Berlin'in Tagesspiegel gazetesinde yayınlanan ve Türkiye'deki 7 Haziran genel seçimlerini konu alan yorum özetle şöyle:
“2007 yılındaki anayasa değişikliğinden sonra Cumhurbaşkanı artık doğrudan halk tarafından seçiliyor. Bu durum, yapısal çoğunluğundan dolayı dindar-muhafazakâr kesimin hakim olmasına yarıyor. Erdoğan şimdilik temsili işlevi olan cumhurbaşkanlığı makamını iktidar merkezi yapmayı amaçlıyor. Öyle olursa Erdoğan'dan sonra da bu makama büyük ihtimalle muhafazakar ve dindar bir politikacı gelecek. Bu değişiklik demokratik bir yönetim sisteminden bir diğer demokratik sisteme geçişin çok ötesinde anlam taşımaktadır. Türkiye on yıllar boyunca nasıl laik, elit zümre tarafından yönetildiyse bu seçimden sonra da İslami muhafazakâr iktidar döneminin temelleri atılabilir. Türk seçmen 7 Haziran'da yön değişikliği isteyip istemediğine karar verecektir.”
Aachener Zeitung hafta sonunda Almanya'da yapılacak olan Yediler Grubu zirvesini konu alan yorumunda büyük masrafa yol açan zirve buluşmalarının miadını doldurduğunu öne sürüyor:
“Büyük ve zengin ülkelerin birkaç yüz milyon Euro'yu gözden çıkarıp okyanustaki ıssız bir adada sağlam, güzel ve güvenli bir otel ile kongre merkezi inşa etmesi daha akıllıca olur. Liderler her yıl orada buluşup, sakin bir şekilde ve yüzlerce koruma görevlisine ihtiyaç duymadan fikir teatisinde bulunsalar, hem masraflarını azaltmış olurlar hem de boş aylarında da tesisi kiraya verebilirler. Bu öneri turistik açıdan fecaat olabilir. Ama her yıl düzenlenen Yediler Grubu karmaşası da artık dejenere olmuştur.”
Straubinger Tagblatt gazetesi Mısır Devlet Başkanı Abdülfettah El Sisi’nin resmi Almanya ziyaretine şu satırları ayırmış:
“El Sisi, Almanya’ya Mısır’da demokratik meclis seçimlerinin yapılması şartıyla davet edilmişti. Ne var ki şimdiye kadar seçim yapılmadı. Buna rağmen Almanya’ya gelebilmiş olması son derece nahoş bir durumdur. Umalım, Başbakan Angela Merkel bu fırsatı hiç olmazsa Mısır liderinin vicdanına seslenmede kullansın. Ama tecrübeler, El Sisi’nin bundan etkilenmeyeceğini gösteriyor.”
Trierischer Volksfreund gazetesi Mısır Devlet Başkanı'nın Berlin ziyaretinin, siyasi ilkelerin güvenlik ihtiyacına feda edilebileceğini gösterdiğini yazıyor:
“El Sisi'nin ziyareti şunu göstermiştir: Bölgenin istikrarına ve kendi güvenliğinin korunmasına Berlin'de de artık prensiplerden daha fazla önem verilmektedir. Dış politikada ahlak hocalığı yapmaya yer olmamalıdır ama böyle liderlere evrensel insan haklarının ve demokratik değerlerin vazgeçilmezliği nasıl anlatılabilir? Alman hükümet temsilcilerinin sesi ne yazık ki çok kısık çıktı.”
