Gündem
Deutsche Welle

02.06.2015 - Alman basınından özetler

AB’nin Almanya’daki otoyol ücreti planlarına karşı çıkması, Rusya’nın Malezya uçağının düşürülmesinden Ukrayna’yı sorumlu göstermesi ve Almanya’daki evlilik tartışmaları Alman basınında öne çıkıyor.

02 Haziran 2015 00:26


2016 yılından itibaren Alman otoyollarını kullanan yabancılardan yol ücreti alınmasını öngören tasarının yasalaşmasından sonra eleştiriler ve yasanın AB hukukuna uygun olmadığına dair uyarılar artmaya başladı. Straubinger Tagblatt gazetesinin konuyla ilgili yorumu özetle şöyle:

“Avrupa Birliği'nin Brüksel'deki merkezi, Alman motorlu araç harcının AB antlaşmalarının ‘yabancılara ayrımcılık yapılamayacağını' vurgulayan maddesine ters düştüğü hususunda Berlin'i defalarca uyardı. Konuyla ilgilenenlerin hiç de şaşırmayacağı bir çözüm üretildi. Almanya'da otoyol ücreti alındığı takdirde aynı meblağ Alman otomobil sahibinin motorlu araçlar vergisinden düşürülecek. Almanya'da otomobil kullanan yabancıların ayrımcılığa tabi tutulmasına daha iyi bir örnek gösterilebilir mi?”

Frankfurter Rundschau gazetesi Rusya'nın, Malezya yolcu uçağının Ukrayna üzerinde düşürülmesinden sorumlu olmadığını kanıtlamak üzere sunduğu belgelerin inandırıcı olamayacağını vurguladığı yorumunda şu görüşler dile getiriliyor:

“Dünyanın her yerinde olduğu gibi Moskova'da da sergilenebilecek bu tür marifetlerin değerlendirilmesinde rutin sahibi olan herkes Moskova yönetiminin son derece ilkel bir yönteme başvurmuş olması karşısında hayrete düşebilir. Acemice bilgisayar rötuşu yapılmış bir fotoğrafı kanıt olarak sunmak utanç vericidir. Sorumluluğu askeri hasma yüklemeye çalışmak saygısızlıktır. Vladimir Putin tarihe karıştıktan sonra da Rusya bunun sonuçlarına katlanmak zorunda kalacaktır. Ahlaki tahribatın neden kolay unutturulamayacağını öğrenmek için eski Amerikan Dışişleri Bakanı Colin Powell'i hatırlamak yeter. Powell'in BM Güvenlik Konseyi'ne sunduğu fotoğraflar rötuşlu bile değildi. Powell sadece bu resimlerde olmayan şeyleri görebildiğini söylemişti. ABD bunun ceremesini hâlâ çekiyor.”

Amerikan Ulusal Güvenlik Ajansı'nın istihbarat amaçlı dinleme faaliyetlerine izin veren yasanın Senato'daki uzun tartışmaların ardından uzatılamamış olmasını Stuttgarter Zeitung şöyle yorumluyor:

“Senato'nun Cumhuriyetçi Parti kanadı son derece önemli bir fırsatı heba etti. Tartışmayı konunun özüne indirmek istemedi. Amerikan kamuoyu önümüzdeki bir buçuk yılda buna çok sık tanık olacak. Başta Hillary Clinton olmak üzere Demokrat Parti'nin başkan adayları şimdi rahat nefes alabilir ve Ulusal Güvenlik Ajansı reformunun gerçek bir ilerleme olduğu efsanesini işleyebilirler.”

Cinsiyet farkı gözetmeksizin herkesin herkesle evlenme hakkına kavuşmasını isteyenler Würzburg'da yayımlanan Tagespost gazetesinin yorum konusu:

“Daha kısa süre öncesine kadar evlenmenin demode olduğu söylenirdi. Hayat boyu sadakat olabilir miydi? Olsa olsa lise çağındaki tecrübesiz gençler sadakat yemini ederlerdi. Gençliğin özgürlüğünü terk edip evlilik sorumluluğunu alır, birkaç çocuk sahibi olur, bir köpek ve bir de bahçeli ev edinme gayesiyle yaşarlardı. Ötekiler bunu son derece sıkıcı bulur ve düzenli hayat sürdürmenin küçük burjuvalık olduğuna inanırlardı. Sözü geçenler hayat yolunu tutar, kariyer yapar, köpek alır ama çocuk sahibi olmazlardı. Şimdi ise evlenmek isteyenlerin sesi gür çıkıyor. Hem de her şey ve herkesle evlenmek isteyip ‘herkese evlenme hakkını' düstur edinenlerin.”

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştirDeutsche Welle