Frankfurter Allgemeine Zeitung daha aktif hale gelme
iddiasındaki Alman dış
politikasını şu sözlerle değerlendiriyor:
“Irak'a askeri eğitmen ve Ukrayna-Rusya sınırına
inceleme amaçlı asker gönderme
tasarıları, Alman ordusunun yeni uluslararası olağan günlük yaşamının bir parçası.
Dokuz ay önce Almanya dışişleri ve savunma bakanlarının açıkladıkları ‘aktif dış
politikanın' kanıtları bunlar. Alman hükümeti Irak konusunda silah yardımı için yapılan
erken hazırlığın, söz söyleme ve karar verme özgürlüğü getirdiğini daha şimdiden
tecrübe etti. Hava kuvvetlerinin IŞİD teröristlerine karşı hava saldırılarına katılmaması,
şikayet edilmeksizin kabul edildi. Eğitim programına katılım noktasında da Alman ordusu
isteklerini dile getirebiliyor.”
Karlsruhe'de yayımlanan Badische Neueste Nachrichten'in aynı konudaki yorumuysa
olumsuz:
"Alman dış politikası halihazırda çok da iyi bir görünüm sergilemiyor. Silah yardımları
son derece zahmetli bir şekilde bir araya getirildi ve sonra da gecikmeli olarak Kuzey
Irak'a ulaştırıldı. Ebola Krizi küçümseniyor, şu anda yeni bir şiddet dalgası nedeniyle
sıkıntı içinde olan Libya'daki duruma karşı ilgisizlik var. Cumhurbaşkanı'nın ocak ayında
formüle ettiği iddialara bakıldığında, Büyük Koalisyon'un hâlâ tuhaf şekilde tereddütlü
ve
gönülsüz hareket ettiği görülüyor.”
Münchner Merkur gazetesi Almanya'nın Ukrayna'ya göndermek istediği 100 kamyonluk
kış yardımını konu alıyor:
“Batı yönündeki meşakkatli yolda geçirdikleri
acı tecrübeler arasında birçok Ukraynalı,
yaşlı Avrupa'dan gördükleri soğuğu da sayar. Yaşlı Avrupa'nın tok sivil toplumlarında
Demir Perde'nin yıkılmasından 25 yıl sonra boğucu bir aldırmazlık hâkim, mutlu bir
şekilde birleşen Almanya da buna dahil. Alman yardım konvoyu o nedenle özellikle
şimdi, Putin'in büyük yardım şovundan sonra ve kışın başlamasından önce, sıkıntılar
içindeki bir ülkeyle dayanışma açısından önemli bir işaret. Bakın, sizi yalnız
bırakmıyoruz, anlamı taşıyor. Sevkiyatı koordine eden Kalkınma Bakanı Müller böylece
partisi Hrıstiyan Sosyal Birlik'te olmayan empatiyi göstermiş oluyor. Partinin sözcüleri
kamuoyunda Kiev'in çilesini değil sadece Moskova'nın hassasiyetlerini önemsemişti.”
Frankfurter Rundschau gazetesi Alman Ordusundaki teçhizat eksikliklerini şu sözlerle
yorum sütunlarına taşıyor:
“Alman ordusundaki eksikliklerle ilgili acımasız
raporla birlikte Savunma Bakanlığı'nda
yeni bir dönem başlıyor. Bunu Bakan Ursula von der Leyen böyle istedi. Şimdiden
itibaren seleflerinin yükümlülüklerine atıfta bulunamaz. Artık kendisinin orduyu nasıl
donatacağını söylemesi gerekir. Bunun için Başbakanın ve elbette tüm koalisyonun
yardımına gereksinimi var. Atılacak muhtemel adımların üzerine dayandırılacağı, sonuç
alıcı bir savunma politikası şekillendirilmesi gerekiyor. Hükümetin tedarikleri yeniden
organize etmesi gerekiyor ki ortak karar vericiler arasında çok büyük sürtünmeler
yaşanmasın. Ve koalisyonun, siyasetin hedeflerinin tekel durumundaki silah şirketlerinde
de uygulanmasını sağlamak için bir yol bulması gerekiyor.”