Amerika'nın ünlü New York Times gazetesi, Ankara Esenboğa Havalimanı'ndaki Katar, Suudi Arabistan ve Ürdün askeri kargo uçaklarına dikkat çekerek, CIA'in silah trafiğini Türkiye üzerinden organize ettiğini yazdı. Ayrıca NYT, CIA'in Hırvatistan üzerinden Arap ülkelerine silah sağladığını da haberinde belirtti.
Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü'nden Hugh Griffiths yaptığı açıklamada 3500 ton kadar askeri teçhizatın Türkiye üzerinden Suriye'ye gönderildiğini belirtti.
Griffiths, 'yapılan uçuşların yoğunluğu, bunun iyi planlanmış ve koordine edilmiş bir operasyon olduğunu gösteriyor' ifadelerini kullandı.
Gazetenin konuyla ilgili ulaştığı CIA yetkilileri konuyla ilgili herhangi bir açıklama yapmaktan kaçındı. 'Suriye'nin geleceğini paylaşmak için bir yarış' yorumu yapılan haberde Katar'dan yapılan son teslimatın Pazar günü Esenboğa Havalimanı'na indiği belirtildi.
'Silah nehri operasyonu'
NYT, Türkiye ve Arap hükümetlerinin savaşın uzaması ve muhaliflerin herhangi bir güç elde edemediği için sabırsızlandığını ifade ediyor.
Amerikalı bir yetkilinin kendi ifadesiyle 'Silah Nehri Operasyonu' özellikle 2012 kış aylarından beri yoğunluk kazandı. İlk olarak 3 Ocak'ta başladığı belirtilen muhaliflere silah sevkiyatı Katar askeri kargo uçaklarının İstanbul'a hareket etmesiyle somutlaştı.
Hava kayıtlarına göre Katar Emiri'ne ait iki Air Force C-130 tipi kargo uçağı İstanbul'a iniş yaptı. Bu olaydan bir kaç hafta sonra ise Suriyeli muhalifler Humus'u kuşattı.
26 Nisan ve 4 Mayıs tarihleri arasında yine Katar Emirliğine ait uçaklar Ankara Esenboğa Havalimanı'na tam 6 kez iniş yaptı.
Gazeteye bilgileri sızdıran Amerikalı yetkiliye göre ABD olaya bir noktada zaten müdahil olmayı bekliyordu çünkü diğer ülkelerin muhaliflere silah gönderdiğine emindi. Yetkili Ekim ayında Ürdün'ün de muhaliflere yardım etmeye başladığı açıklıyor ve Türkiye'nin bu trafik üzerinde CIA ile birlikte kontrol görevini üstlendiğini ekliyor.
Ürdün'den gelen kargo uçaklarının kayıt bilgilerinin Güney Kıbrıs'ta hava kontrol yetkilileri tarafından kayıt altına alındığı da iddialar arasında. Ürdün ve Türkiye'den konuyla ilgili görüşü sorulan yetkililer iddiaları kesin bir dille yalanladı.
Türkiye'den ilk tepki
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Levent Gümrükçü, “Elimizde bu tür haber ve iddiaları doğrulayacak resmi bilgi bulunmuyor” açıklaması yaptı.