Hürriyet yazarı Sedat Ergin, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) içindeki cunta yapılanması tarafından düzenlenen darbe girişimi sırasında Akıncı Üssü'nden sonra en yoğun faaliyetin gözlendiği hava üssünün Kayseri olduğunu belirtti. Ergin, "Darbe planlamasında Kayseri Erkilet’e verilen görev, ülkenin batısı ve özellikle güneydoğusunda darbeci generallerin komutasındaki özel kuvvet ve komando birliklerinin nakliye uçaklarıyla Ankara’ya, Etimesgut Askeri Havaalanı’na getirilmesiydi" ifadesini kullandı.
Sedat Ergin'in "15 Temmuz ve hava savaşları (1): Kayseri üssünün darbedeki kritik rolü" başlığıyla yayımlanan (18 Ağustos 2017) yazısı şöyle:
Türk hava sahasında büyük bir kargaşa ve güç mücadelesi yaşandı 15 Temmuz darbe gecesi.
Genelkurmay Başkanlığı’nın hava sahasını 19.05 itibarıyla askeri uçuşlara kapatmış olmasına karşılık, Hava Kuvvetleri’ndeki bazı askeri üsler darbeci subayların kontrolüne geçmişti ve bu havaalanlarından uçuş yasağına rağmen kontrol dışı bir şekilde uçaklar havalanıyordu.
Büyük ölçüde anayasal çizgide duran subayların kontrolünde olan ve Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal’ın İstanbul’da derdest edilmeden hemen önce verdiği emirleri yerine getiren Eskişehir’deki Birleştirilmiş Hava Harekât Merkezi’nin (BHHM) radarlarında birbiri ardına hesapta olmayan kontrolsüz uçuşlar beliriyordu.
Darbecilerin safındaki olan Ankara Akıncı, Kayseri Erkilet, İncirlik, Balıkesir ve Denizli Çardak üsleri, Eskişehir’deki BHHM’nin verdiği emirleri dinlemiyordu.
Akıncı’dan kalkan F-16’lar Ankara’nın üstünde terör estirirken saat 23.30 sonrasında Kayseri’de 12. Hava Ulaştırma Ana Üs Komutanlığı’nın pistinde hesapta olmayan bir hareketlilik baş gösterdi. İlk uçak saat 23.30 sularında havalandı. Bir, iki, üç derken, saat 02.00’ye kadar uzanan bir zaman aralığında toplam sekiz askeri nakliye uçağı Kayseri’den havalandı ve Türk hava sahasında farklı istikametlere doğru yol almaya başladı.
Bunlar, üste 221. Filo’ya bağlı A-400M ve 222. Filo’ya bağlı C-130 nakliye uçaklarıydı. Türk Hava Kuvvetleri’nin envanterine 2013 yılında giren Airbus yapımı A-400M uçakları, büyük hacimli bir taşıma kapasitesine sahip. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin yurtiçi ve yurtdışına havadan asker ve malzeme sevki, Etimesgut üssündeki CASA uçaklarıyla birlikte ağırlıklı olarak Kayseri’deki nakliye uçaklarıyla yapılıyor.
Ve 15 Temmuz’da Kayseri Erkilet üssündeki taşıma kapasitesinin önemli bir bölümü darbe girişimini desteklemek üzere devreye sokulacaktı. Kalkışmada Akıncı’dan yürütülen sindirme ve bombalama amaçlı uçuşlardan sonra en yoğun faaliyetin gözlendiği hava üssü Kayseri’ydi.
Darbe planlamasında Kayseri Erkilet’e verilen görev, ülkenin batısı ve özellikle güneydoğusunda darbeci generallerin komutasındaki özel kuvvet ve komando birliklerinin nakliye uçaklarıyla Ankara’ya, Etimesgut Askeri Havaalanı’na getirilmesiydi.
*
Akıncı Üssü iddianamesindeki bilgilere göre ilk uçak 23.30 sularında 221. Filo’dan Üsteğmen Yasin Göbütoğlu’nun komutasında havalandı. Verilen görev, askeri amaçla da kullanılan Denizli Çardak meydanına giderek, Denizli’deki 11. Komando Tugayı’ndan 250 askerin Ankara’ya taşınmasıydı.
Saat 00.24’te 222’nci Filo’dan Yüzbaşı Burhan Yaranç’ın komuta ettiği uçak havalandı. Verilen görev, her seferinde Çakırsöğüt Jandarma Komando Tugayı’ndan bir Kobra helikopteri ve 80 asker getirmek üzere Şırnak’a iki sefer düzenlenmesiydi.
Saat 00.49’da 222. Filo’dan Yüzbaşı Ferdi Pelen’in komuta ettiği uçak kalktı ve Hatay’a doğru yola çıktı. Onun görevi, darbeci tuğgeneral Semih Terzi’nin görevlendirdiği Hatay’da bulunan 70 özel kuvvet mensubunu Ankara’ya getirmekti.
Saat 01.00’de 222. Filo’dan Yüzbaşı Eyüp Mert’in komutasındaki uçak kalktı. İki ayrı uçuşta Siirt’e giderek, Üçüncü Komando Tugayı’ndan her seferinde bir Kobra taarruz helikopteri ve 80 asker getirmesi planlanıyordu. Ancak kalkıştan hemen önce uçağın rotası Denizli Çardak hava meydanı olarak değişti.
Yine 01.00 sularında 222. Filo’dan Yüzbaşı Gökhan Gültekin Demir’in uçak komutanı olduğu C-130 havalandı. Onun da rotası Denizli Çardak’tı. Toplam 175 asker getirmesi hedefleniyordu.
Saat 01.30 sularında iki uçak daha havalandı. Birinde uçak komutanı 222. Filo’dan Yüzbaşı Fevzi Kılıç’tı. Verilen ilk görev, Siirt olarak belirlenmişti. Her seferinde bir Kobra taarruz helikopteri ve 80 asker olmak üzere iki sefer öngörülüyordu. Kalkış sırasında hedef meydan Çardak olarak değişti.
Aynı saatte kalkan diğer uçağa (A-400M) 221. Filo’dan Yüzbaşı Yasin Çetinkomuta ediyordu. Bu uçağa da Şırnak görevi verilmişti. 140 personel ve üç Kobra helikopter getirecekti.
Ve 02.00’de kalkan son uçağa da 221. Filo’dan Yüzbaşı İsmail Hakkı Özverenkomuta ediyordu. İlk seferde Şırnak’tan 140 komando ile üç Kobra, ikinci seferde ise 280 komando getirmesi isteniyordu.
*
Darbeciler, çok sayıda taarruz helikopterini ve büyük bir komando gücünü Ankara’ya yığmak istiyordu.
Saat 02.00 itibarıyla hepsi de havada bulunan bu uçakların yalnızca biri hedef üsse inebildi. Diğer yedi uçağın hiçbiri hedeflenen hava meydanına inemedi. Bunun nedenlerinden biri, Eskişehir BHHM’nin tam saha pres yaparak bu inişleri engellemeye çalışmasıydı. Tabii darbecilerin hesaplayamadığı başka gelişmeler, sürprizler ve direnişler de önemli rol oynadı. Hepsi birleşince bütün planlar boşa çıktı.
Peki 12. Hava Üssü’nün Komuta Tuğgeneral Cemal Akyıldız neredeydi bu sırada? Akyıldız, o sırada İstanbul’da Moda Deniz Kulübü’ndeki düğündeydi. Düğüne yapılan baskında havacı generallerin çoğu derdest edilip helikopterle götürülürken, Tuğgeneral Akyıldız geceyi Fenerbahçe Orduevi’nde farklı bir ortamda geçirecekti.