Gündem
Deutsche Welle

27.01.2015 - Alman basınından özetler

Alman basınında Yunanistan’daki sol ittifakın zaferi, Kobani’nin Kürtlerin kontrolüne geçmesi ve Auschwitz'in kurtarılışının 70'inci yıldönümü öne çıkıyor.

26 Ocak 2015 23:55


Frankfurter Rundschau gazetesi yorumunda Syriza’nın lideri Aleksis Tspiras’ın Yunanistan’da yeni bir dönem açabileceğine vurgu yapıyor:

“Seçimin galibi Aleksis Tsipras, eski iktidar klikleri ile herhangi bir bağı olmayan, yeni, yıpranmamış bir nesli temsil ediyor. Tsipras, askeri diktatörlük sonrasında muhafazakar Yeni Demokrasi ve sosyal demokrat PASOK tarafından yönetilen bu ülkede siyasi elitlerin iktidarında bir değişim başlatabilir. Ayrıca kayırmacı politikalara ve yolsuzluklara dayanan ve devlet aygıtının moderleştirilmesinin önünde engel oluşturan sistemden de kopmayı gündeme getirebilir. Ne var ki Tsipras, önüne çıkan bu fırsatı heba etmek üzere ilerliyor. Tam da sağ popülisit bir parti ile koalisyon görüşmelerine başlamış olması hayra alamet değil! Syriza’nın bu tür bir koalisyona giderek kendi kendini yok etmektense, bu koalisyonu sona erdirmesi ümit edilir.”

Kölner Stadt-Anzeiger gazetesi ise Yunanistan seçiminin sonucunu Avrupa’ya eleştirel bakan parti ve popülist oluşumların zaferi olarak değerlendiriyor:

“Syriza’nın kaydettiği zaferin vehameti, euronun akıbetinin ne olacağından değil, popülist, Avrupa’ya eleştirel yaklaşan hareketlerin güçlenmesinden kaynaklanıyor. Atina’daki iktidar değişikliği Güney Avrupa’da siyasi dengelerin altüst olmasını gündeme getirebilir. Bu nedenle de şimdiye kadarki kurtarma stratejilerinin gözden geçirilmesi elzem olmuştur. Yunanistan’daki tasarruf önlemleri ülkenin sağlığına kavuşmasına değil, yoksullaşmasına yol açmıştır. Yunanistan’ın yatırımlar ve sosyal yardımlar için daha fazla hareket serbestisine ihtiyacı var. Neonazi Altın Şafak partisinin aldığı başarıyı Avrupa’nın duymazdan gelmemesi gerekir.”

Die Welt gazetesinin yorumu ise Kobani’nin Kürtlerin kontrolüne geçmesi konusunda. Yorumda şu satırlar göze çarpıyor:

“IŞİD, Kobani’nin ele geçirilmesini, ilan ettiği ‘hilafet devleti’ni genişletmek ve yerleştirmek doğrultusunda en önemli staratejik hedefi olarak belirlemişti. ABD’nin liderliğindeki ittifakın bunu önleyebilmiş olması çok önemli. Bu zaferle fanatikler nihai olarak yenilmiş sayılmıyor, ama önemli bir yara almış oluyor. Bu da direniş için motive ediyor ve cesaretlendiriyor. Sadece Kobani’de değil, Irak’ta ve Suriye’nin doğusunda da bu cani milisler son dönemlerde yenilgiler ve hissedilir gerilemeler yaşadı. Dünya kamuoyu IŞİD’in sadece terör estirdiği topraklarda değil, özgürlük ve demokrasi içinde yaşayan tüm insanlık için tehlike oluşturduğunu nihayet anlamış gibi görünüyor.”

Tagesspiegel gazetesindeki yorum ise Hitler Almanyası’nda kitlesel kıyımın sembolize ettiği toplama kampı Auschwitz’in kurtarılmasının 70'inci yıldönümüne ilişkin:

“Canavarca ve tasavvur edilmesi güç olan şeyin de bir başlangıcı, tarihsel bir süreci vardı. İşte o süreci araştırmak ve anlamaya çalışmak hala bir yükümlülük olarak karşımızda duruyor. Hatta bu yükümlülük toplumun kurbanlara borcudur. İnsanlığın kandırılarak, vahşet ve barbarlıkla insanlıktan çıkabileceğinin her dönem tekrarının mümkün olduğunu Holokost gözler önüne seriyor.”

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştirDeutsche Welle