Diyarbakır’da geçen yıl HDP’nin düzenlediği seçim mitingine yönelik IŞİD’in bombalı saldırısında ağır yaralanan ve yaralı haldeyken zafer işaretli pozu patlamanın sembolü olan Mehmet Özcan, 10 aylık tedaviden sonra yürümeye başladı. Bastonları attıktan sonra ilk kez patlamanın olduğu İstasyon Caddesi’ndeki olay yerine giden Mehmet Özcan, patlama anını ve sonrasında yaşadıklarını T24’e paylaştı.
Diyarbakır’da 5 kişinin hayatını kaybettiği HDP’nin 5 Haziran 2015 tarihinde İstasyon Meydanı’nda düzenlediği seçim mitingine yapılan bombalı saldırıda ağır yaralanan ve 14 gün hastanede tedavi gördükten sonra taburcu olan Mehmet Özcan, 10 aylık tedaviden sonra ilk kez yürümeye başladı. Patlamanın olduğu yere ilk kez giden Özcan, “Birkaç kez araçla geçerken gözlerimi kapamıştım. Ne zaman aklıma gelse yerdeki cesetleri ve parçalanan bedenleri hatırlarım” dedi.
Önce bomba sonra çatışmalar mağdur etti
Her iki ayağına platin takılan Mehmet Özcan, 11 çocuk babası. Tekstil atölyesi bulunan Özcan, olay nedeniyle işyerine gidemeyince aldığı işler de yarım kalmış. Daha sonra Sur’da sokağa çıkma yasakları ve çatışmalar başlayınca da kapatmak durumunda kalmış. “Makinelerim duruyor ancak hala kira ödüyorum. Olaylar başlayınca işçiler de işe gidemedi ve tüm işler elde kaldı” diyen Mehmet Özcan, herhangi bir yerden kendisine yardım gelmediğini belirtiyor.
“Olay gününü unutamıyorum”
Saldırıyı gerçekleştirenlerden ve bu olayda ihmali bulunanlardan şikayetçi olduğunu ifade eden Mehmet Özcan, şunları söyledi:
“Olaydan sonra bir gün ayağa kalkıp yürüyebileceğimi tahmin etmiyordum. Olay anında patlamanın olduğu seyyar çay ocağı arabasının yanındaydım. Önce az ötemizde bir patlama oldu. Ben ses bombası sandım. Sonra insanlar benim bulunduğum yöne gelince oradan ayrılmak istedim. Ancak izdiham vardı bir yere gidemedim. Ardından ikinci patlama oldu. 3 metre öteye savrulmuşum. Gözlerimi açınca etrafta parçalanmış bedenler gördüm. Ayağı kalkmak istedim ama ayaklarım parçalanmıştı. Oradaki insanlar gibi ben de barış özlemimi dile getirmek için gitmiştim. Ama barışa kan bulaştırdılar. O an zafer işareti yapıp slogan attım. Duygularımı haykırdım. Fotoğrafımı çekip Ahmet Kaya’nın ‘Diyarbakır ortasında vurulmuş uzanırım’ türküsünü ekleyip sosyal medyada paylaşmışlar. Çok arayan soran oldu. Yolda geçerken tanımadığım insanlar selam veriyor, bazen elimi öpmek isteyenler bile oluyor. Aylar sonra bugün olay yerindeyim. Kopan kol ve ayakları anımsadım. Ölenler gözümün önüne geldi. Feryat, figan sesleri… Bir de yaralı haldeyken bize atılan gaz bombalarını unutamıyorum. Bombadan ölmedik gazdan ölecektik. Allah hakkımızı onlara bırakmasın…”