Gündem

13 barodan ortak açıklama: Şebnem Korur Fincancı serbest bırakılsın

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Başkanı Şebnem Korur Fincancı bu sabah İstanbul'da gözaltına alındı

26 Ekim 2022 16:38

Ortak bir açıklama yapan Diyarbakır Adıyaman, Ağrı, Batman, Bingöl, Dersim, Diyarbakır, Hakkari, Mardin, Muş, Siirt, Şanlıurfa, Şırnak, Van baroları, Türk Tabipleri Birliği Başkanı Şebnem Korur Fincancı'nın gözaltına alınmasına tepki gösterdi. Ortak açıklamada  Fincancı’nın serbest bırakılmasını istendi.  Fincancı’nın görevden alınması amaçlı yapılan başvurunun ise meslek örgütlerine ve sivil topluma açık bir gözdağı olduğu vurgulandı.

TSK'nın PKK'ya karşı kimyasal silah kullandığı iddiası ile ilgili yaptığı yorum sonrası hakkında soruşturma başlatılan ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile MHP lideri Devlet Bahçeli’nin tepki  gösterdiği Türk Tabipleri Birliği (TTB) Başkanı Şebnem Korur Fincancı bu sabah İstanbul'da gözaltına alındı.

Adıyaman, Ağrı, Batman, Bingöl, Dersim, Diyarbakır, Hakkari, Mardin, Muş, Siirt, Şanlıurfa, Şırnak, Van baroları TTB Başkanı  Fincancı'nın gözaltına alınmasına tepki gösterdi, serbest bırakılması için çağrıda bulundu. 

13 baronun açıklaması şöyle:

"Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi başkanı Şebnem Korur Fincancı, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başlattığı soruşturma çerçevesinde bugün İstanbul'da gözaltına alınmıştır.

İnsan hakları savunucusu, hekim ve bilim insanı olan Şebnem Korur Fincancı; bir kısım basın yayın organı ve dijital medya platformlarına yansıyan haber ve iddialar üzerine,  hekim kimliği ile katılmış olduğu bir televizyon programında iddialara yönelik Minnesota Protokolü kapsamında, etkili bir şekilde araştırma yapılması gerektiğini vurgulamıştır.

Bu değerlendirmeler üzerine Şebnem Korur Fincancı, gerek bir kısım basın yayın organında gerekse sosyal medyada hedef haline gelmiş ve linç kampanyası sonucu Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca da hakkında soruşturma başlatılmıştır.

"Keyfi yargısal taciz"

Başlatılan soruşturmaya rağmen iktidar ve bir kısım siyasi parti yetkililerinin konu hakkında yargıya doğrudan müdahale niteliğinde açıklamaları ve tehditleri devam etmiştir. Hedef gösterilme, kriminalizasyon ve keyfi yargısal taciz ile birlikte bugün itibariyle çağrı usulüyle ifadeye davet edilebilecekken Şebnem Korur Fincancı’ya sabah erken saatlerinde gözaltı işlemi uygulanmıştır.

Türkiye’nin altına imza attığı sözleşme ve belgeler ile bir parçası haline geldiği evrensel insan hakları hukuku, insan hakları savunucularının korunmasını demokratik bir toplumun olmazsa olmaz esaslarından biri olarak kabul eder.

Bu belgelerden biri olan Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Savunucularının Korunması Bildirgesi’ne göre taraf devletler, bildirgede amaçlanan hakların meşru kullanımı çerçevesinde insan hakları savunucularını şiddet, tehdit, misilleme eylemi, fiili veya hukuksal ayrımcılık, baskı veya diğer keyfi hareketlere karşı korumakla, tüm bu sıralananları suç olarak kabul etmek ve işlem yapmakla yükümlüdürler.

Yargı makamlarının hukuki dayanaktan yoksun, temel hakları ihlal edici ve öngörülemez pratiği yasal güvencelerin de ihlalini beraberinde getirmektedir.

"Sivil topluma açık gözdağı"

Şebnem Korur Fincancı’nın hekimlik ve hak savunuculuğu kimliğiyle değerlendirmelerinin suçlama konusu yapılması ve ceza soruşturmasının yürütülmesi ve gözaltına alınması ifade özgürlüğü ile özgürlük ve güvenlik hakkının keyfi yargı pratiğiyle ihlal edildiğini göstermektedir.  

Öte yandan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Şebnem Korur Fincancı’nın görevden alınması amaçlı yaptığı başvuru meslek örgütlerine ve sivil topluma açık bir gözdağı olup kabul edilemez.

Biz aşağıda imzası bulunan Barolar olarak; Şebnem Korur Fincancı ile dayanışma halinde sürecin takipçisi olacağımızı; Şebnem Korur Fincancı’nın hak savunucusu ve hekim olmasından kaynaklı değerlendirmelerinin suç oluşturmadığını vurguluyor ve bir an önce serbest bırakılmasını talep ediyoruz."