ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Irak'ta ilerleyişini sürdüren Irak Şam İslam Devleti örgütüne karşı (IŞİD) İran'la ortak hareket edilebileceği mesajı verdi. Süddeutsche Zeitung'da bu iki ezeli düşmanın olası işbirliğine ilişkin bir yorum göze çarpıyor:
“İran, ABD'nin Ortadoğu'da baskın güç olarak kalmasını istemiyor. Irak, Lübnan veya Suriye'de Şiiler ile Sünniler arasında süregiden çatışmalar, İran ile ABD'nin bölgedeki müttefikleri Suudi Arabistan ve Katar arasındaki büyük jeostratejik hâkimiyet mücadelesinin bir tezahürü. Irak'ta ABD ile İran'ın çıkarları kısmen örtüşüyor, Suriye ve Lübnan'da ise farklı cephelerde konumlanıyorlar. Herhangi birinin cepheyi değiştirmesini beklememek gerekir. Bazen durum böyle oluyor: Düşmanımın düşmanı da benim düşmanım…”
Frankfurter Rundschau'da da Irak'taki durum ele alınıyor:
“Irak'ta cihatçıların ilerleme kaydetmesi, Akdeniz ile Orta Asya arasındaki bölge için yangın tehlikesi barındırıyor. Zira bu çatışmaya İran'ın da dâhil olması muhtemel. Irak'ı istikrara kavuşturma amacıyla Washington ile Tahran arasındaki bir işbirliği kurulması kötü olmaz. Fakat bunun gerçekleşeceği de kesin değil. İran, komşusunun bazı bölümlerini kontrol altına almaya çalışırsa, yangının ilk kıvılcımı çakılmış olur.”
Nürnberger Nachrichten gazetesinde ise Rusya ile Ukrayna arasındaki doğalgaz savaşları konu alınıyor. Son olarak Rusya, ön ödeme yapılmadan Ukrayna'ya doğalgaz sevk edilmeyeceğini açıklamıştı. Gazetenin yorumu şöyle:
“Rusya bu durumda, doğalgazın Ukrayna'dan Avrupa Birliği'ne sevkiyatını garanti edemediği için, güvenilir tedarikçi olduğu yönündeki itibarına gölge düşüyor. Ne var ki dünya pazarı doğalgaz açısından gayet zengin. Gazprom, ithalatçıların başka tedarikçi arayışına girmesinden korkmalı. Bunun, Rusya üzerinde ağır etkileri olabilir. Zira devasa doğalgaz gelirleri, bütçede çoktan planlanmış durumda.”
Berliner Zeitung'da yer alan yorumda da aynı konuya yer veriliyor:
“Vladimir Putin açısından bakıldığında, Kuzey Akım boru hattı projesine milyarlarca euro akıtılmasına değdi. Peki, bu proje bizim de beklentilerimizi karşıladı mı? Enerji güvenliği büyük bir değer, Rus gazını çeşitli boru hatları aracılığıyla tedarik edebildiğimiz için mutlu olmalıyız. Fakat Kuzey Akım projesinin inşası, Rusya'nın komşularına şantaj yapabilmesini sağlıyor, Rusya saygısızca güç gösterisi yapabiliyorsa, bu boru hattı paradoks bir şekilde Avrupa'da enerji güvenliğinin artmasına değil, azalmasına yol açmıştır.”
