DİĞER
“Turan, Lewis’in ‘Batıda demokrasi ile çok sesli müzik, Doğuda demokrasi zaafı ve tek sesli müzik’ arasında kurduğu bağın aslında ona özgü ve yeni olmadığını hatırlattıktan sonra bu bakışın ne denli sığ olduğunu vurguluyor; tek sesli makamsal müziğin 'Doğunun geri kalmışlığının ve pespayeliğinin başlıca sembolleri arasında algılanmasına' tepkisellikten uzak bir sorgulama ile cevap veriyor.”
"Sahlins’in temel argümanı basit ancak ilk bakışta mantığa aykırıydı: Avcı-toplayıcılar (ya da toplayıcılar) sömürgeci güçler tarafından marjinal ortamlara sürüklenmeden önce sürekli bir ölüm kalım mücadelesi içinde değillerdi. Tam aksine, ihtiyaçlarını tarım ve sanayi toplumlarındaki insanlardan çok daha az çalışarak karşılıyorlardı, bu da onlara arzu ettikleri gibi kullanacakları daha çok vakit bırakıyordu."
“Yeşil Yeni Düzen, yaygın benzetmeye başvuracak olursak 'büyümenin motorunu değiştirmeyi' hedefliyor. Daha temelden bir eleştiri ise, küçülme yazınından geliyor: Küçülmeyi savunan yazarlar, yeşil bir motorla bile olsa büyümenin yine büyüme olacağını ve zaten ekonominin asıl sorununun büyüme bağımlılığı olduğunu belirtiyorlar."
K24'te Ekim ayının ilk vitrini: Yeni çıkan, yeni baskısı yapılan, yayınevleri tarafından bize gönderilen, dikkatimizi çeken; okumak ve üzerine yazı yazmak için ayırdığımız bazı kitaplar...
"Byung-Chul Han’a göre acısız bir yaşam ne yazık ki insanın ruhsallığından da birçok şeyi götürüyor. İnsan acısız bir şekilde hayatta kalmak uğruna kendisini ortadan kaldırır, dolayısıyla sürekli mutluluk içindeki acısız hayat artık insan hayatı olmayacaktır, acısı olmayan bir hayat insani bir hayat değil, ölmemişlik hayatıdır. Mekanikleşmeye yüz tutan, anlam derinliğinden yoksun…"
K24'te haftanın vitrini: Yeni çıkan, yeni baskısı yapılan, yayınevleri tarafından bize gönderilen, dikkatimizi çeken; okumak ve üzerine yazı yazmak için ayırdığımız bazı kitaplar...
Yeni çıkan, yeni baskısı yapılan, yayınevleri tarafından bize gönderilen, dikkatimizi çeken; okumak ve üzerine yazı yazmak için ayırdığımız bazı kitaplar...
"Chul Han’a göre dijital gerçeklik ısı tanımıyor, acı tanımıyor, beden tanımıyor. Ama bahçe duyusallık ve maddesellik açısından çok daha zengin. Bedenselliği geri veriyor. Bilgisayar ekranına göre çok daha fazla değer taşıyor."
"Türkiye’de kadın, toplumsal cinsiyet ve cinsellik çalışmalarına bilimsel ve kurumsal anlamda bütünlüklü bir düşünsel zemin hazırlamak, bu sayede alanın ilerlemesine ufak da olsa bir katkıda bulunmak..."
Daha Fazla
© Tüm hakları saklıdır.
↑ Yukarı çık