Yeni sayısı bugün yayımlanan haftalık Economist dergisi, mektuplar sayfasında, Başbakan Yardımcısı ve hükümet sözcüsü Numan Kurtulmuş'un bir eleştiri yazısına yer veriyor.
Kurtulmuş dergiyi 'Türkiye muhaliflerini hapsediyor' başlıklı haberi nedeniyle eleştiriyor.
Kurtulmuş, Avrupa basınını 'Türkiye'deki Gülenci tehdidini göz ardı ettiğini' belirtiyor.
Economist dergisinin 11 Kasım'da yayımlanan sayısında yayımlanan 'Türkiye muhalifleri tutukluyor' başlıklı makalede, HDP'li milletvekillerinin tutuklanması ele alınmıştı.
Tayyip Erdoğan tarafından emredilen ve kartopu gibi büyüyen temizlik operasyonlarında son kurban HDP oldu' ifadelerine yer verilmişti.
Kurtulmuş mektubunun başında hem Economist hem de Avrupa basının Türkiye'deki 15 Temmuz sonrası süreçle ilgili haberlerini eleştirdi:
"Türkiye muhalifleri tutukluyor', Türkiye'nin yüz yüze olduğu, Gülenci terör örgütü FETÖ'den kaynaklanan sorunun boyutunu ciddi bir şekilde eksik göstermektedir.
"Bu, Avrupa medyasında tekerrür eden bir konudur. Bu belki de, Türkiye'nin NATO müttefiklerinin, bu yılki darbe girişimi sırasında bize desteklerini göstermede neden çok yavaş olduklarının da yansıtmaktadır".
Kurtulmuş, 'Konuyu soruşturanların, FETÖ'nün amacının Türkiye Cumhuriyeti'ni istikrarsızlaştırmayı hedeflediğini ve örgütün bunu gerçekleştirecek bir komuta yapısı, kapasitesi ve araçları olduğunu kanıtladığını' belirtti.
'Örgütün, 35 yıl boyunca her yolu deneyerek devlet kurumları ve sivil topluma sızdığını' belirten Kurtulmuş, 'bunu yaparken kamuda ve TSK içinde sınav kağıtlarını çalmaktan Ergenekon ve Balyoz davalarında sahte delillerle muhaliflerine komplo kurmaya kadar çeşitli yöntemler kullandığını' belirtti.
Örgütün amaçlarının Türkiye'de herkesçe bilindiğini belirten Kurtulmuş, bunun anlaşılması için 'darbeye karşı cesur ve kararlı bir muhalefet gösteren Türkiye'nin yurttaşlarının, parlamentosunun ve tüm devlet örgütlerinin' tanıklıklarına bakılmasını önerdi.
Kurtulmuş'un mektubu, "Ancak bu, sistematik olarak Batılı gözlemciler tarafından göz ardı edildi. Gülenist tehdit hakkında ne hissettiğimizin anlaşılması, gelecekteki ilişkilerimiz için hayatidir" sözüyle sona eriyor.
Avrupa Parlamentosu'nun Perşembe günkü oturumunda, Türkiye ile Avrupa Birliği (AB) arasındaki üyelik müzakerelerinin geçici olarak dondurulması çağrısı yapan karar tasarısını kabul etmesi İngiliz gazetelerinde önemli yer tutuyor.
Financial Times haberi, 'Milletvekilleri Türkiye'nin üyelik görüşmelerinin dondurulması için oy kullandı' başlığıyla duyuruyor.
Guardian ise haberinde, Türk yetkililerin karar sonrası gösterdikleri tepkiyi öne çıkarıyor.
Gazete, Başbakan Binali Yıldırım'ın tepkisini aktarıp 'Türkiye karara öfkeli bir şekilde tepki gösterdi' diye yazıyor.
I gazetesi haberi, 'Erdoğan rejimiyle AB ilişkileri yeni bir alt seviyeye ulaştı' diye duyuruyor.
İnternette yayın yapan Independent gazetesinin savunma ve diplomasi muhabiri Kim Sengupta, I gazetesinde de yayımlanan makalesinde, Türk yetkililerin verdikleri bilgiye dayanarak Türkiye'nin Beyaz Saray'da Donald Trump'ın olmasından memnun olduğunu yazıyor.
Sengupta özetle şunları belirtiyor:
"Donald Trump'ın Beyaz Saray'da olması Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan için iyi olacak ve bu, Ankara'nın bu yaz gerçekleştirilen darbe girişiminin arkasında olmakla suçladığı, sürgündeki din adamı Fethullah Gülen'in iadesi şansını önemli ölçüde artıracak. Bu, Washington'da yeni yönetimin biçimlenmesini izleyen üst düzey Türk görevlilerin görüşü.
"Erdoğan Trump'a desteğini git gide daha fazla ifade ediyor. Erdoğan, Amerikan seçimleri sonucuna yönelik 'negatif' tepkisi nedeniyle Avrupa Birliği'ni kınadı ve seçilmiş başkanı eleştirenlerin 'demokrasiye saygı duymaları gerektiğini' belirtti.
"80 milyonluk, büyük çoğunluğu Müslüman olan bir ulusun liderine göre, Trump'ın İslam karşıtı retoriği ise 'düzeltilecek bir hataydı'".
Sengupta, "Erdoğan kampının, Trump tarafından ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı olarak atanan Michael Flynn'ın 'terörist tehdide' karşı değerli bir müttefik olacağını söylediğini" belirtiyor.
Sengupta, Flynn'in 8 Kasım'da Kongre yayın organı Hill'de yazdığı Fethullah Gülen makalesini hatırlatıyor:
"Flynn, Hill gazetesinde şunları yazdı: 'Dünyayı Türkiye perspektifinden görmeliyiz. 11 Eylül'den sonra Usame bin Ladin'in Türkiye'deki bir tatil yöresinde güzel bir villada yaşadığını öğrenseydik ne yapardık? Radikal İslam güçleri ideolojilerini, Gülen gibi radikal din adamlarından alıyor. Ona sığınılacak liman sunmamalıyız".
Sengupta, Flynn'ın lobi şirketinin, geçen yıl Erdoğan'ın ABD ziyaretine yardım eden, Türk-Amerikan İş Konseyi Başkanı işadamı Ekim Alptekin'den ödeme aldığını belirtiyor.
Bununla birlikte Alptekin'in, Flynn Intel Group şirketiyle ticari ilişkisi olduğunu kabul etmekle birlikte, bunun Türk yönetiminin pozisyonuyla ilgisi olmadığını söylediğini aktarıyor.
Sengupta, daha öncesinde Flynn'ın darbe girişimini olumlu yorumladığını, Erdoğan'ın ülkeyi İslamcı bir yola sürüklediğini söylediğini hatırlatıyor.
Yazı Türk-Amerikan ilişkilerinin değişeceğinin beklenildiği görüşüyle sona eriyor:
"Flynn'ın arkadaşları, tutum değişikliğinin, daha sonraları Türk bağlantıları olan danışmanlık şirketi için yaptığı işle ilgili olmadığından ısrar ediyor. Bunun Flynn'ın Gülen'e karşı suçlamalar üzerine çalışması ardından geldiğini belirtiyorlar. Hangisi olursa olsun ABD-Türkiye ilişkilerinin değişmek üzere olduğu duygusunu (daha iyiye doğru veya daha kötüye doğru) yadsımak mümkün değil."