NATO'nun Rusya'ya karşı almayı planladığı önlemlere değinen Frankfurter Allgemeine Zeitung gazetesi, Ukrayna krizinin insani boyutuna dikkat çekiyor:
“Ukrayna'da önümüzdeki günlerde durum daha iyiye gidecekmiş gibi görünmüyor. Rusya'nın duygusuz ve düşüncesizce hareket ettiği anlaşmazlık kendi dinamiklerini de ortaya çıkarıyor. Avrupa Birliği uyguladığı yaptırımları bir kez daha sertleştirme zorunluluğu hissediyor, ABD Başkanı Baltık ülkelerini ziyaret ederek gövde gösterisi yapıyor, NATO Doğu Avrupa'daki askeri önlemlerini güçlendiriyor ve Moskova da Batı'yı karşı önlemlerle tehdit ediyor. Bu jeostratejik oyunun yükünü insanların nasıl çektiğini anlamak için ise Birleşmiş Milletler’in son açıkladığı mülteci rakamlarına bakmak yeterli: Yarım milyondan fazla Ukraynalı evini terk etmek zorunda kaldı. Ve maalesef bu sayı daha da artacak.“
Kölner Stadt-Anzeiger gazetesi de NATO'nun almayı planladığı askeri önlemlere eleştirel yaklaşıyor. Yorum şöyle:
“NATO, yeni Doğu stratejisi ile caydırma fikrine geri dönüyor. Böylece ittifakın sınırları da belirlenmiş oluyor. Putin'in bunu Ukrayna ve Gürcistan üzerinde hak iddia etme gerekçesi olarak değerlendirip değerlendirmeyeceğini bekleyip görmek gerekecek. Ancak NATO bunu istemeyebilir. İttifak her iki ülkeye de güvenlik ortaklığı teklifinde bulunmuştu. Putin artık bir ortak değil, ama şimdilik bir rakip de değil. Batı‘nın yaptırımların yanı sıra bölgede güvenliğin tesis edilebilmesi için Putin'le konuşması gerekiyor…“
Almanya Cumhurbaşkanı Joachim Gauck, İkinci Dünya Savaşı'nın patlak vermesine yol açan Polonya işgalinin 75’inci yıldönümünde Rusya’ya sert eleştiriler yöneltti. Rusya’nın Avrupa barışını tehlikeye attığı söyleyen Gauck'un açıklamaları Berlin'de tartışmalara neden oldu. Offenburger Tageblatt gazetesinde yer alan yorum Gauck'a destek veriyor:
“Cumhurbaşkanı Joachim Gauck açık konuşmayı seviyor. Ancak Gauck'un açıklamaları bu kez birilerinin ya da bazı Rusya dostlarının hoşuna gitmedi. Ancak buna rağmen Gauck’un sözleri temel gerçeklerle örtüşüyor. Evet Rusya, Batı ile ortaklığa veda etti. Evet Batı, politikalarını, ekonomisini ve savunmasını yeni koşullara uyarlamak zorunda…“
Badische Neueste Nachrichten gazetesi de Gauck'un cumhurbaşkanı olarak görüşlerini dile getirebileceğini savunuyor:
“Cumhurbaşkanı, İkinci Dünya Savaşı'nın başlamasının yıldönümü vesilesiyle geçmişle şimdiki zaman arasında paralellikler kurdu ve bununla birlikte sorumluların adını da açıkça zikretti. Bu, meşru ve gerekliydi. Gauck bunu yaparak ne günlük politikaya müdahale etti ne de hükümeti arkasından vurdu, sadece bugünlerde birçok insanı rahatsız eden şeyleri dile getirdi. Cumhurbaşkanı bir siyasi hadım ya da bir boş işler müdürü değil. Onun sözlerden başka gücü yok.“
