DİĞER
K24'te haftanın vitrini: Yeni çıkan, yeni baskısı yapılan, yayınevleri tarafından bize gönderilen, dikkatimizi çeken; okumak ve üzerine yazı yazmak için ayırdığımız bazı kitaplar...
"Dovlatov’un edebiyatının en çarpıcı yanı belki de Brodski’nin 'olgun bakış' yahut 'sağduyu' dediği şeyin kesinlikle üsttenci bir yaklaşımı, kibri ve sözünü sakınmayı getirmemesi. Az bulunur, hakiki, eşitlikçiliği sağlayan ve buna davet eden bir olgunluk... Dovlatov’un yergisini, mizahını incelten de bu bakış, bu olgunluk."
Meursault Soruşturması, Camus’nün Yabancı'sının bir yeniden yazımını içeriyor. Davud, Yabancı’nın baş karakteri olan Meursault’nun öldürdüğü Arap’ın hikâyesini ele alıyor, Yabancı'daki boşlukları dolduruyor, bir eleştiri süzgecinden geçiriyor.
Son kitabıyla Feryal Tilmaç bizi on dört öyküde farklı kadınlık halleriyle tanıştırıyor. Kitabın adı aslında bir davet: “Sen yabancı değilsin, hikâyelerimi dinle” derken, bir yandan da insanla ilgili hiçbir şeyin yabancı olamayacağını hatırlatıyor bize.
Edebiyatta inşayı değil, yıkımı ve öz-yıkımı arayan karakterlerin felsefî sarsıcılığı ve perişan cazibesinin nedeni şudur: İyi olarak sunulan ne varsa yıkılır, kimlik olarak sunulan ne varsa bozguna uğratılır...
Edebiyatta bildik gramer sınırlarından vazgeçip başka türlü bir grameri kabullenmeye hazır değiliz. Biri çıkıp Pollock’un resimde yaptığını edebiyatla yaptığında, en fazla “akıl hastalarının şiirleri” gibi damgalı ve dışlanmış antolojilere girebiliyor
Ayhan Geçgin’in Uzun Yürüyüş’ü ile Damon Galgut’un Yabancı Bir Odada’sı: Uçlara doğru yürümek üzerine, birbirlerinin eksiklerine, kör noktalarına da dikkat çeken iki roman
Albert Camus’nün Yabancı romanını, çevirmeni Vedat Günyol Yazko Edebiyat dergisinin 1981 tarihli Haziran sayısında kaleme almış. İşte çevirmeninin gözünden Camus ve Yabancı
© Tüm hakları saklıdır.
↑ Yukarı çık