Spor yazarları, Borussia Dortmund - Beşiktaş maçını yorumladı: Böyle devam ederse fatura çok daha ağır olur
08 Aralık 2021 09:17
111
Spor yazarları, Borussia Dortmund - Beşiktaş maçı sonrası siyah-beyazlıların performansını yorumladı.
211
TURGAY DEMİR (Fotomaç) - Beşiktaş'ın Şampiyonlar Ligi'nde ortası yok! Ya rekor kırarak gruptan çıkıyor ya da sıfır çekiyor; galibiyet yok, beraberlik yok, gol yok! Oysa ülkemiz adına direkt olarak Şampiyonlar Ligi'ne katılan son takım olarak çok daha iyi şeyler yapmalıydı Beşiktaş. Sakatlıklar en başta büyük sıkıntı yarattı ama sadece o kadar değil. Motivasyonsuz, hedefsiz, inançsız bir takım görüntüsü bir türlü düzelmedi. Avrupa, Lig ayırmadan söylüyorum; Beşiktaş'ın sorunu bana göre mental… Sergen Yalçın nasıl bir çözüm bulur ya da bulabilir mi bilmiyorum ama bu görüntüyle Beşiktaş'ın ligde yenebileceği bir takım bile bulmak zor. Çanlar çalıyor, kimin için, varın orasını da siz söyleyin! (Fotomaç)
311
ALİ GÜLTİKEN (Sabah) - İddialar bittiği zaman futbolun büyüsü de sihri de kaybolur. Kalan süreci ciddiye almazsan sonrası büyük bir ıstırap haline gelir. Beşiktaş, Dortmund karşısında tam da bunları yaşadı. İddiası olmayan, durumu kabullenmiş bir takımın oyununun da bundan öteye geçmesi çok zor. Saha görüntüsüne bakınca Beşiktaş'ta durumu bir adım daha ileriye gidip 'Bitse de bir an önce gitsek' noktasına gelmiş. Gelinen nokta yalnızca Şampiyonlar Ligi ile sınırlı olsa bir küçük teselli bulabiliriz. Ama bu durum facia şeklinde Süper Lig'i de etkiledi. Şu soruyu mutlaka soruyoruz: 'Geçen sene mucizeler yaratan, şampiyonluklar kazanan, tarihi başarılara imza atan takım ve oyun coşkusu nereye gitti? Nasıl bir şekilde bu kadar kısa sürede tarihi hezimetler noktasına geldi?' Anlamak zor. Eminim ki anlatmak da zor.
411
BİLAL MEŞE (Milliyet) - Beşiktaş, Devler Ligi’ni büyük hayal kırıklığıyla noktalarken, bırakın galibiyeti kenara, puana hasret kaldı! Tablo net, doğal olarak teknik direktör Sergen Yalçın, Borussia Dortmund maçına yedek ağırlıklı bir kadro sürdü. Valla, hiç yadırgamadım, artık olan olmuş, ununu eleyen eleğini asmış, Kartal, oyun dışı kalmış! Ya iç hatlar? Kartal, maalesef bu kulvarda da uçurumun kenarında turluyor, düştü düşecek! Tablo negatif ötesi yani! Sergen hoca da biliyor ki, Kayserispor maçının skoru bir çok şey ifade ediyor! Evet, Kartal’ın Avrupa macerası hüsranla sona erdi. Farklı Dortmund yenilgisi lige yansır mı, yansımaz mı, bunu hep birlikte göreceğiz!
511
ATİLLA GÖKÇE (Milliyet) - Sadece Beşiktaş için değil, Türk futbolunun tümü için de bir veda maçı… Şampiyonlar Ligi’nde hangi takımla ne zaman oynayacağız, artık bilmiyoruz. Böyle bir organizasyonda hiç değilse bir beraberlikle puan almak, yurda prestijli bir dönüş yapmak iyi olurdu… Olmadı. Hiç de şaşılacak bir sonuç değil… Beşiktaş’ın akıl almaz yenilgilerine, oynamadan teslim olduğu maçlara, oynadığı halde kaybettiği oyunlara alıştık artık. Evet, Beşiktaş için bu skor tarihi bir rekor değildi (2007-2008/Liverpool/0-8). Ama transferinden antrenmanına, oyun düzeninden takım karakterine, teknik direktör-oyuncu diyaloguna kadar her şeyin darmadağın olduğu yüz karartıcı bir sonuç olarak kayıtlara geçti.
611
GÜNTEKİN ONAY (Hürriyet) - Son 15 maçtaki acı tablonun sorumlusu kim? Beşiktaş’ın Şampiyonlar Ligi eziyeti dün gece yine bir hezimet ile sona erdi. Ne yazık ki ekranları başındaki futbolseverler dün geceyi içleri acıyarak seyretmek durumunda kaldılar. Maç kaybedebilirsin, farklı da yenilebilirsin. Bunlar futbolda var ancak futbolun doğasında olmayan şey rakip ve koşullar ne olursa olsun sahaya adeta yenilgiyi bu kadar peşinen kabul ederek çıkmak. Bir başka anlaşılmaz konu: Dortmund maçı salı gecesi, bir sonraki Kayseri maçıpazar akşamı. Yani 5 gün var. Ligde zaten havluyu atmışsın lider ile aradaki puan farkı 18! Neden Dortmund maçına elindeki en güçlü kadroyla çıkmazsın? Dünkü hezimetin, son 15 resmi maçtaki acı tablonun sorumlusu kim? Ve son olarak: Beşiktaş, ne zamandan beri böyle peşinen üst üste mağlubiyetleri kabul eden bir takıma dönüştü?
711
OKTAY DERELİOĞLU (Takvim) - Beşiktaş için Dortmund maçı gruptaki pozisyonu için önemli olmasa da kulübün prestiji için hayli kıymetliydi. Sergen hoca ligi de düşünerek Vida, Rosier ve Ghezzal gibi oyuncuları kulübeye çekerek bu isimleri dinlendirmek istedi. Bunun ne kadar sağlıklı bir karar olduğu da tartışılır. Çok aciz bir mağlubiyet oldu Siyah-Beyazlılar adına. Dortmund dün akşam 'kendi çaldı kendi oynadı' dersek yanılmayız. Beşiktaş her ne kadar 10 kişi kalsa da yenilen 3. golün izahı olamaz. Reus resmen yürüyerek golü attı. Siyah-Beyazlılar'ın dün futbol adına doğru yaptığı bir şey neredeyse yoktu! Sonunda da farklı yenilgi kaçınılmaz oldu. Takım acilen bir çıkış yakalamak zorunda. Yönetim, Sergen hoca ile güven tazeledi. Bir an önce taraftarın arzu ettiği eski Beşiktaş'ın sahada olması ve seri galibiyetlerin gelmesi gerekiyor. Bundan sonraki maçlarda alınacak olan olası kötü sonuçlarda Beşiktaş ciddi bir kaosa sürüklenebilir.
811
FATİH DOĞAN (Sabah) - Sergen Yalçın iki yıldır Beşiktaş'ta... Ne şampiyon yaptığı geçen sezonun başında Avrupa Ligi'nde ne de bu yıl 6'da 0 çektiği Şampiyonlar Ligi'nde başarılı olmak için bir tavır, kadro ve oyun ortaya koyamadı. Hep Avrupa'yı önemsiz hatta yük gören bir görüntü verdi. Taraftarın verdiği sevgiyi, desteği, başarılı olma motivasyonunu Sergen Yalçın ve takımı ne kadar yaşıyor? Bu sorunun cevabı ve çözümü ortaya konulmadan Beşiktaş'ın, girdiği karanlık tünelden çıkması kolay olmayacak… Radikal kararlar şart gözüküyor. Beşiktaş'ı gerçekten düşünen varsa bir adım öne çıksın!
911
SİNAN ENGİN: Alıştık artık, kabus eziyet bitti. Bir daha Türkiye Ligi'nden hiç bir takım Şampiyonlar Ligi'nde oynamasın uzun yıllar. Avrupa Ligi'ndeki halimizi, Şampiyonlar Ligi'ndeki halimizi görüyorsunuz. Kendi annemizin liginde oynayalım biz. Bu oyuncuları fazla abartıp büyütüyoruz. Sergen'i savunmak gibi bir şeyim yok. Sergen ne yapacak şimdi? 10 kişi kalmış takıma Sergen ne anlatacak takıma. Kenarda Fatih Terim de olsa kralı da olsa antrenörün yapacak bir şeyi yok. Bundan sonra lige dönülecek, Sergen morallenecek. Yönetim sonuna kadar destek olacak. Sezon sonuna kadar da destek olacaksın. Destek böyle zamanlarda lazım. Sergen'e de eziyet çektirmeye gerek yok. Kenardaki durumunu gördüm çok üzüldüm. Bunu benim Liverpool maçından sonraki röportajım gibi düşün. Allah öyle durumları kimseye yaşatmasın. Bunun 5'i de 8'i de 1'i de bir. Bu takım Avrupa düzeyinde değil, sezon başında yanılmışız. Dua edelim ki Haaland 11'de başlamadı. Eğer o başlasaydı 7-8-9 bitebilirdi bu maç. Buna da şükredelim. Türkiye'de hiç bir takım Şampiyonlar Ligi'ne gitmesin. Zaten artık gitmeleri de zor.
1011
Cem Dizdar (Fanatik) - Sorunları tespit edilemediği için kaynağa inerek çözüm üretilemeyen Beşiktaş’ın ligdeki durumunu anlamayı kolaylaştıran bir ilk devre izledik! Beşiktaş, bir futbol maçında olan biteni anlamamıza yardım edecek tüm istatistiklerde sıfır çekmişti. Karşı kaleyi öyle ya da böyle görecek bir düzen tutturamadığı gibi kalesini koruyacak bir organizasyonu da yoktu. Sadece çırpınış! Tüm takım savunmadayken yenilen üçüncü gol maçı anlatan Melih Gümüşbıçak’ın "halı saha" benzetmesinden daha dramatikti. Beşiktaş çalışmadığı bir derste sözlüye kaldırılmış öğrenci gibi çaresiz, mecalsiz ve şaşkındı. "Sıfır!"larla başladığı maçı "sıfıra yakın"larla tamamladı. Şimdi, tıpkı Beşiktaş’ın Şampiyonlar Ligi bahsini sıfır puanla kapatması gibi birkaç soruyla kapatalım bu bahsi.
1111
Ali Ece (Fanatik) - Beşiktaş formasıyla arada sırada kötü oynayabilirsin ama sürekli kötü oynarken bir yandan da kötü mücadele edemezsin. Berbat gidişatı değiştirmek istiyorsa Sergen Yalçın’ın bu asla tahammül edilemez büyük sorunu bir an önce çözmesi gerekiyor. Devler Ligi’ndeki 0 puan artı lige kötü başlama başarısızlığı ile geçen sezonki çifte şampiyonluk başarısı, liyakat muhasebesinde birbirini nötrleyebilir. Lakin sezonun kalanında Beşiktaş forması giyenler böyle devam ederse fatura çok daha ağır olur. Rakip korner kullanırken, Beşiktaş forması giyen herhangi bir oyuncunun zahmet edip zıplamaması bile zurnanın son deliğidir, daha kötüsü olmaz, olmamalı!