuruluşlarla belirli aralıklarla toplantılar gerçekleştirdiklerini anlattı. Çağlayan, bu çerçevede, oluşturdukları Libya İzleme Masasına telefon ve elektronik posta ile 31 Mart 2011 tarihi itibariyle toplam 1017 başvuru yapıldığını, bunun 818 adedinin güvenlik ve tahliye, 199 adedinin ise ticari ve ekonomik konularla ilgili olduğunu ifade etti. Oluşturdukları çalışma gruplarıyla Libya İzleme Masasına gelen münferit firma sorunlarının çözümüne yönelik çeşitli kararlar alınıp uygulamaya konulduğunu belirten Çağlayan, müteahhitlik firmaların zararlarının Libya tarafından tazmini bakımından da Türkiye ile Libya arasında imzalanmış olan Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması anlaşmasının bir an önce yürürlüğe girmesi için çalışmaları sürdürdüklerini kaydetti. Yapılan çalışmalardan birisinin de Libya'daki olaylar nedeniyle zarara uğrayan firmalara uygulanacak vergilendirmenin 'mücbir sebep' kapsamına alınması ve mücbir sebep hali ortadan kalkıncaya kadar vergi yasaları açısından söz konusu firmalar için sürelerin durdurulması olduğunu belirten Çağlayan, Maliye Bakanlığının bunu zamanında gerçekleştirdiğini söyledi. Libya’da iş yapan firmaların çalışanlarının, 506 sayılı Kanun çerçevesinde, SSK prim ödemelerinin 3 ay süre ile ve faizsiz olarak ötelendiğini ifade eden Çağlayan, Vergi Usul Kanunun ilgili hükümlerinden yararlandırılacak olan firmaların tüm çalışanlarının SSK prim ödemelerinin dondurulması konusunda da çalışmaların devam ettiğini kaydetti. Eximbank tarafından uygulanan 'Yurtdışı Müteahhitlik Hizmetleri Köprü Kredi Programı'nın son gelişmeler çerçevesinde Libya krizinden etkilenen müteahhit firmaların sorunlarına çözüm olamayacağını, konunun farklı bir programda değerlendirilmesine yönelik çalışmaların devam ettiğini ifade eden Çağlayan, Eximbank'ın müteahhit firmalarımızın finansman sorununu kısa vadede çözmeye yönelik tedbirleri en kısa sürede alacağına inancının tam olduğunu belirtti. -EXİMBANK KÖPRÜ KREDİLERDE VADEYİ 2 YILA KADAR UZATMA KARARI ALDI- Eximbank'ın iki gün önce köprü kredilerde vadeyi 2 yıla kadar uzatma kararı aldığını belirten Çağlayan, diğer taraftan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının 8 bin 92 işçiye şirketlerin talep etmesi durumunda kısa çalışma ödeneği kapsamında ödeme yapma kararı aldığını söyledi. Bakan Çağlayan, işçilerin prim ödeme durumlarına göre kendilerine 3 ay süreyle aylık 475 lirayla 1186 lira arasında ödeme yapılacağını, yine şirketlerin talep etmesi durumunda bu işçilere Türkiye'de bulundukları süre içinde mesleki eğitim desteğinin verilebileceğini bildirdi. Çağlayan, işçilerin geri dönüşünün uzayacak olması halinde kısa çalışma ödeneği uygulamasının uzatılmasının da yeniden gündeme gelebileceğini söyledi. Dışişleri Bakanlığının, Türk müteahhitlik firmalarının Libya’daki alacakları ve uğradıkları zararların tazmini konusunun öncelikle mevcut yasal zemin çerçevesinde, Libya’da kurulacak yeni yönetimle ele alınmasının, bu süreçte sorunla karşılaşılması durumunda alacak ve tazmin taleplerinin BM sistemi dahil uluslararası düzeyde takibi yoluna gidilmesinin daha uygun olacağını açıkladığını anımsatan Çağlayan, ayrıca müteahhitlerin Libyalı işveren makamlardan Libya’ya gelerek işlerine devam etmeleri yönünde yazılı bildirimler aldıklarını anlattı. Libya'da firmaların faaliyetlerini sürdürmelerini mümkün kılacak güvenlik ortamının mevcut olmaması nedeniyle, bu bildirimlerin firmalar için ileride hak düşürücü bir unsur teşkil etmemesi ve Libya’daki koşullar düzelir düzelmez firmaların faaliyete geçmeye hazır oldukları hususlarının, 24 Mart 2011 tarihinde, Dışişleri Bakanlığı aracılığıyla Libya makamlarına iletildiğini ifade eden Çağlayan, ''Buna ilaveten, Libya’da faaliyette bulunan müteahhitlik firmalarımızın Libya’daki bankalarda bulunan nakitlerinin, Libyalı işveren kuruluşlarından alacakları olan hak edişlerin ve bu kuruluşlara verilen kesin ve avans teminat mektuplarının güvence altına alınması amacıyla ilgili Libya makamları nezdinde girişimde bulunulmasını talep eden yazımız da Dışişleri Bakanlığına 1 Nisan 2011 tarihi itibariyle gönderilmiştir'' dedi. Bugün gerçekleştirecekleri üst düzey toplantıda, Libya olayları nedeniyle müteahhitlik sektörünün ve oradan dönen işçilerin sorunlarının çözümüne yönelik konuları tartışacaklarını ifade eden Çağlayan, alacakları kararların eşgüdüm içinde olmasının büyük önem taşıdığını söyledi. Libya'da yaşanan olayların sadece müteahhitlik sektörünü değil, Libya'ya olan ihracatı da olumsuz etkilediğini belirten Çağlayan, mevcut şartların düzelmesi halinde ticaretin yeniden artacağını kaydetti. Çağlayan, bir taraftan müteahhitlik sektörünün sorunlarını çözmeye çalışırken, diğer taraftan Libya’ya ihracat yapan firmaların alternatif pazar araştırmalarını yaptıklarını, bu çalışmaları bilimsel verilerle, analizlerle gerçekleştirdiklerini söyledi. Geçen yıl 3 bin 50 firmanın Libya'ya toplam 2 milyar dolar civarında ihracat gerçekleştirdiğini belirten Çağlayan, Libya'ya ihracat yapan bu firmaların aslında 2010 yılı toplam ihracatlarının yaklaşık 40 milyar dolar olduğunu söyledi. Çağlayan, ''Bu firmaların ihracatlarında Libya’ya hiç ihracat yapılmaması durumunda yüzde 4,8 daralması sözkonusudur. Hiç ihracat yapılmaması da mümkün değil tabii. Zira Libya’da olaylar, gelişmeler ila-nihaye devam edecek değildir'' diye konuştu. Sözkonusu firmalar içerisinden ihracatının yüzde 50'sinden fazlası Libya'ya yapan 120 firma ile önümüzdeki günlerde biraraya geleceklerini belirten Çağlayan, neler yapılması konusunu ele alacaklarını kaydetti. -ALTERNATİF PAZAR HAZIR- Libya'ya ihracat yapan firmalar için alternatif pazarın hazır olduğunu anlatan Çağlayan, bu çerçevede 18-22 Nisan 2011 tarihlerinde büyük bir heyetle Hindistan'a gideceklerini bildirdi. Çağlayan, ayrıca Endonezya, Çin, Rusya ve ABD'nin de ciddi pazarlar olduğunu söyledi. Önümüzdeki günlerde yeni bir çalışmayı açıklayacaklarını ifade eden Çağlayan, ''Bu çalışmada da tüm ülkelerin ithalat profillerini, ithalat desenlerini tek tek tespit ediyoruz. Bu çerçevede o ülkelerin ithalat taleplerine uygun ihracat olanaklarımızı değerlendireceğiz. Bu çerçevede hangi ülkede hangi sektörle çok daha fazla ticaret yapabileceğimizi tespit edeceğiz'' diye konuştu. Çağlayan, bunun da pazar araştırmaları çalışmalarının ne denli önemli olduğunu ortaya koyduğunu, firmaların alternatif pazarlara kaydırılması noktasında 'Pazar Araştırması ve Pazara Giriş Desteği'nin büyük destek olacağını söyledi. Libya'da ve diğer ülkelerde ortaya çıkan bu durumun geçici olduğunu anlatan Çağlayan, bu nedenle, mevcut durumda Türkiye’nin özellikle Libya ile ve diğer ülkelerle ekonomik ve ticari ilişkilerinden vazgeçmesinin asla beklenemeyeceğini kaydetti. Tunus'ta sükunetin sağlandığını, taşların yerine oturduğunu belirten Çağlayan, ''Bugün biz de Müsteşar Yardımcısı Bülent Uğur Ecevit başkanlığında bir ön heyet Tunus’a gidecek ve uçaktan iner inmez, ayağının tozu ile Tunus Ticaret ve Turizm Bakanı, Ulaştırma ve Ekipman Bakanı, Sanayi ve Teknoloji Bakanı ile görüşecek. Ön heyetimiz bakanlara benim mesajımı iletecek. Heyetimiz ayrıca, Tunus’un en büyük sanayici, işadamı örgütü olan Sanayi ve Ticaret El Sanatları birliği (UTICA) Başkanı, Yabancı Yatırımlar ve Teşvik Ajansı (FIPA) Genel Müdürü ve üst düzey yetkililerle görüşecekler'' dedi. Çağlayan, bu ay içinde kendisinin de Tunus'a ve Mısır'a gitmeyi düşündüğünü kaydetti. Toplantıya, Dışişleri, Maliye, Hazine, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşarları, Merkez Bankası, Sosyal Güvenlik Kurumu, Bankacılık düzenleme ve Denetleme Kurumu, Gelir İdaresi, TOBB, Türkiye İhracatçılar Meclisi, Türkiye Bankalar Birliği, Türkiye Müteahhitler Birliği, Türkiye İnşaat İşverenleri Sendikası, Türk Müşavir Mühendisler ve Mimarlar Birliği, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) İcra Kurulu, DEİK Türk-Libya İş Konseyi ve Libya’daki Türk Müteahhitleri Birliği Başkanları katıldı.