DİĞER
Yeni çıkan, yeni baskısı yapılan, yayınevleri tarafından bize gönderilen, dikkatimizi çeken; okumak ve üzerine yazı yazmak için ayırdığımız bazı kitaplar...
Georgi Gospodinov: Yazmak her zaman kişisel korkularımdan kurtulmamı sağlayan bir araç oldu
Pietro'nun kendi hikâyesini anlatırken çocukluk yıllarını yeni bir gözle değerlendirmek zorunda kalması, belleğimizde çevire çevire hakikate eşdeğer sayageldiğimiz kişisel anlatılarımızın gerçeği ne kadar yansıttığından şüphe etmemize neden oluyor...
Bizim için anlaşılmaz olan içsel ve dışsal pek çok şey, müzisyenin verdiği biçimde anlam bulur. Gelgelelim biz bu anlama müziği dinlediğimiz sırada erişemeyiz...
Gorki, Çocukluğum kitabında kendi çocukluğunu anlatırken, Tolstoy da Çocukluk'ta kendisiyle eseri arasına mesafe koyuyor
İnsanın yurdu, dönemediği, "keşke"si, yuvası, travması, sevinci ve insanoğlunun en saf hâli. En saf olduğu içindir belki çabuk geçisi ve belki de insanın kendinden memnuniyetsizliği, şikâyetidir çocukluğunu özlemesi...
Tarihsel anlatıda büyük ölçüde dilsiz ve görünmez olan çocukları duyabilmek ve görebilmek kolay değildir. Geride kendilerine dair birincil kaynak bırakamayan ya da çok az bırakanların tarihini yazmanın zorlukları yadsınamaz...
Çocukluk, bugünün anomalilerinin, arazlarının ya da muammalarının kökenlerinin keşfedilebileceği bir uzak ülkedir; bu mecranın yeniden keşfi söz konusu olmadan, bugünün yaralarını sarmak pek kolay değildir...
Çocukluk, besbelli, elde kalem oldukça yazılacak. Bir maden ocağı işletircesine yazılacak hem de...
Avcı-toplayıcı toplumlardan bugüne, bereketli-bereketsiz topraklar, soy ve kimlik üzerine yapılan savaşların, olup bitenlerde hiçbir sorumluluğu bulunmayan kurbanlarıdır çocuklar...
Çocuklar, ister kurban, ister suçlu, ister saf, ister zalim gösterilsinler, sürekli karşıt grubu olan yetişkinler tarafından betimlenmektedir...
Puşkin, Gogol, Turgenyev, Dostoyevski, Tolstoy, Çehov ve Nabokov... Yoksa, roman diye onların çocukluklarını mı okuduk?
Daha Fazla
© Tüm hakları saklıdır.
↑ Yukarı çık